Thesis Number |
level |
Language |
Year |
Bilim Dalı |
|
Yüksek Lisans |
Türkçe |
2020 |
Diğer |
İslamcılık, Nahdat-i İslâmî ve İslâmî Uyanışı olarak da bilinen çağdaş İslâmî hareketler, İslam dünyasında geçen yüzyılın en etkili sosyo-politik akımları arasında yer almaktadır. Yarım asır önce ortaya çıkan Afganistan İslami Hareketi, ülkenin siyasi, sosyal ve kültürel hayatının her alanında derin bir etki meydana getirmiştir. Bu çalışma, Afganistan'daki İslamcı akımın son yarım yüzyılın bu ülkenin siyasal hayatı üzerindeki rolünü ve etkisini incelemeyi amaçlamaktadır.
Bu çalışma giriş, üç ana bölüm ve sonuç bölümünden oluşmaktadır. Bu çalışmada hipotez ve sorulara göre, kütüphane araştırma yöntemi kullanılmıştır. Hipotezlere dayalı bu çalışmanın sonuçları şunu göstermektedir: II. Dünya Savaşı'ndan sonra, uluslararası düzendeki güç ve siyaset denklemleri değişti. Britanya İmparatorluğunun çöküşüyle birlikte, Afganistan Kraliyet Hükümeti geleneksel destekçisini kaybetti ve saltanatını sürdürmek için Rusya'ya yüzünü çevirmek zorunda kaldı. Muhammed Zahir Şah'ın saltanatının son on yılında Moskova'nın dikkatini çekmek için, Sovyet yanlısı Marksist solun faaliyetlerine zemin hazırlandı. Afganistan'ın İslamcı akımı, Marksist sol akımlara tepki olarak ortaya çıktı ve mücadeleye girdi. Afganistan'ın Pakistan'la olan sınır anlaşmazlıkları ve Afgan siyasetçilerin, özellikle Muhammed Davud Han'ın Peştunistan Davası, Pakistan hükümetinin karşı önlem olarak Afgan muhalif gruplara (Mücahitler) desteklemesine yol açtı. Pakistan, Suudi Arabistan, ABD ve İran'ın kapsamlı mali ve silah desteğiyle Afgan Mücahitleri Sovyet Kızıl Ordusu'nu yenerek Sovyetler Birliği'nin çökmesine ve Soğuk Savaş'ın sona ermesine yol açtı. 1992 baharında, Sovyet destekli Afganistan Demokratik Halk Partisi hükümetinin son başkanı Dr. Necibullah istifa ederek iktidarı Mücahitler'e devretti. İktidarın Mücahitler'e devredilmesiyle eş zamanlı olarak, Mücahitlerin grupları arasında iktidar mücadelesi ortaya çıktı. Bu mücadele Afganistan'ı yıkıcı bir iç savaşa sürükledi. Bu savaş bugüne kadar (Doha'da Taliban ile Afgan hükümeti arasında Afganlar arası barış görüşmeleri sürerken) çözüm bulamadı ve bu ülkedeki onlarca insan her gün bu savaşın kurbanı olmaktadır.
Bu çalışma, yazarın kendi bakış açısı ve analizine ek olarak, Türkçe, Farsça, Peştuca ve İngilizce dillerinin çok miktarda bulunan birinci ve ikinci el kaynaklarına dayanarak okuyucuya faydalı olacak yeni bulgular sunmaktadır.
Anahtar Kelimeler: İslami Hareket, Afgan Mücahitler, Amerika Birleşik Devletleri, Pakistan, Suudi Arabistan, İran, Sovyetler Birliği, Demokratik Halk Partisi, Taliban