Thesis Search




SEARCH RESULTS

Kalkınmanın finansmanında banka kredilerinin katkısı ve Kırgızistan örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2012 Diğer
Daha çok az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere ait olan ekonomik kalkınma, sadece üretimin ve insanların yaşam standartlarının iyileştirilmesinden ibaret olmayıp, aynı zamanda ekonomik ve sosyo-kültürel açıdan da değiştirilmesi anlamında kullanılmaktadır. Bu açıdan, kalkınma demografik yapı, dış ticarete bağımlılık, gelir dağılımı, yoksulluk, sağlık, eğitim, verim düşüklüğü, hızlı nüfus artışı, artan işsizlik ve tarıma aşırı bağımlılık konularıyla yakından ilişkilidir. Kalkınmanın finansmanının sağlanmasında tasarrufların toplanması ve yatırımlara yönlendirilmesinde önemli bir işlevi yerine getiren finansal sistem, finansal kurumlar ve piyasaları ile birlikte ekonomik kalkınma sürecinde önemli bir fonksyona sahip olmaktadırlar. Gelişmekte olan ülkelerde uzun vadeli finansman sağlayan sermaye piyasası gelişmemiştir ve bundan dolayı bankaların rolü daha da büyüktür. Banka kredileri ise özel sektörün finansmanını sağlamada en önemli finansman kaynağının yerini tutmaktadır.Çalışma üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, kalkınma ekonomisine ve kalkınmanın finansmanına ait kavramsal ve teorik altyapı verilmiştir. İkinci bölümde, finansal sistem ve kalkınma arasındaki ilişkiden, finansal sistemin genel yapısından ve bankaların finansal sistemdeki yerinden bahsedilmiştir. Üçüncü bölümde, Kırgızistan'ın sosyo-ekonomik yapısı, ekonomik göstergeleri, bankacılık sektörü incelenmiştir ve 2000 ? 2010 yılları için banka kredilerinin ve mikrokredi kuruluşlarının sağladığı kredilerin gayri safi yurtiçi hasılanın üzerindeki katkısı regresyon analizi kullanılarak test edilmiştir. Gerçekleştirilen test sonuçlarına göre, ekonomik büyümeye kredilerinin katkısının öne sürüldüğü hipotez doğrulanmaktadır. Analiz edilen 2000 ? 2011 yıllarında kredilerdeki artışın gayri safi yurtiçi hasıladaki artışa neden olduğu ve Kırgızistan ekonomisinin büyümesine pozitif etki ettiği söylenebilir.Anahtar Kelimeler: Kalkınma ekonomisi, kalkınmanın finansmanı, finansal sistem, bankacılık sektörü

Kalkınmanın rolü ve uluslararası girişimin Kolombiyalı firmaların inovasyon performansı üzerindeki etkisi: Bölgesel, sektörel ve firma seviyesi arasında çok aşamalı bir yaklaşım

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Bu araştırmada, Kolombiya'daki 5273 şirket, 64 farklı ekonomik sektör ve 32 farklı şehrin 2007-2008 yıllarında sergiledikleri inovasyon performansı analiz edilmiştir. Şirket içi belirleyicilerin yanı sıra sektörel ve bölgesel şirket dışı ortamların analiz edildiği bu dokümanda, farklı etkenlerin şirketlerin inovasyon performansı üzerindeki etkisi değerlendirilecektir. Araştırma, gelişmiş ülkelerdeki inovasyon sistemlerinin yapısını ve davranışını göz önünde bulundurarak, inovasyon sürecine çok seviyeli bir yaklaşım sunar. Ayrıca, uluslararası iletişimler sonucu ortaya çıkan teknoloji transferine ve eğitimin inovasyon sürecindeki rolüne odaklanır. Kolombiya İstatistik Enstitüsü'nün sağladığı verilerin yapısı göz önünde bulundurularak, maksimum benzerlik tahmini hesaplama kullanılarak üç seviyeli model uygulanacaktır. Beklenen sonuçlara göre bu araştırma şu soruya yanıt bulmayı amaçlamaktadır: Kolombiya'daki üretici şirketlerin inovasyon performansında eğitimin rolü ve Açık Ekonomi Değişkenlerinin (AED) etkisi nedir? Anahtar Kelimeler: Çok düzeyli, inovasyon performans, (AED) Açık Ekonomi Değişkenleri, inovasyon sistemleri, çok düzeyli regresyon modelleri, gelişim.

Kalkınmaya yönelik devleti politikalarının seçılmış ülke örnekleriyle analizi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Uluslararası İktisat Bilim Dalı
Kalkınmacı devlet anlayışı, teorik bir zemin oluşturmasının yanı sıra özellikle Doğu ve Güney Asya'daki bazı ülkelerin spesifik bir zaman dilimindeki ekonomi politiği üzerine açıklamalar getirmektedir. Teorik inşa açısından, kalkınmacı devletlerin ana fikri, devletin kalkınma süreçlerinde önemli bir rol oynaması ve ekonomiye devlet müdahalesinin iktisadi büyümeyi desteklemesidir. Bu nedenle, ekonomik kalkınma konusunda piyasaya dayalı reform ve minimal devlet önermeleri olan neo-liberal anlayışa karşıdır. Kalkınmacı devletler, kalkınma ekonomisinde var olan neo-klasik fikir birliğine karşı bir alternatif olarak ortaya çıkmıştır. Yaygın iktisadi modellerin bu tür unsurlarına sahip olmadan ve kurumsal yapının engellerine maruz kalmadan, kalkınmacı devletler, dünya genelinde etkileyici bir şekilde büyüme rekoru kırmışlardır. Bu çalışma, seçili dört ülke olan Japonya, Güney Kore, Mauritius ve Etiyopya"nın kalkınmacı devlet yolunda ne gibi mesafe katettiklerini keşfetmeyi amaçlamaktadır. Bu çalışmanın araştırma sorunsalına, ağırlıklı olarak araştırma metodolojisinin nitel analizi ile yaklaşılmıştır. Tez, buna ek olarak, çalışmada incelenen dört ülkenin başarısını vurgulayan ekonomik ve sosyal göstergelere ilişkin nicel olarak desteklenmiş ampirik verilere sahiptir.

Kamboçya'da Yapılan İnşaat Projelerinin zaman, maliyet, ve kalite üzerine risk yönetimi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2021 Yapı Bilim Dalı
İnşaat projelerinde binanın öncesinde, sırasında ve sonrasında her zaman riskler eşlik eder. Bu tez, inşaat projelerinde risk yönetiminin zaman, maliyet ve kalite üzerindeki etkisini incelemektedir. Projedeki en kritik engelin hangisi olduğunu analiz etmek amacıyla bu üç alternatifi inceleyeceğiz. Araştırmanın amacı, zaman, maliyet ve kalitenin inşaat projelerinin risk yönetimi üzerindeki etkilerini Kamboçya'yı kanıt alarak değerlendirmektedir. Araştırma Kamboçya bölgesindeki hem devlet hem de özel sektör bina inşaat projelerini kapsamaktadır. Araştırmada pilot çalışma ve anket uygulanmaktadır. Katılımcılar inşaat mühendisleri ve mimar mühendisleridir. Çalışmayı değerlendirmek için SPSS programı ve Excel yazılımı tarafından betimsel istatistiksel analiz ve analitik hiyerarşi süreç yöntemleri (AHP) kullanılmaktadır. Araştırmamızda, Delphi tekniği, T-test analizi ve Cronbach Alpha incelemektedir. Analiz, inşaat projelerinde risk yönetimi üzerindeki etkiye (sadece tehlike) odaklanmıştır. Sonuç olarak, en önemli risk faktörleri oldu niteliksiz proje yöneticisi, mali sorun, yüklenici sektörler tarafından beceri ve iş organizasyonu eksikliği, katılımcıların zayıf iletişimi ve koordinasyonu, yüklenicilerin işleme çalışmaları sırasındaki hatalar, yüklenicinin müşteriler/sahipler tarafından düşük teklif seçilmesi vardır. Ancak risk kategorisi değerlendirme analizinin en kritik sorunları sırasıyla proje yöneticisi, katılımcıların iletişim ve koordinasyonu, yüklenici taraflar, iş kapsamındaki değişim, finans, Covıd-19 pandemisi, emek ve kalitedir. Maliyet, Zaman ve Kalite risk alternatifleri arasında proje takvimi en kritik konudur. Ardından, kalite meselesine hem insanların sağlığı hem de projenin kalitesi açısından dikkat edilmesi gerekir. Bu riskli projelerin çözümü amaçlanınca, proje bütçesi de harcanılmalıdır. Bunlar, proje deneyimindeki tüm risk olaylarının kabul edilemez koşullar olduğunu gösterir. Risk müdahalesinde ve kontrol planlarında profesyonel önlemler alınması gerekir.

Kamu hizmetlerinin özel hukuk kişilerine gördürülmesi Türkiye – Uganda karşılaştırmalı bir çalışma

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2019 Diğer
Bu tez kapsamında Türk ve Uganda hukukundaki kamu hizmeti anlayışı karşılaştırmalı olarak çalışılacaktır. Çalışmamızda öncelikle Türk hukukuna göre kamu hizmeti kavramı, kamu hizmetinin kurulması ve sona ermesi, kavrama hâkim olan ilkeler, türleri ve görülüş usulleri ele alınacaktır. Ardından Uganda hukukunda kamu hizmeti kavramının gelişimi benzer bir yöntemle incelenecektir. İkinci bölümde, Türkiye ve Uganda'daki kamu hizmetlerinin özel hukuk kişilerine gördürülmesi yöntemleri incelenecektir. Üçüncü bölümde ise, Türkiye ve Uganda'daki kamu hizmeti anlayışı, özel kişiler eliyle görülmesinde iki ülke bakımından ortaya çıkan benzer ve farklı yönler karşılaştırılarak çalışma tamamlanacaktır. Anahtar kelimeleri: Kamu Hizmeti, İmtiyaz, Yap-İşlet-Devret (YİD), Kamu-Özel-İşbirliği, Yerel Yönetimler.

Kamu sektöründe iş stresi ve örgütsel bağlılık arasındaki ilişki; Uygulama örneği: Juba/ Güney Sudan

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2016 Diğer
Yirmi birinci yüzyılın bilinen hastalıklarından biri de strestir. Stres, temelde kişinin yaşantısından kaynaklanan çeşitli çevresel eylemler nedeniyle oluşan etmenlere denir. Olumsuz çevre eylemlerinde; bireyler örgütsel, çevresel ve kişisel sebeplerden dolayı yoğun bir şekilde sıkıntıya maruz kalmaktadırlar. Bu sıkıntıları ortadan kaldırmak için stresle ilgili olumsuz faktörleri dikkate alıp ortadan kaldırmak gerekir. Bu araştırma, kamu sektöründe yaşanan ve bulunan iş stresi ve bunun karşısında iş stres ile örgütsel bağlılık arasında bir ilişki olup olmadığını araştırmaktadır. Bu çalışmayla Güney Sudan'ın kamu sektöründe yaşanan iş stresi ve örgütsel bağlılığın bugünkü durumunun nasıl olduğu hakkında bilgi aktarılacaktır. Çalışmada, Cuba'da basit ve tesadüfî örnekleme yöntemi ile seçilen bakanlıklarda çalışan 283 yönetici, memur ve işçi üzerinde anket uygulanmıştır. Araştırmanın analiz sonuçlarında; iş stresi, örgütsel bağlılık ile katılımcıların eğitim, kurum ve görevlerinin düzeyleri arasında bir fark görülmüştür. Daha sonra Spearman korelasyon sonuçlarında, iş-aile çatışması, rol stresi ile örgütsel bağlılık arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Ayrıca iş stresi ile örgütsel bağlılık, normatif bağlılık ile iş-aile çatışması arasında anlamlı bir ilişkiler bulunmuştur. Bu sonuçlara göre, iş-aile çatışması, rol stresi ve iş stresi azaldıkça, örgütsel bağlılığın arttığı görülmektedir. Anahtar Kelimeler: İş stresi, Örgütsel bağlılık, Kamu sektörü

Kamu yönetiminin denetiminde ombudsmanlık: Türkiye – Kırgızistan karşılaştırması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2017 Yönetim Bilimleri Bilim Dalı
Özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren insan nüfusunun artması sonucu meydana gelen değişme ve gelişmelere paralel olarak artan devlet hizmetleri, toplumun devletten artan beklentileri, devlet-birey ilişkilerinde meydana gelen artışlar devletin büyümesine yol açmıştır. Bu büyümenin sonucunda devleti denetleyen mekanizmalar yetersiz kalmıştır. Böylece yönetim bilimcileri denetim mekanizmasını nasıl güçlendireceklerine ilişkin farklı arayışlara girişmişlerdir. Arayışlar sonucunda dikkatleri temelleri İsveç'te atılan Ombudsmanlık Kurumuna çevirmişlerdir. Devletlerin toplumdaki gelişmelere paralel olarak insan haklarını geliştirmek, bürokratik yapıyı denetlemek, bireysel şikâyetleri incelemek için ortaya çıkan ombudsman her ülkenin kendine özgü toplumsal, siyasal, kültürel ve idari koşullarına göre değişik biçimlerde yapılandırılmıştır. Günümüzde Ombudsmanlık Kurumu dünyanın pek çok ülkesinde uygulanmakta ve yayılmaya devam etmektedir. Ombudsmanlık Kurumu doğrultusunda hazırlanan bu çalışmada, kamu yönetiminin denetim mekanizmaları ele alınarak Ombudsmanlık Kurumunun tarihsel arka planı, özellikleri ve faaliyet alanı incelenecektir. Ardından da Türkiye ile Kırgızistan Ombudsmanlık Kurumları değerlendirilerek karşılaştırılmaları yapılacaktır.

Kamusal mekan kalitesini arttıran mekansal tasarım girişimleri Bağdat caddesi inceleme örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Kentsel Tasarım Bilim Dalı
Bağdat Caddesi, ünlü bir yaya ve ticaret caddesidir. Çok sayıda dış mekan ve çok fazla rekreasyon alanı vardır. Bu odaklar insanları ziyarete çekiyor ve tüm gün boyunca önemli yayaların akışını sağlıyor. Ancak, oturmak ve sokak yaşamından zevk almak yerine herkes hızla hedeflerine doğru hareket ediyor. Dahası, denize yakın ve muhteşem kıyı bölgesidir. Ancak, trafik sıkışıklığında plaja görsel ve fiziksel bağlantılar kayboldu. Araçların önceliği nedeniyle yayalar cazibe noktalarına ulaşamamak ve kamusal alan ağı kırılmaktadır. Bu tez, kamusal alanların eksikliğini Bağdat Caddesi'nin omurgası bağlamında değerlendirmeyi ve konuya yeni bir bakış açısı kazandırmayı amaçlamaktadır. Kentsel yaşanabilirlik fikrine güçlü bir odaklanma, bu bağlamda kaliteli kamusal alanlar yaratmak için bir dizi ilkenin geliştirilmesinin temeli olacaktır. Bu araştırmada bir ilham kaynağı olmak ve benzer bir kentsel durum için bir örnek oluşturmak hedefleniyor . Aynı zamanda kamusal alan yaşamının yeniden canlandırılmasına dair fikir ve yöntemleri sunmayı amaçlamaktadır. Anahtar kelimeler : kamusal mekan , yaşam , insan , mekansal tasarim , kamusal mekan kalititesi

Kan damarlarının çeşitli görüntü işleme teknikleriyle incelenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 Bilgisayar Mühendisliği Bilim Dalı
Kan damarlarının belirlenmesi için son on yılda birçok teknik geliştirilmiştir. Farklı görüntü işleme yaklaşımları kullanılarak, kan damarlarının belirlenmesi ve araştırılması çeşitli tıbbi ve sağlık amaçları için birçok hastalığa uygulanabilir. Kan damarları için görüntü işleme, hastalıkların teşhisi, özellikli bir hastalığın ciddiyetinin ölçülmesi, damarların özelliklerine dayalı biyometrik güvenlik sistemleri ve kimlik doğrulamanın en güvenilir yöntemlerinden biri olan taramayı uygulamak gibi birçok alanda kullanılabilir. Bu tezde, bazı seçici özelliklere göre özellikle bir hastalığın doğru bir şekilde teşhis edilmesiiçin iki farklı yöntem kullanılmıştır ve bu iki yöntem arasında karşılaştırmalı bir çalışma gerçekleştirilmiştir. Diyabetik retinopati, körlüğe neden olan en önemli ve kronik göz hastalıklarından biri olduğu için bu karşılaştırmalı çalışma için seçilmiştir. Kan damarlarının anormalliklerinin (Exudaes, Heomerrhages ve Microaneurisms) sınıflandırılması ve doğru bir şekilde ölçülebilmesi, retinada bulunan anormalliklerin ve Diyabetik Retinopatinin doğru ve kesin olarak teşhisini sağlayabilir. Göz dibi (fundus) fotoğrafçılığı, körlüğü önlemek için hastalıklı retinanın erken teşhisine yardımcı olmak için kullanılacaktır. Otomatik göz dibi görüntü işleme uygulaması boyunca retina özellikleri çıkarılır. Bu tezde uygulanan teknikler şunlardır: Morfolojik tabanlı bir görüntü işleme ve Kirsch şablon tekniği kullanılarak bir kenar belirleme. Öncelikle her iki görüntü işleme tekniği ayrıntılı olarak gerçekleştirilmiştir ve bu tekniklerden her birinin performansını değerlendirmek için bir sınıflandırma işlemi uygulanmıştır.

Kan kültürlerinde izole edilen koagülaz negatif stafilokokların tiplendirilmesi ve antibiyotik duyarlılıklarının araştırılması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2011 Diğer
Koagülaz negatif stafilakoklar (KNS) klinik mikrobiyoloji laboratuvarlarında en sık izole edilen bakterilerdir. Tıpta uygulanan invaziv teknikler ve protez kullanımının artması nedeniyle insan vücudunun normal florasının bir üyesi olan bu bakterilerin önemi gittikçe artmaktadır. Bu çalışmada, Erciyes Üniversitesi Hastanesi Merkez Laboratuvarı Bakteriyoloji biriminde kan kültürle¬rinden soyutlanan S.epidermidis dışında KNS'lerin tiplendirilmesi ve antibiyotik duyarlılıklarının araştırılması amaçlanmıştır.Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi kliniklerine başvuran ve bakteriyolojik kültür istenilen hastalardan alınan kan örneklerinden soyutlanan S.epidermidis dışında 150 KNS izolatı çalışma kapsamına alındı. Tüp koagülaz ve trehaloz-mannitol testleri ile doğrulandıktan sonra API STAPH (bio Mérieux) tanımlama sistemi ile üretici firmanın kılavuz bilgilerine göre tür düzeyinde tanımlandı. Tanımlanan suşların antibiyotik duyarlılık profili CLSI önerileri doğrultusunda Mueller-Hinton agar kullanılarak Kirby-Bauer disk difüzyon yöntemiyle belirlendi.S.epidermidis dışı 150 KNS izolatın %48.7'si S.hominis, %17.3'ü S.haemolyticus, %17.3'ü S.xylosus, %3.3'ü S.saprophyticus, %3.3'ü S.simulans, %2.6'sı S.lentus, %2.1'i S.warneri, %2.1'i S.chromogenes, %1.3'ü S.eguorum, %1.3'ü S.capitis ve %0.7'si S.cohnii türü olarak belirlendi.S.hominis, S.haemolyticus, S.xylosus, S.warneri, S.lentus ve S.chromogenes türlerinin %46.1-%76.9'u ampicillin-sulbactam, sefazolin ve metisiline; S.warneri, S.saprophyticus ve S.simulans türlerinin %100'ü gentamisine; S.xylosus ile S.saprophyticus'un %100'ü novobiosine, bütün türlerin %33.3-%66.7'si sefazoline, %33.3-%100'ü eritromisine, %20.0-%72.6'sı trimetoprim-sülfametoksazola dirençli; S.simulans ampicillin-sulbactam, sefazolin ve metisiline, S.chromogenes gentamisine, S.xylosus dışında izole edilen bütün türler teikoplanin ve vankomisine, S.xylosus ile S.saprophyticus dışında bütün türler novobiosine duyarlı bulundu.Sıkça izole edilen bakteri gruplarından KNS'lerin, antibiyotiklere direnç oranların yüksek olması nedeniyle KNS enfeksiyonlarında tür düzeyinde tanımlama ve uygun antibiyotik seçimi için antibiyogram testi yapılmalıdır.Anahtar kelimeler: Antibiyotik duyarlılık, Disk difüzyonu, KNS, Kan kültürü

Kana maruz kalmış toprakta 16S RRNA analizlerine göre aktinomiset çeşitliliğinin belirlenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Aktinomisetler, toprakta yaygın olarak bulunan ve antibiyotik üretimi gibi sebeplerden dolayı ekonomik olarak önemli olan mikrobiyal bir gruptur. Bakteriyel filogenide 16S rRNA altın standart olarak tanımlan ve taksonlar arasında evrimsel olarak korunmuş bir gen bölgesidir. Adli bilimlerde ve olay yeri incelemesinde adli mikrobiyoloji alanının geliştirilmesi için, kriminal açıdan incelemelerin yanı sıra farklı bakış açısıyla da yaklaşımlara ihtiyaç duyulmaktadır. Özellikle, adli mikrobiyoloji için bu tez çalışmasının önemli bir referans olacağı düşünülmektedir. Bu tez çalışmasında 16S rRNA analizi kullanarak bir hafta boyunca kana maruz kalmış toprak örneklerinden Micromonospora, Streptomyces ve Aktinomadura cinslerine ait örnekler izole edilmiştir. İzole edilen bakterilerin, Eztaxon sunucu ile nükleotit benzerlikleri ve p-distance değerleri belirlenmiştir. Neigboor joing metodu ile filogenetik dendogramları çizilmiştir. Adli mikrobiyoloji açısından, benzer bir çalışmaya literatürde rastlanmamıştır. Bu nedenle, bu çalışma gelecek çalışmalar için önemli bir başlangıç ve rehber özelliği taşımaktadır.

Kanabinoiderjik sistemi etkileyen yeni ilaçların ratlarda akut ağrıdaki ve deneysel olarak oluşturulan nöropatik ağrı modelindeki analjezik etkilerinin araştırılması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2021 Diğer
AMAÇ: Ağrı ve özellikle nöropatik ağrının prevalans oranının yüksek olmasının nedeni, etkili tedavinin bulunmamasıdır. Kanabinoidler akut ve nöropatik ağrının giderilmesi için opioidlere yararlı bir alternatif olabilmektedir. Kanabinoidlerin yan etkilerinin nispeten hafif olduğu ve iyi tolere edildiği bildirilmiştir. Bu çerçevede, kanabinoiderjik sistemi etkileyen yeni ilaçların ratlarda akut ağrıdaki ve deneysel olarak oluşturulan nöropatik ağrı modelindeki analjezik etkilerinin incelenmesi hedeflenmiştir. YÖNTEMLER: Çalışmada, hot plate ve tail flick yöntemlerini kullanarak kanabinoid Reseptör 2 (CB2) agonistleri SER 601 ve L-759,633'ün, akut ağrı ve kısmi siyatik sinir ligasyonu ile oluşturulan nöropatik ağrı sıçan modellerinde farklı dozlarda analjezik aktivitesi araştırılmıştır. Ek olarak, her iki ilacın nöropatik ağrıdaki analjezik etkilerinin pregabalin ile karşılaştırılması da yapılmıştır. BULGULAR: Bu iki ajanın, akut ve nöropatik ağrı modellerinde doza bağlı analjezik etki gösterdiği belirlenmiştir (p<0,05). Tail flick testinde akut ve nöropatik ağrıda 3, 6 ve 12 mg/kg SER601'in analjezik etkileri, aynı dozlardaki L-759,633 gruplarına göre daha fazla olduğu bulunmuştur (p<0,05). Nöropatik ağrı modelinde SER601'in iii analjezik etkisi, pregabalin ile karşılaştırıldığında tail flick ve hot plate testlerinde daha yüksek olduğu tespit edilmiştir (p<0,05). Hot plate testinde L-759,633'ün analjezik etkisi pregabalin ile karşılaştırıldığında daha yüksek iken (p<0,05), tail flick testinde anlamlı bir fark bulunmamıştır (p>0,05). SONUÇ: Bu çalışma SER601 ve L-759,633'ün gelecekte akut ve nöropatik ağrı için yararlı bir tedavi olabileceğini göstermektedir. Anahtar Kelimeler: Nöropatik Ağrı, Akut Ağrı, Kanabinoid Reseptör 2 Agonistler, Kuyruk Çekme, Sıcak Plaka

KANATLI HAYVANLARDA AŞI POTANSİYELİ OLAN SALMONELLA ENTERITIDIS AroA VE CLPP MUTANTLARININ GELİŞTİRİLMESİ

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2022 Diğer
Kanatlı Hayvanlarda Aşı Potansiyeli Olan Salmonella Enteritidis AroA ve ClpP Mutantlarının Geliştirilmesi Bu çalışmada, virülans antijenlerini kodlayan aroA ve ClpP genlerinde delezyon yaparak kanatlı hayvanlarda aday aşı potansiyeli Salmonella Enteritidis mutantlarının geliştirmesi ve in vitro koşullarda özelliklerini karşılaştırması amaçlandı. SEI-?ClpP:CmR ve SEI-?aroA:CmR mutant suşları lambda red rekombinasyonu yöntemi kullanılarak, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalında, kanatlı kümeslerinin altlık örneklerinden izole edilen ve Pulsed Field Jel Elektroforezi ile genotiplendirilmiş olan Salmonella Enteritidis saha suşundan oluşturuldu. Elde edilen mutant suşlarının özellikleri saha suşyla karşılaştırıldığında, SEI-?aroA:CmR'nin 37 oC ve 42oC'de 4,5 pH'lı LB besiyerinde yavaş ürediği ve SEI-?ClpP:CmR mutant suşunun %5 NaCl'lı LB besiyerinde yüksek duyarlılık gösterdiği saptandı. SEI-? aroA:CmR mutant suşu, XLD agarda ve biyokimyasal testlerde H2S negatif bir sonuç verdi. Oda sıcaklığında ve 42oC'de SEI- ?aroA:CmR ve SEI-?ClpP:CmR mutant suşlarının motiliteleri azaldı, ve antibiyotiklere karşı duyarlılıkları arttı. SEI-?aroA:CmR mutantının yumurta sarısına ve EDTA'ya duyarlılığı sırasıyla 16 kat ve 4 kat arttı, domuz serumuna karşı çok yüksek duyarlılık gösterdi, SEI-?ClpP:CmR mutant suşunun yumurta sarısına karşı duyarlılığı 8 kat arttı. Vero hücre kültüründe mutantların adezyonu ve invazyonu, SEI- ?aroA:CmR mutantının sırasıyle 33 kat ve 18 kat, SEI-?ClpP:CmR mutant suşu ise sırasıyla 3 kat ve 4 kat azaldı. PFGE genotiplendirmesinde, SEI-?aroA:CmR ve SEI- ?ClpP:CmR mutant suşlarının PFGE paternleri, saha suşunun PFGE paterninden farklılık gösterdi. Elde edilen sonuçlara göre, geliştirilen mutant suşlarının in vitro koşullarda net bir attenüasyon gösterdiklerinden, tavukları Salmonella Enteritidis enfeksiyonundan korumak için adayı aşı suşlar olarak kullanılmasında faydalı olacağı düşünülmektedir. Anahtar Sözcükler: Salmonella Enteritidis, aroA, ClpP, Mutant, Aşı.

Kanatlı kökenli escherichia coli'lerin filogruplandırılması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 Diğer
Filogruplandırma, E. coli suşlarının karakteristik özelliklerinin anlaşılması, enfeksiyonların önlenmesi, kontrol edilmesi ve yeni tedavi yöntemlerinin belirlenmesinde önemli rol oynamaktadır. Bu çalışmada kanatlı kökenli E. coli (APEC ve AFEC) suşlarının filogruplandırılması amaçlandı. Çalışmada identifiye edilen 150 adet APEC ve 150 adet AFEC suşunun filogruplandırılması kuadrupleks PCR (Clermont ve ark., 2013) metodu ile araştırıldı. Filogruplandırma sonucu incelenen 150 adet APEC suşunun 4'u A (% 2,66), 43'ü B1 (% 28,66), 38'i B2 (% 25,33), 2'si C (% 1,33), 18'i E (% 12), 5'i F (% 3,33), 1'i Clade I (% 0,66), 2'si negatif (% 1,33) olarak gruplandırıldı ve gruplandırılmayan 37 (% 24,66) suş tespit edildi. İncelenen 150 adet AFEC suşunun 5'i A (% 3,33), 8'i B1 (% 5,33), 16'si B2 (% 10,66), 16'si C (% 10,66), 1'i D (% 0,66), 27'si E (% 18), 9'u F (% 6), 3'ü Clade I veya Clade II (% 2) olarak gruplandırıldı ve gruplandırılmayan 51 (% 34) suş tespit edildi. Escherichia coli enfeksiyonlarının önlenmesi amacıyla geliştirilecek olan aşılarda mutlaka yersel suşların kullanılması ve bu suşlara ait özelliklerin belirlenmesi gerektiği anlaşıldı. Bununla birlikte genotipik olarak çok çeşitlilik gösteren E. coli suşlarının, özellikle APEC suşlarının, daha detaylı genotipik analizler yapılarak yeni filogrupların araştırılması gerektiği düşünüldü.

Kanser hastalığı ile başa çıkmada dini inanç ve tutumların rolü (Kosova örneği)

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2014 Din Psikolojisi Bilim Dalı
Son zamanlarda insan hayatının gidişatını değiştiren ve neredeyse ölümle birlikte anılan kanser vakaları, bütün dünyada hızla artış göstermektedir. Dünya Sağlık Örgütü raporuna göre 2012 yılında bütün dünyada 12.1 milyon kanser vakası tespit edilmiştir. Aynı yıl içerisinde de 8.2 milyon insan kanserden hayatını kaybetmiştir. Günümüzde tıp alanında önemli gelişmeler olmasına rağmen hala bazı hastalıklar ölümcül olmaya devam etmektedir. Bu hastalıklar sadece fizyolojik olarak değil, psikolojik olarak da hem hasta hem de hasta ailesi için zorlayıcı bir durumdur. Bu nedenle kanser, psikolojik açıdan olumsuz etkiler yapabilen bir hastalık olup bugün hala milyonlarca insan için kaygı, çöküntü, acı, korku ve ölüm sebebidir. Din psikolojisi üzerine yapılan ve bir alan araştrıması olan bu doktora tezinde sosyo-psikolojik metod ve tekniklerden faydalanılarak Kanser Hastalığı İle Başa Çıkmada Dini İnanç Ve Tutumların Rolü, konusu incelenmektedir. Araştırma kanser hastalarının, kanseri nasıl algıladıkları ve anlamlandırdıkları, algı ve anlamlandırmada dini inanç ve tutumların, rolü ve önemini konu edinmektedir. Anahtar Kelimeler: Başa Çıkma, Hastalık, Kanser, İnanç, Tutum, Stres.

Kapitalist, sosyalist ve İslam iktisadi sistemlerinin iktisadi sorunlara yaklaşımındaki temel farklılıklar ve İslam iktisadının önemi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2017 Diğer
Bu çalışmada İslam iktisadi sisteminin, iktisadi sorunların çözümünde bir alternatif yaklaşım olup olmayacağı konusu irdelenmektedir. Bunu gerçekleştirirken geleneksel sistemlerin (Kapitalist ve Sosyalist Sistemlerin) başarısızlık nedenleri üzerinde durularak, İslam iktisadi siteminin bu açığı nasıl kapatabileceği konusu ele alınmaktadır. Bu çerçevede öncelikle temel iktisadi sorunların üzerinde durulmakta, ardından Kapitalist ve Sosyalist iktisadi sistemlerin tanımları, yapıları, kurumları ve işleyişi ele alınmaktadır. Daha sonra İslam iktisadi sisteminin kaynakları, yapısı, özellikleri üzerinde durulmaktadır. İslam ekonomisi doğal kaynakları, emeği-sermayeyi etkin bir şekilde kullanıp insanların refah seviyesinin yükselmesini, aynı zamanda Allah'a karşı sorumluluklarından ötürü bireylerin kendilerine ve topluma faydalı olmaları gerektiğini her fırsatta vurgulamaktadır. İslam İktisadının hem dünyevi hem de uhrevi refahı göz önünde bulunduran bir yaklaşım olmasının, refah arayışına farklı bir boyut kazandırmakta olduğu görülmektedir.

Kapsaisinin YKG-1 glioblastoma hücre hattına etkisinin in vitro incelenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Glioblastoma (GBM) en yaygın görülen birincil insan beyin tümörüdür. Hastalığın tedavisinde kaydedilen önemli ilerlemeye rağmen, GBM tanısı alan hastaların ortanca sağkalımı, 12 ila 15 ay arasında kısıtlı kalmaktadır. PI3K/Akt/mTOR sinyal yolu hücre büyümesi, metabolizma, hücre farklılaşması ve apoptozu düzenleyen hücre içi sinyalleşme yolaklarından biridir. PI3K/AKT yolağının merkezi proteinlerinden biri, fosfat ve tensin homologu olan PTEN, PI3K/AKT ile aktive olan sinyalleme kaskadını inhibe ederek bir tümör baskılayıcı görevi görür. Öyle ki, PTEN proteini birçok primer ve metastatik insan kanserinde neredeyse tamamen kaybolmuştur. Son zamanlarda, biyoaktif fitokimyasallar, birçok kanser türünü kontrol etmenin bir yolu olarak kullanılmıştır. Bu çalışmada, çeşitli insan tümörlerinde proliferasyonu inhibe ettiği ve apoptozu tetiklediği kanıtlanmış olan kapsaisinin bir glioblastoma hücre hattı (YKG-1) üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Bunun için, ilk önce MTS assay aracılığıyla kapsaisin çalışılan hücre grubundaki IC50 değeri (280 µM) belirlenmiştir. Belirlenen bu IC50 değerinde kapsaisine maruz kalan hücrlerin 72 saat boyunca nasıl büyüdükleri JuiBr isimli mikroskopla çekilen fotoğraflar aracılığıyla incelenmiş, ve kapsaisin muamelesi görmüş hücrelerin yalnızca etanol görmüş gruba ve herhangi bir muamele almamış kontrol grubuna kıyasla istatiksel olarak anlanmlı ölçüde yavaş büyüdüğü ortaya çıkarılmıştır (p<0.05). Daha sonra, yine kapsaisin muamelesine bağlı olarak PTEN ifadesinin nasıl değiştiğinin anlaşılması için qRT-PCR ile mRNA seviyelerine ve eş zamanlı olarak Western Blotlama aracılığıyla protein seviyelerine bakılmıştır. Western Blotlama sonuçlarına göre kapsaisin muamelesi, hücrelerde PTEN protein seviyesini yok olma derecesine yaklaştırırken, qRT-PCR deneyleri bu proteine ilişkin mRNA seviyelerinin kapsaisin uygulamasıyla belirgin bir şekilde arttığını ortaya koymuştur. P53, Kaspaz-3 ve Telomeraz mRNA'ları için gerçekleştirilen qRT-PCR'lar da çalışılan tüm moleküllerin seviyesinin kapsaisin muamelesiyle belirgin bir şekilde arttığını göstermiştir (p<0.05). Anahtar Kelimeler: Glioma, Kapsaisin, PI3K/AKT yolu, PTEN

Kar amacı gütmeyen kuruluşlarda pazar yöneliminin örgütsel performans üzerine etkisi: Türkiye'deki vakıflar üzerinde bir araştırma

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2019 Toplumsal Projeler Yönetim ve Organizasyon Bilim Dalı
Araştırmanın amacı, Türkiye'deki kâr amacı gütmeyen vakıflarda (yeni, mülhak ve cemaat vakıflar) pazar yönelimi boyutlarının örgütsel performansı boyutları üzerine etkileri analiz edilmektedir. Bu araştırma nicel araştırma yöntemleriyle yapılmıştır. Spesifik olarak anket yöntemi uygulanmıştır. 21 maddeli kar amacı gütmeyen pazar yönelimi ve 14 maddeli örgütsel performans anket kullanılarak 228 vakıftan veri toplanmıştır. Katılımcılar basit rastgele örnekleme yöntemi kullanılarak seçilmiştir. Ayrıca kısmi korelasyonu ve çoklu regresyon ile veriler analiz edilmiştir. Araştırmada, piyasa yönelimi boyutlarının örgütsel performansı boyutları üzerine anlamlı etkiye sahip olduğu kanıtlanmıştır. Spesifik olarak, fonksiyonlar arası koordinasyonu, yararlanıcı ve bağışçı yöneliminin örgütsel etkinliği üzerine anlamlı ve olumlu etkisi olduğu keşfedilmiştir. Ancak akran yöneliminin örgütsel etkinliği üzerine olumsuz etkisi olduğu ortaya çıkarılmıştır. Buna ek olarak, akran yönelimi ve fonksiyonlar arası koordinasyonunun akran itibarı üzerine anlamlı ve olumlu etkiye sahip olduğu keşfedilmiştir, ancak bağışçı yöneliminin akran itibari üzerinde olumsuz etkisi vardır. Üstelik fonksiyonlar arası koordinasyonu, yararlanıcı yönelimi ve bağışçı yöneliminin kaynak çekiciliği üzerinde olumlu etkisi var iken akran yöneliminin kaynak çekiciliği üzerine hiç anlamlı bir etkisi bulunmamıştır. Son olarak, fonksiyonlar arası koordinasyonu ve yararlanıcı yöneliminin yararlanıcı memnuniyeti üzerinde anlamlı etkisi vardır. Fakat yararlanıcı memnuniyeti, bağışçı yönelimi tarafından olumsuz şekilde etkilenmiştir. Araştırma bulgularına dayanarak, vakıflarda daha yüksek performans elde edebilmek için pazara yönelik stratejileri ve politikalar uygulanması gerektiği, aynı zamanda vakıfların bağışçıları ve yararlanıcılarına çok fazla odaklanmaları gerektiği önerilmiştir.

Karabağ Hanlığı: 1747-1828

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2020 Genel Türk Tarihi Bilim Dalı
Yüksek Lisans tezi olarak hazırlanan bu çalışmada, Karabağ Hanlığının 1747 yılından başlayarak, 1828 yılı da dahil olmak üzere geçen dönemdeki Karabağın antik ve ortaçağ dönemlerinde etnik ve politik tarihi, Karabağ Hanlığının siyasi tarihi, üretim hayatı, tarım münasibetleri, vergi ve mükellefiyetleri, sanatkarlık, ticaret ve şehirde sosyal münasibetleri, İdari-Arazi yapısı, devlet idareciliği ve askeri ve savunma işinin organizasyonu konuları incelenmektedir. Bu açıdan bakıldığında 81 yıl zaman dilimi söz konusu olmaktadır. Çalışmaya konu olan dönemin kapsamına giren devlet ve topluluk ise Azerbaycan toprakları ve Azerbaycan devleti ve Azerbaycan topraklarının Karabağ bölgesinde yaşamış olan Azerbaycan Türkleri ve diğer gayrı Türk ve Müslüman topluluklardır. Karabağ Hanlığı 1747 yılından kurulmasından başlayarak 1828 yılında Rusya İmparatorluğu tarafından bir hanlık gibi varlığına son verildiği ana kadar verilmiş olan bu tezim de bölümler de kendileri içerisinde alt başlıklara ayrılıyor ki, bu alt başlıklarda bölüm başlıkların anlamlarını açıyor ve ayrıntılı ve dolgun bilgilere yer veriliyor.

Karadağ'da kadın girişimciliğin kadınlarin çalışma hayatındaki yeri ve kadınları girişimciliğe yönelten faktörler karşılaştıkları sorunlar ve çözüm önerileri

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 İşletme Bilim Dalı
Kadın girişimciliği, ulusal ekonomilerin gelişmesinde ve büyümesinde önemli bir rol oynamaktadır. Kadınlar hala Batı Balkanlar'da veya küresel olarak yüksek yönetim kademelerinde bulunmamaktadırlar. Bu araştırma kadın girişimcilerin durumunu ve bunların Karadağ gibi Batı Balkan ülkelerinde çalışma yerlerini sunacaktır. Çalışmanın temel amacı, toplumda girişimci kadın olmanın sorunlarını ortaya koymak ve temel çözümlerini bulmaktır.