Thesis Search




SEARCH RESULTS

Mâlikî mezhebinde istihsân anlayışı -El-Bacī örneği-

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 İslam Hukuku Bilim Dalı
Bu çalışmada, Mâlikî mezhebinde ikincil bir İslam Hukuku kaynağı olan istihsân kavramı, Süleyman el-Bâcî (Endelüs âlimi) özelinde incelenmiştir. Çalışma aşağıdaki gibi düzenlenmiştir: Giriş bölümünde Bâcî'nin hayatı ve ilmi şahsiyeti ele alınmıştır. Onun künyesi hakkındaki farklı rivâyetler dikkate alınarak kendisinin fıkıh usülü ilmindeki yeri, hocaları, talebeleri ve bıraktığı eserleri üzerinden tesbit edilmeye çalışılmıştır. Birinci bölüm 'İstihsân kavramı ve mahiyeti' olarak adlandırmıştır. Bu bölümde, istihsânın genel tanımı ve istihsânın taşıdığı diğer anlamlar sunulmuştur. Ardından, istihsânın usûl literatüründeki ıstılâhî tanımlarına değinilmiştir. İstihsânın ıstılâhî tanımlarını verirken, diğer mezheblerden farklı İslam Hukukçularının tanımlarını da ele alınmıştır. Bunun ardından, istihsân düşüncesinin tarihi gelişimi irdelenmiştir. Bu bağlamda istihsânın gerçek ruhunun Hz. peygamber döneminde ortaya çıktığı, dört Halife döneminde de bu ruhun hâkim olduğu anlaşılmıştır. İstihsân kavramının gelişim tarihinden sonra, Mâlikî mezhebinde istihsân kavramı incelenmiştir. Bâci'nin istihsân tanımı ile diğer usulcülerin tanımlarının mukayesesi yapılmıştır. İkinci bölümde; Bâcî ve Mâlikî fakihlerin istihsânı kabul etmeyenlere verdikleri cevaplar ve istihsânın hücciyeti, Bâcî'ye göre 'İstihsânın iki çeşidi', istihsân-sedd-i zerâ'i' ilişkisi, istihsân-kıyâs ilişkisi ve istihsânın örf, maslahat, ref'u'l-ezâ ve zarûret kavramları ile ilişkisi ele alınmıştır. Üçüncü bölümde, Bâcî'nın istihsânın örnekleri ve genel modern mısaller yer almaktadır. Tezimiz, araştırmanın sonuç bölümü ile bitmektedir.

Maliki mezhebinde istihsan uygulamaları (el-müdevvene çerçevesinde)

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2021 İslam Hukuku Bilim Dalı
Hicri ikinci asrın başlarında İmam Şafiî'nin er-Risale adlı ilk usulü eserini telif etmesiyle birlikte fıkıh alanındaki çalışmalar yeni bir ivme kazanmıştır. Yeni usul eserlerinin telifiyle beraber fukahâ ve mütekellimin metotları oluşmaya başlamış ve hicrî dördüncü asra gelince fıkıh usulü ilmi sistematik hale gelmiştir. Tezimizin amacı Maliki mezhebi özelinde fıkıh usulü ilminin sistematik döneminde kullanılan İstihsân kavramın, usul ilmi nazariyatı henüz ortaya çıkmamışken el-Müdevvene çerçevesinde ilk dönem furû eserlerinde nasıl ve ne sıklıkta kullanıldığına tanıklık etmektir. Çalışmanın hedefi ise Maliki mezhebinin temel kaynağı el-Müdevvene'de uygulanışına dair örneklerden hareketle İstihsânın mezhebin fıkıh geleneğinde kullanım sıklığını ve biçimini ortaya koymaktır. Çalışmayı diğerlerinde farklı kılan en önemli özelliği fıkıh usulü nazariyatının henüz kavramsallaşmadığı dönemde kullanılan yöntemlerin uygulanışını somut örneklerle ortaya koyması ve bunu yaparken de ülkemde (Fildişi Sahililer) fazla çalışmamış bir mezhebi konu edinmiş olmasıdır.

Mali-Senegal (Senegalo-Malienne) fayı tarafından kontrol edilen Kedougou-Kenieba bölgesindeki altın mineralizasyonunun sedimantolojik ve yapısal özelliklerinin incelenmesi: Gounkoto Maden Ocağı örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2016 Diğer
Paleo-Proterozoyik yaşlı Dalema (ya da Kofi) Serisi içinde bulunan Gounkoto Altın Madeni, başkent Bamako (Mali)'nun 377 km batısındaki Kédougou Kéniéba bölgesinde yer almaktadır. Kofi Serisi volkanik ve sub-volkanik kayaç kompleksi tarafından kesilen sedimanter kayaçlardan oluşmaktadır. Bu serinin tamamı, birbirini izleyen 3 farklı deformasyon fazından oluşan Eburnean (2400-1600 My) orojenezinden etkilenmiştir. Bu fazlar: çarpışma fazı D1 (ya da teğetsel olarak etkilenmiş Alt Birimian sedimentler B1), Senegal-Mali Makaslama Zonu gibi büyük bölgesel yapıların oluşumundan sorumlu transpresyonal faz D2 ve son olarak D2 fazını tekrar aktif hale getiren sağ yönlü faz D3. Gounkoto madeninin tektonik analizi ve mineral zonlarının, ana fayın geometrisi temel alınarak incelenmesiyle lokal paleo-stress evrimi ortaya çıkarılmıştır ve aşağıdaki zonlar ayıklanmıştır. ? Ana Zon 1 (MZ1): BKB-DGD yönünde sıkışma ve buna eşlik eden makaslama ve açılma bileşeni ? Ana Zon 2 (MZ2): BKB-DGD yönünde sıkışma ve buna eşlik eden hafif makaslama ? Ana Zon 3 (MZ3): KBK-DGD yönü sıkıştırma ve açılma bileşeni ? Ana Zon 4 ve P64E: KKD-GGB yönlü açılma Sol yönlü Mali-Senegal Fayı'nda yapılan çalışmanın sonucunda, buradaki ikincil mineral oluşumların yine aynı sol yanal hareketin ürünü olduğu anlaşılmıştır. Harita üzerindeki süreksizlikler ve diğer fay zonları da bu konsepte uygun olarak gelişmiştir. ANAHTAR KELİMELER: Kédougou Kéniéba, tektonik, paleogerilme, cevherleşme, stratigrafi, sedimentoloji, altın.

Maliye politikalarının ekonomik kalkınma üzerindeki etkisi – Kosova örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2015 Diğer
Refah ve siyasi istikrara ulaşmak için, ulusal hükümetler ekonomik dengeyi sağlamayı amaçlamaktadırlar. Hükümetler, ekonomik büyümeyi teşvik etmek, işsizliği azaltmak ve makroekonomik hedeflerine ulaşmak için çeşitli enstrümanlar kullanmaktadır. Son yıllarda, mali baskılara ve yavaş bir ekonomik büyümeye sahip olan Kosova, ekonomik kalkınma alanında karmaşık sorunlarla karşı karşıyadır. İşsizlik yüksek bir düzeyde ve emek talebi hala çok düşüktür. İstikrarlı çalışma yerlerinin oluşumu ekonomide çok boyutlu reformlar gerektirirken, lehine bir ortam yaratmak da zorlu bir iştir. Bu çalışma, işsizliği hafifletmek, sürdürülebilir ekonomik büyümeyi sağlamak, yatırım ve tüketimini artırmak gibi etkenler üzerindeki maliye politikalarının etkisini göstermektedir. Anahtar Kelimeler: Ekonomik Büyüme, Ekonomik Kalkınma, Kosova

Management of post disaster reconstruction projects: A comparative analysis with conventional projects

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2017 Proje ve Yapım Yönetimi Bilim Dalı
Afetler, özellikle ekonomik açıdan az gelişmiş dünyada, artan bir şekilde can ve mal kaybına neden olmaktadır. Afet sonrası yeniden yapım - ASYY (Post-Disaster Reconstruction - PDR) projelerinin başarıyla tamamlanması, temel hizmetlerin yeniden aktif hale gelebilmesi ve felaketlerden sonra normal yaşama dönülebilmesi açısından hayati öneme sahiptir. ASYY projelerinin yönetimi, farklı ve çok sayıda paydaşın katılımıyla genellikle karmaşık hale gelmektedir. Özellikle aftlerin ölçeği büyüdüğünde, geleneksel projelerde benimsenen proje yönetimi yaklaşımlarının yetersiz kalabileceği ifade edilmektedir. Pek çok araştırmacı, proje yönetimi disiplininin bilgi birikimi bu alana daha etkin bir şekilde dahil edildiği taktirde, afet sonrası yeniden yapım projelerinin karmaşıklıklarıyla daha kolay başa çıkılabileceği kanaatindedir. Her ne kadar son yıllarda ASYY projeleri ve proje yönetimi arakesitinde odaklanan çalışmaların sayısı artsa da, mevcut literatür görece yetersizdir ve konuyu ele almak için sistematik araştırmalara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu tez çalışması, ASYY projeleri konusunda deneyimli proje yöneticilerinin bilgi birikimini anlamayı ve sistematik biçimde derlemeyi hedeflemiştir. Bu amaçla gerek kapsamlı bir literatür taraması, gerekse bir saha çalışması yürütülmüştür. ASYY projelerinin yönetilmesine ilişkin mevcut literatür, geleneksel uluslararası katılımla projeler ile ASYY projeleri arasındaki farklılıkları kavramak amacıyla kapsam yönetiminden entegrasyon yönetimine kadar proje yönetiminin temel bilgi alanlarına göre karşılaştırılmıştır. Sahadan toplanan nitel veriler içerik analizi yöntemi ile analiz edilmiştir. Böylelikle ASYY projelerinin yaşam döngüsüne yönelik çıkarsamalar yapmaya yönelik süreç temelli bir kıyaslama da hedeflenmiştir. Farklı türde afetlerden edinilen tecrübelere ve alınan derslere dayanarak bu farklılıkların yeterince anlaşılmasının, gelecekte ASYY projelerinin yönetimi üstlenecek proje yöneticileri için yararlı bir girdi oluşturacağı düşünülmüştür. Araştırma üç aşamalı olarak tasarlanmıştır. Kapsamlı bir literatür taramasından oluşan ilk aşamanın bulguları, proje yönetiminin bilgi alanlarına göre düzenlenen sistematik tablolar halinde sunulmuştur. İkinci aşamada, İstanbul Teknik Üniversitesi'nin (İTÜ) elektronik anket platformu VETİ (www.veti.itu.edu.tr) kullanılarak tasarlanan, kapalı ve açık uçlu sorulardan oluşan, Türkçe ve İngilizce olarak hazırlanan anket formu, afet sonrası yeniden yapım (ASYY) projeleri konusunda deneyim sahibi proje yöneticileri hedef kitle olarak belirlenerek profesyonellerin yaygın olarak kullandığı Linkedin, Yahoogroups ve dijital platformlar üzerinden dağıtılmıştır. Tasarlanan ölçüm enstrümanı, proje yöneticilerinin ASYY projelerini geleneksel yapım projeleri ile kıyaslamalarını ve bu tür projelerdeki kritik başarı faktörlerini belirtmelerini sağlamaya yöneliktir. Anket formunun açık uçlu soruları proje yöneticilerinin bu tür projeler konusunda derinlemesine geri bildirim sağlamalar

Managing creativity at work:The relationships between different aspects of workplace fun and employee creativity

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2021 Yönetim ve Organizasyon (İngilizce) Bilim Dalı
İşyerinde eğlence, çalışanların yaratıcılığını artırmak için hem popüler medyada hem de akademik araştırmalarda sıkça öne sürülen edilen unsurlar arasında yer almaktadır. Ne var ki bu konuda destekleyici yeterince çalışmaya literatürde rastlanmamaktadır. Bunun nedeni, işyeri eğlencesini yaratıcılıkla ilgili olarak inceleyen geçmiş çalışmaların sınırlı ve büyük ölçüde teorik olması ve önceki ampirik araştırmalarda, işyeri eğlencesinin farklı yönlerinin dikkate alınmamış olmasıdır. Bu çalışma, bu konudaki açığı kapatmak için işyeri eğlencesinin dört bileşeninin, yani eğlence için yönetici desteği, iş arkadaşlarının sosyalleşmesi, eğlenceli aktiviteler ve eğlenceli iş sorumluluklarının çalışan yaratıcılığı ile ne ölçüde ilişkili olduğunu değerlendirmeye odaklanmıştır. Ayrıca, bu ilişkilerden bazılarında iş yükünün düzenleyici etkisi olup olmadığı ve iş arkadaşlarından ve psikolojik güvenlikten alınan bilgiler tarafından aracılık edilip edilmediği de araştırma modeline eklenmiştir. Türkiye'de start-up şirketlerde çalışan 254 çalışandan oluşan bir örneklem üzerinde gerçekleştirilen analizler iki aşamadan oluşmaktadır. Birinci aşama, çalışmada kullanılan ölçüm modellerini değerlendirmek için gerçekleştirilen çoklu doğrulayıcı faktör analizlerinden oluşmaktadır. İkinci aşama, varsayılan doğrudan etkileri, aracılık ve düzenleyiciliği yapısal eşitlik modellemesi ile test etmekten oluşmaktadır. İlk aşamadan elde edilen sonuçlar, çalışan yaratıcılığı, yöneticinin eğlenceye desteği, iş arkadaşlarının sosyalleşmesi, eğlenceli aktiviteler, eğlenceli iş sorumlulukları, iş arkadaşlarından gelen bilgiler ve iş yükü için ölçüm modellerinin geçerli, güvenilir ve verilere yeterince uygun olduğunu göstermiştir. Ancak psikolojik güvenlik için ölçüm modelinin tatmin edici olmayan yakınsak geçerliliği vardı ve bu nedenle daha ileri analizlerin dışında tutulmuştur. İkinci aşamanın sonuçları, iş arkadaşlarının sosyalleşmesi ve eğlenceli iş sorumluluklarının çalışan yaratıcılığını önemli ölçüde olumlu etkilediğini, eğlenceli ve eğlenceli aktiviteler için yönetici desteğinin ise anlamlı bir etkisinin olmadığını ortaya koymuştur. İşyeri eğlencesinin dört bileşeni arasında, eğlenceli iş sorumlulukları en güçlü etkiye sahip olarak göze çarpmaktadır. Ayrıca iş arkadaşlarından alınan bilgilerin ve iş yükünün herhangi bir ilişkide sırasıyla aracı ve düzenleyici olmadığı bulunmuştur. Teorik olarak, bu çalışmanın bulguları işyeri eğlencesinin dört bileşeninin çalışan yaratıcılığını nasıl etkilediğine ışık tutmakta ve aynı zamanda işyeri eğlencesinin farklı yönlerini incelemenin önemini vurgulamaktadır. Ayrıca bulgular, kuruluşlarında yaratıcılığı teşvik etmek isteyen yöneticilerin, çalışanlar arasında sosyalleşmeyi kolaylaştırması ve onları kişisel olarak keyif aldıkları roller ve görevlerle eşleştirmesi gerektiğini ortaya koymuştur.

Manas destanı: İlk 1160 dize (Şekil bilgisi ve indeksi)

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2015 Diğer
Bu çalışma, Kırgız Türklerinin millî destanı olan Manas Destanı üzerine yapılmış bir dil incelemesi çalışmasıdır. Manas destanına ilk defa, Kazak-Kırgız yöneticisi olan Rus asıllı Franel tesadüf etmiştir. Daha sonra Çokan Velihanof 1856 yılında destanı dinlemiş ve destanın varlığını ortaya çıkarmıştır. Fakat destanın en uzun parçasını Radloff yazıya geçirerek 1885'te yayımlamıştır. Manas Destanı 9. yüzyıldan bugünlere gelmiş devasa bir sözlü halk edebiyatı şaheseridir. Yaklaşık 500.553 mısradan oluşan ve Kırgızistan'ın en önemli kültür hazinesi olan Manas Destanı, 1000 yılı aşkın bir süredir, ağızdan ağıza ve nesilden nesile aktarılarak bugünlere ulaşmış uzun manzum bir eserdir. Kırgızların, kahramanlık hikâyeleri ile dolu yaşam serüvenini anlatan Manas Destanı, her dönemde ortaya çıkan ve manasçı olarak adlandırılan destan anlatıcıları sayesinde hiç unutulmamıştır. Kırgızlar için bu destan, hem kutsal tarihlerinin tanığıdır, hem de ulusal kültürlerinin önemli bir sembolüdür. 500.553 mısradan oluşan hacmiyle söz hazinesi, ses bilgisi ve şekil bilgisi açılarından Kırgızca dil bilgisi için de en zengin ve en uygun malzemeyi sunan bu kaynak, Kırgızcanın gramatik özelliklerinin tespiti için muhakkak değerlendirilmelidir. Bu tezde Manas Destanının baş tarafından alınan mısralar üzerinde Kırgızcanın şekil bilgisi özellikleri belirlenmeye çalışılmıştır. Bu tezin amacı, Manas Destanın ilk 1160 dizesinin morfolojik tahlilini yapmak suretiyle Kırgızcanın şekil bilgisi özelliklerini ortaya çıkarmak ve söz konusu ilk 1160 dizenin gramtikal dizinini hazırlayarak incelenen metnin söz varlığını belirlemektir. Anahtar Kelimeler: Manas Destanı, Dil İncelemesi, Şekil Bilgisi, Çokan Velihanov, Wilhelm Radloff

Manas Destanı'nın İslam itikadı açısından incelenmesi ve değerlendirilmesi(Sagımbay Orozbak Uulu'nun varyantı)

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Kelam Bilim Dalı
Orta Asya'da ve Güney Sibirya'da yaşayan ırkların içinde eski tarihten beri adı geçen ezeli halklardan birisi de Kırgızlardır. Bu tezde, Kırgız halkının sözlü değeri olan Manas Destanı, İslam itikadı açısından icelenip değerlendirilmiştir. Günümüzde Manas Destanı'nın on beş versiyonu vardır. Bu çalışmada Manas Destanı'nın versiyonlarından birisi olan Sagımbay Orozbakoğlu'nun versiyonu ele alınmıştır. Manas Destanı'nın Sagımbay Orozbakoğlu tarafından anlatılan varyantı, kendi içerisinde eski Türk boy-larının insanî değerlere ve dünyaya bakış açılarına göre söylenen ata sözlerini, deyim-lerini, günlük hayatla ilgili nasihatlerini, örf adetlerini ve gelenek görenekleri barındırdığı gibi en çok inanç ile ilgili görüşleri de barındırmaktadır. Dolaysıyla bu tezde Manas Destanı'ndaki inançla ilgili konular Kelam ilminin usulüne uygun olarak ulûhiyet, nübüvvet ve ahiret bölümlerine ayrılarak üç bölüm içerisinde işlenmiştir. Yine bu tezin birinci bölümünde ulûhiyet konuları Allah'ı tanımanın yolları, Al-lah'ın isim ve sıfatları, Kader inancı başlıkları altında işlendiği gibi ikinci bölümünde: Melek inancı, Kitap inancı, Peygamber inancı; üçüncü bölümünde ise Ahiret konuları olan ecel ve ölüm, kıyamet, ba's ve mahşer, mizan, cennet ve cehennem konuları ele alınarak İslam itikadına göre karşılaştırılmış ve değerlendirilmiştir. Bu çalışmada Manas Destanı'ndaki inançla ilgili konular ele alınmadan önce o konuyla ilgili Kelam ilminin genel görüşleri verilerek Destan'daki görüşler analiz edilmiştir.

Manas Destanının Sagımbay Orozbak Oğlu nüshasına göre İslam öncesi ve sonrası Kırgız inanç unsurları

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Dünyanın en uzun destanı olan Manas Destanı Türk boylarından biri olan Kırgızların milli destanı olduğu gibi dünya edebiyatının da sayılı ürünlerinden biridir. Manas destanı, adını, Manas isimli kahramandan alır. Bu destanı okuyup söyleyenlere de Manascı denilir. Manascılık, bir sanat ve meslek olarak kabul edilir. Manas destanında geçen hadiseler, bazı araştırmacılar taraftan Hun gönemine bağlanıyor. Ancak, bu olayların zeminini 11-12. yüzyıllara bağlamak daha gerçekçi bir yaklaşımdır. 1120'li yıllarda Orta Asya'yı istila ederek Karahanlı ülkesini ele geçiren Moğol Karahitaylar'ın, Kırgızlar üzerine asker göndermesi ve bu sırada yaşanan olaylar Manas Destanı'na kaynaklık eder. Destan kahramanı Manas'ın XVI. Yüzyılda yaşamış bir kişi olduğu hakkında belli bir kanaat bulunmaktadır. Bu bakımdan, destanın olgun çağını yaşaması XVI. Yüzyıl ve sonralarında gerçekleşmiştir. Kırgız Türklerinin milli kahramanı Manas'ın etrafında örgütlenen Manas Destanı'nın ilk bölümünden itibaren Manas'ın doğumu, daha beşikte iken konuşmaya başlaması, kafirleri yeneceğini söylemesi, büyüyüp delikanlı olunca Çinlileri yenmesi, Müslüman yiğit Almanbet'le tanışıp, birlikle birçok savaşa girmeleri, Manas'ın evlenmesi, düşmanları tarafından iki defa öldürülmesine rağmen tekrar dirilmesi, Mekke'ye ziyaret ve Kabe'yi tavaf etmesi, lirik bir üslupla anlatılır. Destanda Manas'ın ölümüne geniş yer verilir. Bahsedilen kahramanların şahsında trajik hayat hikayeleri ve kahramanlık örnekleri olarak seyreden destan, bu anlatımlar eşliğinde özel olarak Kırgız, genel olarak Türk kültür, din ve inanç kültürünün din ve inanç yapısı hakkında verilen malzemenin ilmi bir şekilde değerlendirilmesidir. Söz konusu inanç ve dini motifler, destandan alınan örneklerle eşleştirilecektir. Tezimizin genel amacı, Kırgız kültürünün din ve inanış boyutunun akademik düzeyde aydınlatılmasına katkı sağlamaktır.

Mançular Döneminde Çin'in Doğu Türkistanı ele geçirme mücadelesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2016 Genel Türk Tarihi Bilim Dalı
Çalışmamızın ana gayesi 1757 yılından 1865 yılına kadar yaşanan Çin'in Doğu Türkistan'ı ilk istilası ve ona karşı verilen mücadeleleri esas almakla birlikte konumuzun bütünlüğü açısından Saidiye Devleti'nin (1514-1678) yıkılmasından 1755 yılına kadar olan olaylar da çalışmamıza dâhil edilmiştir. Ayrıca Hocalar Dönemi olarak adlandırılan tarihi süreç de anlatılarak konunun daha iyi anlaşabilmesi için Cungarlar, Mançular, Ming Hanedanının son durumu ve adı geçen bu hâkimiyetlerin birbirleriyle ve özellikle Saidiye Devleti ile olan münasebetleri de kısaca ele alınmıştır. Hocalar Dönemi, Doğu Türkistan Uygur Türkleri tarihinin en karanlık dönemi olup bu dönemin karanlığı etkisini günümüze kadar taşımıştır. Hocalar, dini nüfuzlarından faydalanarak halkı kendi amaçları için kullanmışlardır. Onlar Doğu Türkistan halkının tarihine öyle bir damga vurmuşlardır ki; Doğu Türkistan halkı teknoloji, sosyal düşünce ve dini inançlar yönünden çok geride kalmıştır. Çok enteresandır ki, Hocalar döneminin başladığı 18. yüzyıl dünyada kültür ve sanayi döneminin dönüm noktası olup, artık yepyeni bir dönem başlamıştı. Doğu Türkistan'da da yeni bir dönem başlamıştı; ama bu dönem cahillik, fakirlik ve kölelik dönemi idi. Araştırmamızda Çince, İngilizce, Türkçe ve Uygur Türkçesindeki kaynaklardan faydalandık. Bazen Rusça kaynakların Türkçe ya da Uygurca tercümesinden istifade ettik. En büyük eksikliğimiz çeşitli sebeplerden dolayı bu dönem ile ilgili arşivlere giremememiz oldu ama hocalarla ilgili çok önemli birinci elden kaynakları bulma fırsatını yakaladık ve konumuzu yeterince anlatmaya gayret ettik. Şunu da belirtmek gerekir ki, faydalandığımız Çince kaynakların bazılarından önemli arşiv belgelerine ulaştık. Bu belgeler Doğu Türkistan'daki Çinli memur ve komutanların Mançu İmparatoruna gönderdiği raporlar ile Mançu İmparatorunun Doğu Türkistan işgali sırasında gönderdiği askeri talimatlardır.

Manda türünde (Bubalus bubalis) PRNP geninin in silico analizi ve sığır PRNP geni ile karşılaştırılması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 Diğer
Bu çalışmada, manda populasyonlarında biyoinformatik yöntemlerle prion hastalığı ile ilişkin olan PrP proteinini kodlayan PRNP geni'nin Açık Okuma Çerçevesi'nin (AOÇ) analizi yapılmış, PrP proteininin post-translasyonel modifikasyon olasılıkları hesaplanmış ve Sığır PRNP geni ile karşılaştırılmıştır. Mandalarının seçili DNA verileri polimorfizmlerin bulunması amacıyla analiz edilmiştir. Amino asit değişikliklerini bulmak için, DNA dizileri DNA-protein çevirme aracı ile amino asit sekanslarına çevrilmiş, haplotip, allel ve genotip frekansları hesaplanmıştır. Prion proteinlerinin birbiriyle etkileşiminde önemli rol oynayan post-translasyonel modifikasyonlar yapan faktörlerden PrP post-translasyonel modifikasyonları çevrimiçi sunucularla hesaplanmıştır. Karşılaştırmalı analiz için prion hastalığına dirençsiz tür olan sığır bireylerinde aynı analizler tekrar edilmiştir. Manda populasyonlarının PRNP geni kodlama bölgesinde beş SNP saptanmış, haplotip, allel, genotip frekansları hesaplanmış, PrP proteini post-translasyonel modifikasyonları bulunmuştur. Korunan nükleotit ve amino asit dizilerinin yüksek frekansı gözlemlenmiştir. Çalışma evrim sürecinde PRNP geninin korunmuş olduğu ve mandada prion hastalığına dirençliliğin protein düzeyindeki etkileşimlerle daha çok ilişkili olduğu ihtimalini desteklemektedir. Anahtar kelimeler: Prion geni, biyoinformatik analiz, manda, sığır.

Mannheimia haemolytica'dan lökotoksin üretimi için yeni besiyeri tasarımı ve ürün karakterizasyonu

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2018 Diğer
Pnömonik pastörellozis hastalığına neden olan Mannheimia haemolytica'nın patojenezinde en önemli virulens faktörünün ruminant spesifik lökotoksin olduğu belirlenmiştir. Bu ekzotoksin, ruminantların lökositlerine toksik etki göstermekte ve ayrıca hastalığın ilerlemesinde de merkezi bir rol oynamaktadır. Lökotoksine karşı hayvan vücudunda geliştirilen bağışık yanıt, hastalığa karşı korumada etkilidir. Bu çalışmada M. haemolytica A1 (ATCC BAA 410) suşunun lökotoksin üretimini sağlayan besiyeri geliştirilmesi ve elde edilen lökotoksinin antijenik karakterizasyonunun yapılması amaçlanmıştır. Lökotoksin üretiminin istatistiksel olarak tasarlanmasında 15 amino asit, 3 vitamin, 3 inorganik tuz ve 2 diğer bileşen olmak üzere toplamda 24 bileşenin etkisi değerlendirildi. Design Expert programı kullanılarak iki aşamalı Plackett-Burman tasarımı ile lökotoksin üretiminde düşük, olumlu ya da olumsuz etkileri olan bileşenler L-prolin, L-treonin, L-valin, L-glutamin ve NH4SO4 modelden çıkartıldı. Plackett-Burman tasarımı ikinci aşamasında L-arginin, L-izolösin, L-glutamik asit ve L-fenilalaninin olumlu veya olumsuz ancak etkisi yüksek bileşenler olduğu belirlendi. Ardından Central Composite Design (CCD) kullanılarak lökotoksin üretiminde bu bileşenlerin optimum derişimleri L-arginin; 0.69 g/L, L-izolösin; 1.4 g/L, L-glutamik asit; 3.59 g/L ve L-fenilalanin için 0,058 g/L olarak belirlendi. Gerçekleştirilen doğrulama deneyleri sonrasında da oluşturulan CCD modeli doğrulandı. Bakteriyel büyüme spektrofotometrik olarak, lökotoksin miktarı ise monoklonal antikor kullanılarak ELISA testi ile ölçüldü. Tasarlanmış besiyerinin ileri iyileştirilmesine yönelik KHPO4, NaHCO3 ve NaHPO4 kullanıldığında hücre büyümesini ve lökotoksin üretimini arttırdığı gözlemlendi. Tasarlanmış besiyeri RPMI-1640 ve BHI karşılaştırıldığında M. haemolytica'nın en iyi biyokütle üretimi BHI'de gözlemlendi. Ancak lökotoksin üretimi açısından değerlendiğinde BHI (16µg/ml), RPMI-1640 besiyeri (43µg/ml) ve tasarlanmış besiyerinden (18µg/ml) daha az lökotoksin üretimi sağladığı gözlemlendi. Bu çalışmada L-arginin, L-aspartik asit, L-glutamik asit, glisin, L-izolösin, L-lösin, L-lizin, L-fenilalanin ve tiamin HCl lökotoksin üretimine etkisi olduğu ilk defa gösterildi. Anahtar sözcükler: lökotoksin, Mannheimia haemolytica, istatistiksel optimizasyon, Plackett Burman tasarımı, merkezi bileşen tasarımı.

Mantar yetiştiriciliğinin karlılık analizi: Kampala örneği, Uganda

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2018 Diğer
Çalışma Uganda'nın Kampala Büyükşehir sınırları içinde, Ekim 2016 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Çalışma, mantar üretimi yapan işletmelerin karlılık analizi, fayda/masraf analizi, başabaş noktası analizi ve Veri Zarflama Analizi (VZA) ile etkinliklerin belirlenmesi üzerine yoğunlaşmıştır. Ayrıca karlılığı etkileyen faktörler çoklu regresyon ile, etkinliği belirleyen faktörler ise tobit analizi ile belirlenmiştir. SWOT analizi ve Uganda'da mantar üretimini artırmak için üreticiler açısından mantar üretimindeki sınırlılıklar ve bunlara çözüm önerileri sunulmuştur. Araştırma alanında 52 üretici ile yüz yüze anket yapılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, üç aylık bir üretim dönemi için işletme başına ortalama net kar 2385,31 ABD Doları, F/M Oranı 4,08 ve Başabaş noktası ise 106,41 Kg olarak belirlenmiştir. Ortalama Teknik Etkinlik, Tahsis Etkinliği ve Maliyet Etkinliği sırasıyla, Ölçeğe Değişen Getiri varsayımı altında 0,942, 0,593 ve 0,557 iken, Sabit Ölçeğe Getiri varsayımı altında 0,681, 0,487 ve 0,331 olarak hesaplanmıştır. Regresyon sonuçlarına göre, üreticilerin deneyimi, herhangi bir örgüte üyelik ve üretimde kullanılan çuval sayısı istatistiki olarak önemli düzeyde işletmelerin karlılığını etkileyen faktörlerdir. Tobit model sonuçlarına göre ise işletmelerin etkinliğini istatistiki açıdan önemli düzeyde etkileyen faktörler mantar satış fiyatı ve üretim çuvalı sayısı olarak belirlenmiştir. Üreticilerin karşılaştıkları sorunlar sırasıyla, mantar pazar satış fiyatının düşüklüğü, bazı dönemlerde pamuk bulunamaması ve yetersiz yayım hizmetleri olarak belirlenmiştir. Çözüm önerileri olarak: hükümetin yardımıyla yurtdışında ve yerelde daha iyi pazarlar bulabilmek için üreticileri kooperatif veya birlik olarak organize etmek, pamuk ve mantar tohumu gibi girdileri üretenlerin yeterli miktarda, zamanında ve yüksek kalitede üretim yapmalarını desteklemek, yerel yayım çalışanlarının hizmet içi eğitim yolu ile mantar üretimi hakkında bilgilendirilmesi, araştırmacıların pamuk yerine kullanılabilecek başka girdi alternatifleri üretecekleri araştırmalar yapması önerilebilir.

Manyetik volanlı redüktörün tasarımı, imalatı ve performans analizi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2019 Diğer
Son yıllarda, tam otonom makinelerin (kendi kendini süren araçlar veya trenler gibi) tasarlanması ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Bu gereklilikleri karşılamak amacıyla; kontrol kolaylığı, yüksek dayanıklılık ve güvenilirlik gibi özelliklere sahip akıllı mekanik sistemlerin tasarlanmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu tez çalışması kapsamında; iki kademeli manyetik volan redüktör sistemi tasarlanıp imal edilmiştir. Tasarlanan manyetik volanlı redüktör sisteminin birinci grubu planet dişli mekanizması; ikinci gurubu ise manyetik dişli mekanizmasıdır. Bu tez çalışmasının amacı; temassız redüktör tasarımı, üretimi ve sistemin performansını değerlendirmektedir. Üretilen manyetik volanlı redüktör sisteminin ana özellikleri; arzalardan otomatik olarak kendini koruması, aktırılan gücü koruması, yüksek güvenilirlik ve esneklik sağlayabilmesidir. Planet dişli mekanizması tasarımı yapılırken; tabular yöntem kullanılmıştır. Manyetik dişli mekanizması ve manyetik alan incelemesi ise Ansys Maxwell yazılımı kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Ansys Maxwell yazılımı ile üç boyutlu manyetik dişli mekanizması modellenmiş ve manyetik alandan uygulanan manyetik kuvvet, tork ve güç incelenmiştir. Ayrıca tasarım aşaması sonrasında; Manyetik volanlı redüktör sisteminin üretmesi ve montaj işlemleri yapılmıştır. Üretilen Manyetik Volan Redüktör sisteminin performansı deneysel olarak incelenmiştir. Manyetik volanlı redüktör sisteminin çıkış mili manyetik dişli mekanizmasına bağlı olduğundan; sürtünme olmadan güç iletimi gerçekleşmiştir. Ansys Maxwell simülasyon analiz sonuçları ve deney sonuçları birbirleri ile karşılaştırılarak değerlendirilmiştir. Manyetik volanlı redüktörün çıkış milinin kuvveti, torku, gücü ve verimliliği deneysel olarak ölçülmüştür. Deney sonuçlarına göre, manyetik volanlı redüktör sisteminin giriş mili hızını 500 dev/dk den 2500 dev/dk'ya kadar başarıyla çalıştırılmıştır. Ayrıca manyetik volanlı redüktör sisteminin verimi %93 olarak bulunmuştur.

Manyetize yanmamış kömür/polianilin kompositi ile vanadyum ve sülfatın atıksudan giderimi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Çevre Mühendisliği Bilim Dalı
Dünyada çevre dostu kaynaklara yatırım yapıldığından enerji üretimi için kömür kullanımının azalması beklenmektedir. Bununla birlikte, dünyada kullanılması gereken milyarlarca ton kömür bulunmaktadır. En iyi alternatiflerden biri de atıksu arıtımında kömürün adsorban olarak kullanılmasıdır. Bu çalışmada, adsorban olarak kullanılabilecek polianilin ile modifiye edilmiş manyetik yanmamış kömür (MUC-PANI) eldesi manyetik Fe3O4 ile modifiye edilmiş yanmamış kömür varlığında anilinin polimerizasyonu ile gerçekleştirilmiştir. Sentezlenen MUC-PANI, TGA, FTIR, SEM, XRD ve BET analizleri ile karakterize edilmeye çalışılmıştır. TGA analizi sonuçlarına göre sentezlenen MUC-PANI'nin yaklaşık % 58 oranında manyetize edilmiş kömür ve % 42'sinin polianilinden oluştuğu, BET analizlerine göre ise adsorbanın yüzey alanında yanmamış kömüre göre iyileşme olduğu belirlenmiştir. FTIR analizleri ile anilinin polimerizasyonunun başarılı bir şekilde gerçekleştiği ve SEM analizleri ile de oluşan polianilinin mayetize yanmamış kömürün etrafında karnabahar yapısını oluşturarak kömür yüzeyini kapladığı belirlenmiştir. Sentezlenen MUC-PANI'nin vanadyum ve sülfat iyonları adsorpsiyon çalışmları sonucu, adsorpsiyon kinetiğinin en uygun yalancı ikinci dereceden hız denklemi ile ifade edilebileceği ve prosesin Langmuir izoterm modeli ile açıklanabileceği belirlenmiştir. Langmuir adsorpsiyon kapasitesi 25 0C ve pH 5.0'de vanadyum ve sülfat için sırasıyla 65.36 ve 46.30 mg/L olup hem vanadyum hem de sülfat adsorpsiyonlarını sıcaklığa bağlı olduğu (endotermik) ve kendiliğinden 30 dakika içinde dengeye ulaştığı bulunmuştur.

Manzum hikâyeler mecmuası (Metin-inceleme-sözlük)

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Türk Dili Bilim Dalı
Hajı Ebrahim, Yasmin. Manzum Hikâyeler Mecmuası/Metin-İnceleme-Sözlük. Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2018. Eserimiz, Manzum Hikâyeler Mecmuası adı altında Milli Kütüphane Yazmalar Koleksiyonunda 06 Mil Yz 3211 yer numarasıyla kayıtlı bulunmaktadır. Arşiv kataloğunda yazarı belli olmayan bir mesnevi yazmasına rağmen eserin sonunda müstensihinin Molla Osman ve eser isminin 'Kitab-ı Destan' olduğu kaydedilmiştir. Metinde yer alan konular klasik mesnevilerdeki konularla örtüşmektedir. Eserin yazılış sebebi ise manzum hikâyeler aracılığı ile dinleyenlere ya da okuyanlara dini bilgiler aktarmak ve insanları bu konularda bilgilendirmektir. Farklı konuları barındıran bu eser, toplam altı hikâyeden oluşmaktadır. Eser, 18. ve 19. Yüzyıl Osmanlı Türkçesinin yanı sıra Eski Anadolu Türkçesinin imla, ses ve şekil bilgisi özelliklerini barındırmaktadır. Bu çalışmamızda, eserin çeviri yazısı ile metnin imla, ses ve şekil bilgisi özellikleri üzerinde inceleme yapılmış olup eserin söz varlığı yapılan dizin çalışması ile birlikte ortaya konulmuştur. Bu eser bu alana ilgi gösteren araştırmacıların bilgisine sunmak ve eseri bilim âlemine tanıtmak için hazırlanmıştır. Anahtar Sözcükler Manzum, Mesnevi, Hikâye, Dizin, İnceleme

Marka bağlılığı ve aşk markası oluşturmada ünlü kullanımı: Sahara altı Afrika da bir araştırma

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2018 Diğer
Bu çalışmada temel olarak tüketicilerin algısının incelenmesine odaklanılmaktadır. Bu kapsamda, bir markanın iletişim faaliyetlerinde ünlü kullanmasının markanın imajına, bilinirliğine ve bunun sonucunda marka sevgisine ve sadakatine etkisi Sahra-altı Afrika'da incelenmiştir. Aynı zamanda iletişim faaliyetlerinde kullanılan ünlülerin hangi özelliklerinin belirtilen değişkenler üzerinde nasıl bir etkisinin bulunduğu da araştırmanın odak noktasını oluşturmaktadır. Çalışmanın giriş bölümü konuyla ilgili tanımlara genel bir bakış sunmaktadır. İkinci bölüm, ünlü kullanımı hakkındaki mevcut literatürü gözden geçirmekte ve araştırma konusunun önemini daha fazla açıklığa kavuşturan içgörüler sunmaktadır. Üçüncü bölüm, metodoloji bölümüdür. Bu bölümde niteliksel ve niceliksel yöntemler kullanılarak yapılan araştırma bulguları ve araştırma metodolojisi özetlenmiştir. Dördüncü bölüm, bulguları göstermek için kullanılan grafik çizimler aracılığı ile veri analizlerine ve bulgulara odaklanmıştır. Veriler, bir anket yoluyla toplanmıi ve daha sonra basit ama etkili bir Microsoft programı olan SPSS istatistik paketleri gibi veri analiz programı ve Excel elektronik tablosu kullanılarak analiz eedilmiştir. Tezin son bölümü, tüm araştırma sonuçlarını özetlemiş ve ünlü kullanımı yaklaşımını geliştirmeye yardımcı olabilecek önerileri sunmuştur. Çalışmada Afrika'daki tüketici algılarının, iletişim faaliyetlerinde ünlü kullanımının marka sevgisi ve marka sadakati üzerinde büyük bir etkisi olabileceğini ve bu etkinin marka bilinirliğini ve marka imajını artırabileceği sonucuna ulaşmıştır. Bulgulara dayanarak, tüketicilerin ünlülerin kullanımının ünlü olmayanlara kıyasla daha çekici ve etkili olarak değerlendirdiği sonucuna varmıştır. Dahası, genellikle ünlü kullanımının marka aşkı, marka bilinirliği ve marka sadakatini etkilediği bulgusuna ulaşılmıştır.

Marka hukukunda itibar tazminatı

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2019 Özel Hukuk Bilim Dalı
Tezimizin konusunu 6769 Sayılı Sinai Mülkiyet Kanunu m. 150/2'de düzenleme altına alınmış markanın itibar zararının giderilmesini amaçlayan itibar tazminatıdır. Çalışmamız üç bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde marka hukukunda itibar kavramının tarihsel gelişimi ve bu konuda meydana gelen teoriler üzerinde durulmuştur. Burada aynı zamanda markanı itibar zararına karşı koruyan hem yerel hem de uluslararası hukuki düzenlemeler anlatılmıştır. İkinci bölümde ise markanın itibarını zarara uğratan tecavüz hallerinden bahs edilmiştir. Tezimizin son bölümü olan üçüncü bölümde ise itibar tazminatı talebinin kimler tarafından kimlere karşı hangi şartlar kapsamında ileri sürülebilme durumundan bahs edilmiştir. Burada söz konusu itibar tazminatının SMK m. 150/2'de benimsenilmiş olan şartları ele alınmıştır.

Markalı flaş mob olgusu: Tüketici tutumlarına yönelik bir araştırma

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bilim Dalı
Yeni medya pazarlaması ve ondan gelen yeni iletişim yolları açısından, pazarlamacılar için özgün ve sıra dışı olanaklar popülarite kazanmaktadır. 2009'dan itibaren kullanılmaya başlanan flaş mob, günümüzde şirkete değer katan olağandışı bir tanıtımın aracı olarak daha da ilgi görmeye başlamıştır. Artık, bu karmaşık pazarlama olgusu; Markalı Flaş Mob olarak tanımlanmaktadır. Başarılı marka flash mob videoları, milyonlarca görüntüleme kazanmakta ve birkaç gün içinde viral hale gelmekte ve böylece İnternet kullanıcıları ile olası tüketiciler arasında tepki oluşmaktadır. Çalışmanın amacı hem çevrimdışı hem de çevrimiçi ortamlarda yeni medya pazarlaması açısından markalı flash mob'un olgusunu keşfetmek ve anlamaktır. Flaş mob, çevrimdışı kullanım boyutuyla gerilla pazarlama uygulama yollarından biridir. Çevrimiçi alanda tüketim boyutuyla ise flaş mob, video viral pazarlama türü olarak kabul edilmektedir. Araştırma, tüketicilerin markalı flaş moblara yönelik tutumlarını, markalı flash mob videolarının beğenip beğenmediği, hangi reaksiyona neden oldukları, paylaşılmaları muhtemel olup olmadıklarını, markaya yönelik olumlu bir tutum oluşturup oluşturmadığı incelenmiştir. Bu araştırmada, odak grupları kullanarak, katılımcıların tutumlarının markalı flash mob video ve markaya yönelik duygusal deneyimlerini dikkate alarak ortaya çıkartmıştır.

Markanın yaşatılabilmesini oluşturan faktörlerin belirlenmesine yönelik bir araştırma

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2018 Pazarlama Bilim Dalı
Bir markanın uzun dönemde yaşatılması için hangi stratejiler izlenmeli ve uzun dönemli markalama stratejileri nasıl olmalıdır ile ilgili literatürde çeşitli araştırmalar olmakla birlikte, uzun yıllardır iyi bir performans göstergeleri ile varlığını sürdüren büyük markalar tarafından uygulanan stratejiler de vardır. Fakat bir markanın yaşatılabilmesini etkileyen faktörlerin belirlenmesine ilişkin çalışmalar fazla değildir. Buradan hareketle, bu çalışmanın amacı markanın yaşatılmasını etkileyen faktörlerin belirlenmesi, markanın yaşatılmasına ilişkin bir modelin ileri sürülmesi ve markanın yaşatılmasına ilişkin ölçek geliştirilmesidir. Keşifsel araştırma niteliğinde olan bu çalışmada nitel ve nicel araştırma yöntemleri kullanılmıştır. Ölçek geliştirme 19 adımlık bir süreç izlenerek yapılmıştır. Ölçek oluşturma kapsamında aday maddeler indirgendikten ve görünüş geçerliliği yapıldıktan sonra pazarlama akademisyenleri ve banka yöneticileri olmakla iki örneklemde uzman görüşlerine dayalı uygulama yapılmış ve ölçeğe dâhil olan maddelerin Kapsam Geçerlilik Oranları (KGO) ve ölçeğin geneline ilişkin kapsam Geçerlilik İndeksi (KGİ) hesaplanmıştır. Markanın Yaşatılması literatürdeki dört önemli teoriye dayanmaktadır. Bu teoriler; Ürün Yaşam Döngüsü Teorisi (Levitt, 1965), Sürdürülebilirlik Teorisi (WCED, 1987), Kaynak Temlli Teori (Penrose, 1959; Barney, 1991) ve Karşılaştırmalı Rekabet Avantajı Teorisidir (Hunt ve Morgan, 1995). Araştırmanın sonucunda; Markanın Yaşatılması kavramı bulunmuş, tanımlanmış ve esaslandırılmıştır. Ayrıca Markanın Yaşatılmasına ilişkin kavramsal model geliştirilmiş ve bu modeldeki değişkenleri ölçmek için Markanın Yaşatılması ile ilgili ölçek önerisi ileri sürülmüştür. Markanın Yaşatılması ölçeğinin geneline ilişkin KGİ değeri ?=0,05 anlamlılık düzeyinde 0,68 olmuştur. Markanın Yaşatılması pazarlama ve marka alanı ile ilgili yeni bir stratejik yönetim yaklaşımı sunmaktadır. Markanın yaşatılabilmesi için yöneticiler tarafından alınan kararlar, markanın sürdürülebilir rekabet avantajı sağlanmasına yönelik olarak tasarlanmasını gerekmektedir. Çünkü Markanın Yaşatılması stratejisi, işletme içerisindeki özgün, rekabet avantajı sağlayabilecek kaynakları en uygun şekilde kullanarak bir markanın uzun dönemde hayatta kalmasını ve yüksek performans göstergelerine ulaşarak marka ederini artırmasını sağlayan stratejik bir yaklaşımdır. Çünkü Markanın Yaşatılması stratejisi, işletme içerisindeki özgün kaynakları en uygun şekilde kullanarak bir markanın yüksek performans göstergelerine ulaşarak marka ederini artırmasını sağlayan stratejik bir yaklaşımdır. Markanın Yaşatılması stratejinin uygulanması zamanı bir markanın ve onun herhangi bir ürün ve hizmetinin yaşam döngüsünün hangi aşamasında olmasına ve faaliyet gösterdiği sektörün özelliklerini de dikkate alarak taklit edilemez kabiliyetler geliştirerek pazarlamada rekabet üstünlüğü sağlamaya odaklanılmalıdır.