Thesis Search




SEARCH RESULTS

Prunus mahaleb L. kökenli genotiplerle in vitro koşullarda çalışmalar

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2016 Diğer
Bu çalışmanın amacı, Prunus mahaleb geni taşıyan bazı kiraz anaçlarının in vitro çoğaltım olanaklarının araştırılması, ayrıca abiyotik stres koşullarından tuzluluk ve kuraklığa dayanıklılık durumlarının belirlenmesidir. Yapılan bu in vitro çalışmada Kp 27(3) idris tipi, Pontaleb, Maxma 14, Maxma 60 ve SL 64 kiraz anaçlarına ait sürgün uçları eksplant olarak kullanılmıştır. Örnekler 30 gün aralıklarla alt kültüre alınmış ve sürgün boyu, yaprak sayısı ve kardeşlenme sayısı belirlenmiştir. En iyi çoğalma, Kp 27(3) için MS + 1.0 mg/L BAP + 0.1 mg/L IBA + 0.1 mg/L GA3, Pontaleb için MS + 2.0 mg/L BAP + 0.1 mg/L NAA+ 0.5 mg/L GA3), Maxma 14 için MS + 1.0 mg/L BAP + 0.1 mg/L IBA), Maxma 60 için DKW + 0.25 mg/L BAP + 0.01 mg/L IBA ve SL 64 anacı için DKW + 0.50 mg/L BAP) ortamlarında bulunmuştur. En yüksek köklenme oranları, Maxma 14 anacında %66,67 oranla hormonsuz DKW ortamından, Maxma 60 anacında %36.67 oranla 0.5 mg/L IBA + 0.01 mg/L NAA içeren DKW ortamından ve SL 64 anacında %80.0 oranla 1.0 mg/L IBA + 0.01 mg/L NAA içeren DKW ortamında elde edilmiştir. Strese dayanıklılık çalışmasında, canlılık oranları incelenerek, SL 64 tuza çok hassas Maxma 14 orta derecede hassas ve Maxma 60 tuza en toleranslı anaç olarak bulunmuştur. Kuraklık stresi bakımından Maxma 60 en toleranslı, SL 64 orta derecede hassas ve Maxma14 ise en hassas anaç olarak tespit edilmiştir. Anahtar kelime: In vitro, Prunus mahaleb L., Stres, Tuzluluk, Kuraklık.

Psikolojik danışma ve rehberliğin tarihsel ve karşılaştırmalı temelleri

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2015 Eğitimde Psikolojik Hizmetler Bilim Dalı
Bu çalışmada, Amerika Birleşik Devletleri; İngiltere gibi Avrupa ülkeleri ile diğer yandan Türkiye etrafında, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik'in tarihsel arka planı, ki Psikoloji'nin bir alt dalıdır, ile beraber kurumlar, uygulamalar ve sistemler arasındaki karşılaştırmalı temeller araştırılmıştır. Döküman analizinin niteliksel metodolojisi kullanılarak, bu ülkelerin benzerlikleri, değişim süreçleri, farklılıkları çalışma boyunca değerlendirilmiştir. Dünyada, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik'in varolan sistemleri ile Kamerun'da bir okul disiplini ve meslek olarak bu branşın uygulanmasında büyüyen gereklilik arasında bir bağlantı kurulmuştur. Çalışmanın sonunda, Kamerun'daki devlet ve özel üniversitelerinde, devlet ve özel yüksek meslek okullarında ya da yüksek öğretmen eğitim enstitülerinde, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik'in nihai uygulaması projesinin amacı için önemli tavsiyeler ve teklifler sunulmuştur. Kamerun'a katma değer getirecek olan bu proje, ülkenin eğitim sistemine yansıyacak nitelikte ve bütün hükümet kurallarına uygundur.

Psikolojik güçlendirme ve öğrenen organizasyon arasındaki ilişki ve bir araştırma

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2014 Yönetim ve Organizasyon Bilim Dalı
Organizasyonlar varlıklarını sürdürebilmeleri için değişen dış çevreye uyum sağlamaları lazım. Bunu da sürekli öğrenme yolu ile gerçekleştirebilirler. Kendi çalışanlarına gereken öğrenme ortamını hazırlayan ve onların sürekli öğrenme isteğini artıran organizasyonlar rekabet avantajı elde etmeleri düşünülmektedir. Bu kapsamda, çalışanların psikolojik olarak güçlendirilmesi önem kazanır. Yönetim açısından psikolojik güçlendirme, organizasyonun daha rekabetçi olması için zorunlu bir yöntem haline gelmiştir. Psikolojik güçlendirme ile çalışan işi ile ilgili kendini sorumluluk sahibi olarak görmekte ve kararları kendi başına alabilmektedir. Kendini işin bir parçası olarak hissetmekte ve bu da örgütsel etkinliği arttırmaktadır. Buradan hareketle, bu araştırmada psikilojik güçlendirme ve boyutlarının öğrenen organizasyon ve öğrenen organizasyonun alt boyutları arasında bir ilişkinin var olup olmadığı araştırılmaktadır. Anahtar Kelimeler: Psikolojik Güçlendirme - Öğrenen Organizasyon

Psikolojik sermaye ve mizah tarzının ilişkisel enerjiye etkisinin işe bağlılığa ve iş performansına yansıması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2021 İşletme Bilim Dalı
Bu çalışma, örgütsel ortamlardaki ilişkisel enerjiyi iki bakış açısından analiz eder. İlk olarak, çalışma, psikolojik sermayenin (PsyCap) ve mizahın ilişkisel enerji üzerinde yaratabileceği etkiyi inceler. İkincisi, ilişkisel enerjinin iş performansı üzerindeki etkisini işe tutkunluğun aracılık rolüyle analiz eder. Çalışmanın amacı, bir iş arkadaşının PsyCap ve mizahının bir kişinin iş arkadaşı ile kendisi arasındaki ilişkisel enerjiyi etkileyip etkilemediğini ve buna karşılık, bu durumun kişinin işe tutkunluğu ve iş performansı üzerinde herhangi bir etkisi olup olmadığını öğrenmektir. Bu araştırma, PsyCap ve mizahın alıcının (yani, enerji alanın) perspektifinden ilişkisel enerji ile ilgili etkileşimlerde rol oynayıp oynamadığını ve buna karşılık ilişkisel enerjinin alıcının işe tutkunluğu ve iş performansına etki edip etmediğini değerlendirmek için tasarlanmıştır. Pilot çalışma ve ana çalışma yapmak için iki farklı örneklem kullanılmıştır. Pilot çalışma, 85 kamu sektörü sağlık çalışanı (doktorlar ve hemşireler) örnekleminde değişkenlerin güvenirliğini değerlendirir. Ana araştırma, önerilen modelin, özel hizmet sektörlerinde farklı yönetim ve yönetim dışı pozisyonlarda çalışan 481 kişiyi içeren bir örneklemle yapılan derinlemesine bir analiziifade eder. Pilot çalışma bulguları, ana çalışmaya devam etmek için modelin güvenirliğinin yeterli olduğunu göstermiştir. Ana çalışma, mizahın ilişkisel enerji üzerindeki etkisi hariç - yani 4 mizah tarzından sadece 2'si istatistiksel olarak anlamlıydı- hipotez kurulan tüm ilişkiler için kanıt bulunduğunu doğrulamıştır. Daha somut bir şekilde, sonuçlar, PsyCap ve katılımcı mizahın ilişkisel enerji üzerinde olumlu bir etkisi olduğuna, agresif mizahın ilişkisel enerji üzerinde olumsuz bir etkisi olduğuna, ilişkisel enerjinin işe tutkunluk ve iş performansı üzerinde olumlu bir etkisi olduğuna ve işe tutkunluğun, ilişkisel enerjinin iş performansı üzerindeki rolüne aracılık ettiğine dair istatistiksel olarak anlamlı kanıtlar olduğunu göstermektedir.

Psikolojik sözleşme, kişi örgüt uyumu, örgütsel çekicilik ve duygusal emek düzeyleri arasındaki ilişkilerin incelenmesi; konaklama işletmelerinde çalışanlar üzerine bir araştırma

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2018 Diğer
Araştırmada toplam 336 kişi tarafından doldurulmuş anketlerin analizi SPSS 20 istatistik programı kullanılarak yapılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti İstanbul şehrinde Beylikdüzü ve Avcılar bölgesindeki 21 konaklama işletmesinden toplam 205 anket toplanmıştır. Azerbaycan Cumhuriyeti Bakü şehri Abşeron, Narimanov, Hazar vb. bölgelerde olan toplam 15 konaklama işletmesinden 131 anket örnekleme dâhil edilmiştir. Araştırmanın Psikolojik Sözleşme, Kişi Örgüt Uyumu, Örgütsel Çekicilik ve Duygusal Emek düzeylerinin Azerbaycan'daki konaklama işletmelerine göre korelasyon ilişkileri 'Psikolojik Sözleşme' düzeyi zayıf, 'Kişi-Örgüt Uyumu' düzeyi yüksek, 'Örgütsel Çekicilik' düzeyi zayıf, 'Duygusal Emek' düzeyi ise zayıf olarak saptanmıştır. Türkiye'deki konaklama işletmelerinde ise 'Psikolojik Sözleşme' düzeyi zayıf, Kişi Örgüt Uyumu düzeyi orta, Örgütsel Çekicilik Düzeyi zayıf, Duygusal Emek düzeyi zayıf olarak saptanmıştır. Genel olarak örneklemin korelasyon değerleri ise Psikolojik Sözleşme' düzeyi zayıf, Kişi Örgüt Uyumu düzeyi orta, Örgütsel Çekicilik Düzeyi zayıf, Duygusal Emek düzeyi zayıf olarak saptanmıştır.Araştırmanın değişkenleri arasındaki ilişki Kişi Örgüt Uyumu ve Psikolojik Sözleşme arasında zayıf, pozitifi yönde anlamlı, Örgütsel Çekicilik düzeyi ile Psikolojik Sözleşme arasında çok zayıf, pozitif yönde anlamlı, Örgütsel Çekicilikle Kişi Örgüt Uyumu arasında zayıf, pozitif yönde anlamlı ilişki bulunmaktadır. Diğer değişkenler arasındaki ilişkiler istatistiksel olarak anlamlılık ifade etmemektedir

Public-private partnership for corporate social responsibility (CSR-PPP): A focus on Turkey

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2019 İşletme Bilim Dalı
Bu tez çalışması Kurumsal Sosyal Sorumluluk (CSR) ve Kamu-Özel İşbirliği (PPP) kavramlarının, dünyanın birçok yerinden çeşitli örnekler üzerinden imkanlarının ve sınırlılıklarının açıklanması ile başlayıp Kurumsal Sosyal Sorumluluk için Kamu-Özel İşbirliği (CSR-PPP) kavramının tanımı ile devam etmektedir. Bunun yanında, bu tezde İtalya ve Hindistan'dan bazı CSR-PPP örnekleri, CSR-PPP kavramı hakkında daha iyi bir fikir edinilmesine yardımcı olmuştur. Bu çalışmanın temel amacı Türkiye'deki CSR-PPP durumunu göstermek ve analiz etmektir. Bu çalışma 3 parçaya ayrılmış durumdadır; CSR-PPP konusu hakkındaki mevcut bilgiler, Türkiye'de CSR-PPP meselesinin güncel durumu ve CSR-PPP'nin geleceği üzerine Türkiye'deki eğilimler ve beklentiler. CSR-PPP kavramı, literatürde görece az miktarda kaynağa sahip yeni bir kavramdır. CSR-PPP'deki mevcut ikincil veriler sınırlı ve bu çalışmanın amacını başarılı bir şekilde karşılamak için yetersiz olduğundan, görüşmeler yoluyla birincil veriler elde edilmiştir. Bu bağlamda toplam üç görüşme yapılmıştır. Görüşülen tüm kişiler farklı sektörlerden seçilmiştir. İlk görüşmeci Avrasya Tünel Projesi'nde ulaştırma genel müdür yardımcısı olarak çalışmıştır ve aynı zamanda İstanbul Ticaret Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünde yardımcı doçent olarak görev almaktadır. İkinci görüşmeci, Özgün İnşaat'ta ihale müdür yardımcısı olarak çalışmaktadır. Üçüncü ve son görüşmeci Kamu-Özel İşbirliği Mükemmellik Derneği'nin (PPPCoE) başkanıdır. Bulgular, Türkiye'de CSR-PPP gibi birçok proje bulunmasına rağmen CSR-PPP uygulamasının burada yeni olduğunu ve gelecekte de bu uygulamaların sayısının artması beklendiğini göstermektedir. Sonuç olarak, bu çalışma gelecekte daha iyi CSR-PPP'ler oluşturmak için birtakım önemli tavsiyelerde bulunarak araştırmanın sınırlılıklarını ve gelecekteki alanlarını açıklamaktadır.

PubMed article recommendation system based on collaborative filtering

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2020 Diğer
PubMed, her gün binlerce yeni makale ile güncellenen biyolojik ve tıp bilimleri hakkındaki en büyük erişime açık veri tabanlarından biridir. Ayrıca PubMed, MEDLINE, yaşam bilimleri dergileri ve çevrimiçi kitaplardan biyomedikal literatür için 30 milyondan fazla alıntı içeriyor. Araştırmacılar, artan sayıda biyomedikal literatürlerinde istedikleri yayınları bulmakta zorlanmaktadırlar. Bu nedenle, araştırmacıların özellikle ilgilendikleri materyalleri bulmalarına yardımcı olan bir öneri sistemi tasarlamak önemlidir. Bu çalışmada PubGate isimli bir PubMed makale öneri sistemi geliştirdik. Öneri sistemimiz, içeriğe dayalı yaklaşımla birlikte daha çok işbirlikçi yaklaşımı kullanan karma bir yaklaşıma dayanmaktadır. İşbirliğine dayalı filtreleme yaklaşımı için, kullanıcılar arasında ilgilendikleri makalelere ve ilgi alanlarına göre anahtar kelimeleri kullanarak benzerlikleri hesaplamak için Jaccard benzerliği özniteliğini kullandık ve benzer ilgi alanlarına sahip kullanıcılara ilgilenebilecekleri makaleleri tavsiye ettik. İşbirlikçi filtreleme, genellikle geçmişi olmayan yeni kullanıcılarla ilgili soğuk başlatma sorunundan muzdariptir. Bu sorunun üstesinden gelmek için, kullanıcılara anahtar kelimeleri temel alarak makaleler önermek için Elasticsearch motorunu entegre ettik. Bu tez, kullanıcılara PubMed makaleleri önermek için hem arama motorunu hem de işbirliği yaklaşımınıs birleştirir.

Pure premium estimation based on generalized linear models

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2021 İstatistik Bilim Dalı
Gama hasar boyutları ile Tweedie bileşik Poisson dağılımı, hayat dışı sigorta fiyatlandırmasında saf prim tahmini için çok popüler bir modeldir. Dağılım varsayımını dikkate alarak, ortalama hasar sıklığını ve ciddiyetini tahmin etmek için genelleştirilmiş doğrusal modelleri (GDM) kullanılır, ardından saf primi tahmin etmek için bu iki model çarpılır. Tweedie dağılımı, üstel dağılım ailesinin bir üyesi olarak bileşik Poisson-Gama dağılımını parametreleştirmeye izin verir, ondan sonra bağımsız değişken için bileşik Poisson-gamma dağılımına sahip bir GDM uydurur. Böylece, Tweedie dağılımı ile, önceden ortalama frekansı ve şiddeti ayrı ayrı tahmin etmeye gerek kalmadan, doğrudan GDM'leri kullanarak ortalama saf primi tahmin etmek mümkündür. Bu tezin amacı, bu iki tahmin yöntemi arasındaki farkları, her birinin avantajını ve dezavantajını karşılaştırarak anlamaktır.

Put yourself in her shoes, it might change your attitudes. manipulating empathy to improve attitudes toward rape victims

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2019 Psikoloji Bilim Dalı
Mağdurun suçlanması ve damgalanması, tecavüz mağdurlarının iyileşme süreci ve psikolojik iyi oluş için önemli bir sorundur. Başkalarının bakış açısını almak, damgalanmış gruplara yönelik tutumları iyileştirmektedir. Bu çalışmada, tecavüz mağdurlarına yönelik tutumlar, Kosova'dan 240 ve Türkiye'den 240 genç yetişkine empati manipülasyonu yapılarak incelenmiştir.Savaş zamanı tecavüz mağdurlarına karşı yönelik tutumlar, Kosova öğrneğindeki gibi çok önemli ve hasas bir sorun olmasına rağmen hala yeterince tartışılmıyor. Katılımcılar, Demografik Bilgi Formu ile beraber düşmanca ve korumacı cinsiyetçiliği ölçmek amacıyla geliştirilen Çelişik Duygulu Cinsiyetçilik Ölçeğini tamamlamışlardır. Ardından, katılımcılar düşük empati (objektif olun.) veya yüksek empati (kendinizi kurbanın yerine koyun.) koşullarına rastgele atanmıştır. Katılımcılar, savaş olmayan (gündüz / gece) ve savaş olan (gündüz / gece) koşulların bulunduğu 4 senaryodan birini okumuşlardır. Duygularını, empati dahil olmak üzere, 12 duygusal durum sıfatının yer aldığı bir listede bildirmişlerdir. Son olarak, Tecavüz Kurbanlarına İlişkin Tutumlar Ölçeğini tamamlamışlardır. Kosovalı katılımcılar, tecavüz kurbanlarına ilişkin tutumlar ölçeğinden Türk katılımcılara göre daha yüksek puan almıştır. Yüksek empati grubundakiler, tecavüz mağdurlarına karşı daha az olumsuz tutum göstermiştir. Ancak, tecavüz kurbanlarına ilişkin tutumlarda, farklı senaryo grupları arasında anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. Sonuçlara göre, yaş ve cinsiyet kontrol edildiğinde, empati ve senaryo grupları anlamlı bir etkileşim etkisi göstermektedir. Beklendiği gibi, düşmanca cinsiyetçilik ve korumacı cinsiyetçilik anlamlı pozitif korelasyon gösterirken, kendinden bildirilen empati, tecavüz kurbanlarına ilişkin tutumlar ile negatif korelasyon göstermiştir.. Kendinden bildirilen empati, düşmanca cinsiyetçilik ve korumacı cinsiyetçilik katılımcıların tecavüz kurbanlarına ilişkin tutumlarında önemli yordayıcılar olarak bulunmuştur. Bu tezin en önemli katkıları (1) savaş tecavüzü tarihine sahip Kosova'dan ve Türkiye'den katılımcılar, (2) savaş senaryoları (3) ve tutumları iyileştirme yolu olarak empati manipülasyonudur. Bu tez, empati odaklı bilinçlendirme programlarının tecavüz mağdurlarına yönelik tutumları geliştirebileceğini göstermektedir. Anahtar Kelimeler: Tecavüz kurbanlarına ilişkin tutumlar, tecavüz mitleri, empati, düşmanca ve korumacı cinsiyetçilik

Putin Dönemi Rusya İran arasındaki askeri ilişkiler

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
İran ve Rusya arasında ideolojik farklılıklara, gerek ilişkilerin tarihi gerekse İran İslam Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bugüne kadar iki ülke arasında ortaya çıkan engellere rağmen son dönemlerde ilişkilerinde dikkat çekici bir yakınlaşma kaydedilmiştir. Vladimir Putin 2000 yılında iktidara geldiğinde, Tahran ile Moskova arasındaki askeri ilişkileri kısıtlayan Gore-Çernomırdin anlaşmasını tek taraflı feshederek iki ülke arasındaki askeri ilişkiler yeniden gelişme sürecine girmiştir. Böylece sonraki dönemler için askeri işbirliği bu iki ülke arasındaki ilişkilerin en önemli alanlarından biri haline gelmiştir. Nitekim 2000'li yılların sonrasındaki dönemlerde askeri işbirliği konusunda Tahran'ın en büyük silah kaynağı olan Moskova ile aralarında çeşitli silahların tedariki söz konusu olmuştur. İran-Rusya askeri ilişkileri İsrail, ABD gibi devletlerin tedirginliğinin artmasına sebep olan başlıca konulardan olmuştur. Öyle ki Tahran ile Moskova arasındaki askeri ilişkiler 21. yüzyıl uluslararası sisteminin en tartışmalı meseleleri arasında yer almaktadır. Bu bağlamda çalışmanın amacı, 2000 yılından sonraki dönemde İran İslam Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu arasındaki askeri ilişkilerini incelemek, tanımlamak ve Moskova ile Tahran arasındaki askeri ilişkilerine etkileyen faktörleri belirtmektir. Bu çerçevede dört bölümden oluşan bu çalışmada ilk bölümde Rusya ve İran'ın dış politikalarını ve ikili arasındaki diplomatik ilişkilerinin seyri incelenmiştir. İkinci bölümde Rusya ve İran'ın askeri yapısı, savunma politikaları, ulusal savunma güçleri ele alınmıştır. Çalışmanın üçüncü bölümü ise Moskova ile Tahran arasındaki askeri ilişkilerin tarihsel arka planının bakıldıktan sonra Putin döneminde nasıl olduğu ve bu ilişkilerin hangi alanları kapsadığına değinilmiştir. Moskova ve Tahran askeri ilişkilerini etkileyen ABD, İsrail, İran Nükleer Çalışmaları ve bazı iç dinamikler gibi faktörlerden ise dördüncü bölümde bahsedilmiştir.

Putin döneminde Rusya'nın Latin Amerika'ya yönelik yumuşak güç politikası

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2020 Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı
1990'lı yıllarda meydana gelen küreselleşme olgusuyla birlikte sorgulanmaya başlayan uluslararası ilişkiler disiplini, yeni kavramlar üretmeye başlamıştır. Bu yeni kavramlar arasında yer alan, Joseph Nye'ın yumuşak gücü çıkar maksimizasyonu konusunda uluslararası arenadaki aktörlere alternatif yöntemler sunmuştur. Kültür, siyasi değerler ve dış politika gibi manevi kaynaklardan beslenen yumuşak güç, birçok devlerin ilgisini çekmiştir. Bu anlamda yumuşak gücü benimseyen devletlerden birisi olan Rusya Federasyonu, başta Avrasya coğrafyası olmak üzere Latin Amerika, Afrika ve bunun benzer diğer bölgelere yönelik bu güç türünü kullanmaya çalışmaktadır. Bu çalışma ana hatlarıyla ülkenin yumuşak güç anlayışını tespit etmeyi ve bu gücün Latin Amerika'daki etkisini ölçmeyi amaçlamaktadır. Bilindiği üzere, SSCB dağılması sonucunda hem sert güç hem de yumuşak güç açısından kayda değer bir mirası elde etmiştir. Buna bağlı olarak, 2000'lere kadarki dönemde etkili kullanılamayan yumuşak güç, Putin'in iktidara gelmesiyle beraber Latin Amerika dahil birçok bölgede aktif hale gelmiştir.

Pürüzlü parçalı stokastik oynaklık (PPSO) yaklaşımı ile finansal zaman serilerinin hafıza yapısının analizi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Finansal İktisat ve Bankacılık Bilim Dalı
Zaman boyutlu oynaklık verilerinin hesaplanmasında, genel olarak rassal yürüyüşe dayalı yaklaşımdan hareket edilir. Ancak bu yaklaşım varyansın pürüzsüz olduğu varsayımına dayalıdır. Pürüzlülük oynaklığın içsel bir özelliği olduğu ve gürültü tahminlerinin etkisini ifade etmesi açısından bir olgu olarak incelenmesi gerekliliği ortaya çıkmıştır. Genel olarak, tarihsel dalgalanmayı dikkate alan risk yönetim araçlarının oynaklıktaki pürüzlülük nedeni ile optimal korunma oranının hesaplanmasında sapmalı sonuçlar verdiği görülmüştür. Finansal oynaklık modelleri martingal, yarı-martingal süreçler ve Brown hareketlerine dayalı olarak, finans literatüründe önemli hale gelmiştir. Bu yaklaşımlarda sıra ile uzun dönemli bağımlılık, hafıza ve stokastik süreçler dikkate alınarak analizler geliştirilmiştir. Tahmin aşamasında Gauss ve Log-normal olasılık yoğunluk fonksiyonlarına dayalı tahminciler kullanılmıştır. Literatürde son yıllarda geliştirilen oynaklık yaklaşımları pürüzlülüğü dikkate almaktadır. Bu çerçevede, pürüzlülüğün olduğu durumda hafıza yapısının da nasıl oluştuğu veya hangi tur bilgileri taşıdığı da test edilmiş olmaktadır. Bu çalışmada, RFSV modeli kullanarak, KOSPI endeksinin hafıza yapısı test edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Uzun Dönem Bağımlılık, Yapısal Kırılma, Aykırı gözlemler, Sahte Uzun Hafıza, RFSV, FSV, fBm.

Pyrenophora teres F. Maculata'nın patotiplerinin belirlenmesine yönelik farklı bir ayırıcı setin kullanımı

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Diğer
Pyrenophora teres f. maculata arpa ağ benek hastalığının nokta formuna sebep olan bir hastalık etmenidir. Etmenin patotiplerinin ayırılması çalışmalarında kullanılmak üzere 22 uluslararası çeşit ve genotip ve Bülbül 89 Türk çeşidinden oluşan ayırıcı set Türkiye'nın değişik bölgelerinden toplanmış 45 adet Pyrenophora teres f. maculata izolatına karşı ırk ayırıcı özellikleri bakımından incelenmiştir. 45 izolattan 19 patotip belirlenmiştir. Kullanılan ırk ayırıcı setin Pyrenophora teres f. maculata'nın patotiplerini ayırmada kullanılabileceği sonucuna varılmıştır.

Qaisar nehir havzası tarım alanlarında su bütçesinin ve bitki deseninin incelenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2016 Diğer
Afgan tarım sektörünün karşı karşıya olduğu sorunlar oldukça köklüdür ve kolayca çözülebilir halde değildir. Afganistan tarım sektörü son otuz yıldır temel olarak üç farklı neden nedeniyle sorunlarla yüz yüzedir. Bunlar; yıkıcı iç savaş, Taliban kuralları ve kuraklıktır. Bu etkiler gıda güvenliği, tarım ve tarım dışı sektörler için mali destek yokluğu, uygun sulama eksikliği, altyapı eksikliği ve diğer ilişkili konular olarak ortaya çıkmaktadır. Çalışmada, Qaisar Ovası ve Qaisar Nehri seçilmiştir. Ovanın bitki deseni içinde Bitki Su Tüketimi belirlenmiştir. Bitki Su Tüketimi, aylık Sulama Modülü haline getirilerek Qaisar Nehri değerleri ile karşılaştırılmıştır. Sonuç olarak, ovanın tümünün ekilmesi durumunda Qaisar Nehri debisi yetersiz kalmaktadır. Nehrin debisinin yeterli olması senaryosuna göre yıllık gelir 331079679.71 Dolar olmaktadır.

Qarasuvbazar: A Crimean city at the edge of two empires (1750s-1900s)

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2022 Uluslararası Osmanlı Çalışmaları Bilim Dalı
Kırım Hanlığı'nın varlığı boyunca, Karasuv (Karasuvbazar olarak da bilinir) önemli bir ekonomik ve ticari merkezdi. Hanlığın ikinci önemli şahsiyeti olan kalga sultanının kontrolündeydi. Ayrıca Karasuvbazar, Kırım'ın en güçlü ve etkili ailelerden biri olan Şirinler'in merkezlerden sayılırdı. Karasuv, Kırım Hanlığı döneminin en gelişen ve gelecek vaat eden şehirlerinden biriydi. 1783 Rus ilhakından sonra hanlığın geçirdiği değişiklikler, şehrin mikro örneğinde görülebilir. Bu çalışma, Karasuv'un kurulduğu andan itibaren tarihini, gelişimini ve Kırım tarihi açısından önemini ve devletlerarası ilişkilerdeki rolünü incelemektedir.

Qr code-based encryption and decryption of triangular geometry problems

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2019 Diğer
Bu çalışma, üçgen geometri problemleri için QR kod tabanlı şifreleme ve şifre çözme sisteminin tasarımına ve uygulanmasına odaklanmaktadır. Şifreleme aşaması, biçimsel bir dilde üçgen sorunları tanımlamak için bağlamsız bir gramer geliştirilmesi ile başlar. Üçgen açıklamaları daha sonra geleneksel bir şifreleme algoritması kullanılarak şifrelenir ve son olarak karşılık gelen QR kodu üretilir. Şifre çözme aşamasında, QR kodunun şifresi çözülür ve ilgili sorunu grafik olarak analiz etmek ve göstermek için JavaCC aracı tarafından otomatik olarak üretilen bir çözümleyici kullanılır. Geliştirilen sistem, QR kod okuyucu benzeri bir araç sağlar ve matematiksel sorunları çeşitli aygıtlarda kolayca görüntüleyebilmek için zarif bir yol sunar. Böyle bir araçla, sınavın bütün soruları QR kodunda kodlanabilir ve daha küçük boyutlarda saklanabilir. Bu, sınavların güvenliğini önemli ölçüde artıracak ve özellikle mobil cihazlarda iletilebilecek soru verilerini boyut olarak azaltacaktır

Quality of service for IETF 6TiSH protocol

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2018 Bilgisayar Mühendisliği Bilim Dalı
Nesnelerin İnterneti günümüzün popüler araştırma konularından biridir. Bu teknolojinin internet omurgası üzerine bindireceği ekstra veri trafiğinin oluşturacağı zorlukları ortadan kaldırmaya yönelik olarak yeni protokol geliştirilmesinden kenar hesaplamaya (Fog-Edge Computing) kadar birçok alanda araştırmalar yürütülmektedir. Internet Engineering Task Force (IETF) 6TiSCH protokolü, düşük güçlü kablosuz aygıtların Nesnelerin İnternetinde kullanılması ile birlikte ortaya çıkan problemlerin bir çoğunu ortadan kaldırmayı hedefleyen bir protokoldür. Bu tezde, literatürde daha önce uygulanmış üç servis kalitesi (Quality of Service - QoS) mekanizmasını 6TiSCH protokolü için uygulayarak bu mekanizmaların performansı irdelenmiştir. Bu çalışmadaki servis kalitesi mekanizmaları tarafımızdan Contiki işletim sistemi için geliştirilen 6TiSCH protokol yığınına entegre edilerek test edilmiştir.

R1234YF ve R134A soğutucu akışkanlı taşıt iklimlendirme ve ısı pompası sisteminin karşılaştırmalı deneysel enerji ve ekserji analizi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2016 Diğer
Bu çalışmada, R1234yf ve R134a soğutucu akışkanlı taşıt iklimlendirme ve ısı pompası sisteminin enerji ve ekserji performans parametrelerinin karşılaştırılması, klima ve ısı pompası modlarında sürekli rejimde çalışma durumları için yapılmıştır. Bu amaçla; R134a tipi iklimlendirme sisteminin bileşenlerinden laboratuvar amaçlı deneysel bir sistem kurulmuş ve mekanik ölçüm cihazlarıyla donatılmıştır. Deneysel sistemin klima modunda, her iki akışkan için dört farklı kompresör devrinde testler gerçekleştirilmiştir. Buharlaştırıcı ve yoğuşturucu girişlerindeki hava akımlarının sıcaklıkları ise Tiçünite,hg=30°C ve Tdışünite,hg=30°C (Set1); Tiçünite,hg=35°C ve Tdışünite,hg=35°C (Set2); Tiçünite,hg=40°C ve Tdışünite,hg=40°C (Set3) olacak şekilde değiştirilmiştir. Sisteminin ısı pompası modunda çalıştırılması durumunda ise beş farklı kompresör devrinde testler gerçekleştirilmiştir. Bu modda yoğuşturucu ve buharlaştırıcı girişindeki hava akımı sıcaklıkları, Tiçünite,hg=5°C ve Tdışünite,hg=5°C (Set4); Tiçünite,hg=10°C ve Tdışünite,hg=10°C (Set5); Tiçünite,hg=15°C ve Tdışünite,hg=15°C (Set6) değerlerinde tutulmuştur. Deney sonuçları kullanılarak sisteme uygulanan enerji ve ekserji analizlerine göre, R1234yf kullanan iklimlendirme ve ısı pompası sistemlerinin performansları, R134a'ya kıyasla hafifçe düşük ancak makul ve karşılaştırılabilir olduğu belirlenmiştir. R1234yf'lı iklimlendirme sisteminin R134a'lı sisteme göre Set1, Set2 ve Set3 şartlarında sırasıyla %3,5–5,3, %4,9–7,7 ve %5,2–7,0 daha düşük soğutma kapasitesi; %10,4–21,4, %8,0–17,9 ve %6,0–11,0 daha düşük soğutma tesir katsayısı; ortalama olarak %13,16, 7,23, 2,15 daha yüksek toplam yok edilen ekserji ile sonuçlandığı belirlenmiştir. R1234yf'lı ısı pompası sisteminin R134a'lı sisteme göre Set4, Set5 ve Set6 şartlarında sırasıyla: %14,8–24,9, %10,2–20,9 ve %13,1–17,5 daha düşük ısıtma kapasitesi; ortalama olarak %2,9, 2,7 ve 2,0 daha düşük ısıtma tesir katsayısı; %8,5–18,33, 3,4–23,18 ve 8,24–23,0 daha düşük toplam yok edilen ekserji değerleri verdiği belirlenmiştir.

Radio frequency energy harvesting method to supply wireless sensors

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2018 Diğer
Akıllı kontrol sistemleri güç tüketimindeki son gelişmelerden olan Kablosuz Algılayıcı Ağları ve Nesnelerin İnternetinden yararlanmaktadırlar. Aküler, bu sistemlerin otonom hale getirilerek geliştirilmesini sağlamaktadırlar. Bununla birlikte bu besleme yöntemi modern uygulamalar için uygun olmamaktadır. Bu sensörleri beslemek için çevrelerinde mevcut olan termal enerjiyi, mekanik titreşimleri, ışık dalgalarını veya radyo frekanslarını kullanmak alternatif bir çözüm olmaktadır. Bu tez, özellikle Radyo Frekanslarının dalgalarını kullanarak, enerjide otonom bir sensör ağı oluşturmayı amaçlayan yenilikçi çözümlerin geliştirilmesine katkıda bulunmayı önermektedir. Sensörler, gelen güç yoğunluklarının hâkim olmadığı ve genellikle düşük olduğu bir ortama yerleştirilmektedirler. İlk olarak, mekanik, termal, kimyasal, ışık dalgası enerjisi ve Radyo Frekansı gibi farklı enerji toplama teknikleri ve kaynakları incelenmiştir. Bu çalışma, Radyo Frekansı dalgalarının enerji hasat sistemlerini diğer çalışmalarda yapılan sistemlere göre konumlandırmayı mümkün kılmıştır. Geniş bir frekans bandında enerji toplamanın yararını gösterdikten sonra, kentsel ortamda ve kırsal alanda mevcut olan RF güç yoğunluğunun değerlendirilmesi üzerinde istatistiksel bir çalışma yapılmıştır. Sensörün ortamı, seçilen mimarinin enerji depolama hücresinin eklenmesi veya bir dc-dc dönüştürücünün kullanılması gibi seçimlerini içerir. Çeşitli çok bantlı RF hasat sistemleri, çeşitli frekans bandında enerji hasat edebilecek kapasitede tasarlanmıştır. Ayrıca bu koşullar altında, birden fazla RF kaynağı mevcut olduğunda, sistem geniş bir frekans bandı üzerinden çalışacak şekilde tasarlandığında hasat edilen enerji miktarı arttırılabilir.

Radyoiyot sintigrafilerinde foton saçılması, ölü zaman ve parsiyel hacim etkisi düzeltilmelerinin lezyon ve tükürük bezi dozlarına etkisinin incelenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2020 Diğer
Amaç: 131I tedavisinden sonra tükürük bezleri ve tiroid bakiye dokusu ve uzak metastazlardaki absorbe radyasyon dozlarını hesaplamaktır. Materyal ve Metod: İçinde çok sayıda kürler olan bir vücut fantomuna 53,6 mCi (1983.2 MBq) 131I konuldu ve 20 SPECT/BT çekimi yapıldı. Hacimleri 26.51,11.49, 5.57, 2.57, 0.52 cm3 olan kürelerin geri kazanım katsayıları hesaplandı. Saçılma düzeltmeleri için saçılma düzeltmesi yapıldı. Daha sonra 31 hastaya ( 73±16 kg, 46±17 yaş) ortalama 137 ± 52 mCi (5069±1924 MBq)131I verildikten sonraki 24 ve 168. saat görüntüleri üzerinden tükürük bezi ve akciğerlerini de içeren taramalar yapıldı. BT görüntüleri esas alınarak %30 izokontur ile tiroid bakiye dokusu ve uzak metastazlar üzerinden ROI'ler çizildi. IDAC-Dose 2.1 programı kullanılarak tükürük bezi, tiroid bakiye dokusu ve lezyonlar birim yoğunluklu küre modeline göre absorbe dozlar hesaplandı. Bulgular: Tek bir parotis (n=31) ve submandibular tükürük bezi için (n=25) ortalama rezidans zamanları 8.6±11.2 ve 3.1±2.2 dakika bulundu. Tiroid bakiye dokusu için ortalama rezidans zamanı 3.52±4.54 saat bulundu. Paratis ortalama absorbe dozu 0.46 ± 0.47 Gy/GBq, submandibular bez absorbe dozu 0.16 ± 0.10 Gy/GBq bulundu. Ortama tükürük dozu (n=25) 0.61 ± 0.48 Gy/GBq ve tiroid bakiye dokusu için (n=22) 78 ± 108 Gy/GBq.- bulundu. Tartışma: Yüksek miktarda 131I aktivitelerinin verilmesinden sonra iki boyutlu sintigrafilerin kullanıldığı görüntüleme tabanlı dozimetriler esas alındığında hesaplanan tükürük bezi dozlarına eşittir. Anahtar kelimeler: İyot tedavisi, Tükürük bezi, SPECT/BT, Radyasyon dozu, Dozimetri