Thesis Search




SEARCH RESULTS

Rus ve Türk hukukunda sürastarya süresi ve sürastarya ücreti

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2016 Özel Hukuk Bilim Dalı
Sürastarya hukuki kurum olarak navlun sözleşmelerinde düzenlenen bir şartttır. Sürastarya veya demoraj olarak adlandırılan bu kurum deniz ticaretinde yükleme veya boşaltma faaliyetlerinin geciktirilmesinden dolayı taraflara verilen bir ek bekleme süresidir. Bu ek bekleme süresine sürastarya süresi denir. Bunun karşılığında taşıyana sürastarya ücreti ödenir. Bu çalışmada sürastarya süresi ve sürastarya ü?reti, Rus ve Türk hukuku açısından karşılaştırmalı olarak in?elenmiştir. Sürastarya kurumunun hukuki niteliğine ilişkin birkaç ileri sürülen görüşler araştırılmıştır. Çalışmanın devamında sürastarya süresinin başlangı?ı, işlemesi, sona ermesine ilişkin düzenlemeler incelenmiştir. Ayrı?a sürastarya ü?reti ile ilgili düzenlemelerinde sürastarya ü?retinin tarafları, mua??eliyeti ve hapis hakkı konuları da yer almıştır. Anahtar kelimeler: Sürastarya Kurumu, Sürastrya Süresi, Sürastarya Ü?reti, Demoraj

Rus, Çin ve Türk hukuku bakımından doğrudan yatırımlardan doğan uyuşmazlıkların çözümü

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2020 Özel Hukuk Bilim Dalı
Günümüzde ev sahibi ülkede bulunan yabancı yatırımların korunmasına ilişkin asgari standartlar (milli muamele, en çok gözetilen ulus kaydı, sermaye transferi, kamulaştırma-ya karşı koruyucu hükümler ve uyuşmazlık çözüm yolları) oluşmuş durumdadır. Yabancı yatırımlara ilişkin asgari standartların içeriği ve uygulama alanı ülkeden ülkeye farklılık arz etmekle birlikte bahse konu standartların amacı müşterektir. Bu anlamda yabancı yatırımlara ilişkin asgari standartların getirilmesindeki amaç, ev sahibi ülkede tutarlı, ön-görülebilir, şeffaf ve eşit koşullar sağlayan yatırım ortamı oluşturma arzusudur. Tez çalışmasının amacı çerçevesinde; Rusya, Çin ve Türkiye yatırım mevzuatında doğrudan yabancı yatırımların korunmasına ilişkin temel hükümlerinin uluslararası stan-dartlarla uyumlu olup olmadığını değerlendirilmesiyle birlikte, bahse konu ülkelerin mil-letlerarası tahkime rıza göstermesi bakımından kapsam ve farklılıkların ortaya konulma-sıdır.

Rusça kaynaklarda birinci dünya savaşı Rusya Türkiye ilişkileri

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2020 Diğer
Çalışmada, Birinci Dünya Savaşı Rusya Türkiye ilişkilerinin Rusça kaynaklardan yeniden araştırılması ve incelenmesi etkinliği bağlamına yeni bir yaklaşım getirilmeye çalışılmıştır. Yaklaşımın şekillenmesinde birincil kaynak olarak Rusça vakayinameler ve yayınlanmış eserler kullanılmıştır. Çalışma, Birinci Dünya Savaşı dönemi Rusya Türkiye ilişkilerini, daha detaylı adıyla Kafkasya Cephesini incelemeye tabi tutmuştur. Kafkasya Cephesi`ndeki karşılıklı çatışmanın yanı sıra politik faaliyetler, gizli ve gerçekleşemeyen planlar, devrimlerle birlikte, savaş dönemi ekonomik hayatın incelenmesi de teze dahil edilmiştir. Çalışmada, farklı yaklaşımların bir arada eleştirel ve nitel kullanılmasına özen gösterilmiştir. Kaynaklar ve belgeler bağlamında dönemin sosyolojik analizi yapılarak onların siyasi olaylarla sentezi sabitlenmiştir. Tarihsel olayların açıklanmasında, birincil elden kaynakların önemi gerekli olduğundan çalışmada arşiv belgeleri ve hatıratlara yer verilmiştir. Sosyal ve ekonomik durum ile devrimi anlatan kısımlarda, konuya problematik yanaşılmaya özen gösterilmiştir. Konuya geniş perspektiften bakıldığında anlaşılmaktadır ki, Birinci Dünya Savaşı`yla küresel sistemlerin temelleri atılmaya başlamış, askeri alanda teknik ilerlemeler ve siyasal beklentiler üst seviyeye ulaşmış, ittifaklar ve bloklaşmalar ortaya çıkmıştır. Birinci Dünya Savaşı`nın hem öncesinde hem de sonrasında devletlerarası savaş düzleminde karşılıklı mukadeleler yaşanmıştır. Lakin bu savaş, birçok özelliği ile diğerlerinden seçilmektedir. Öncelikle, ilk topyekûn savaş olan Birinci Dünya Savaşı büyük imparatorlukların yıkımına, sistemlerin devrimine, yeni devletlerin oluşumuna, cumhuriyetlerin kuruluşuna, savaş teknolojilerinin değişimine, sosyolojik yapının yeniden kurgulanmasına ve yeni dünya düzenine ortam oluşturmuştur. Dünya tarihini, öncesi ve sonrası diye bilecek şekilde değiştiren Birinci Dünya Savaşı, tarihin eski sayfalarında kendine koyu harflerle yer etmiştir.

Rusça Kur'an çevirilerine karşılaştırmalı bir bakış

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2015 Tefsir Bilim Dalı
Kur'an-ı Kerim, Müslümanlara göre tüm insanlara gönderilmiş en son ilâhî mesajdır. Bu sebeple Kur'an-ı Kerim'in muhatabı sadece Araplar olmadığı gibi, yalnızca bir dönemin insanları da değildir; onun muhatabı bütün zamanlardaki ve mekânlardaki bütün insanlardır. İşte bunun için Kur'an-ı Kerim o insanların diline çevrilmesi gerektiği düşüncesindeyiz. Çalışmamızda, tercüme kelimesini ele aldık, kelimenin yapısı, sözlük ve ıstılah manalarını vererek, tercümeye yakın kelimelerle konuyu anlatmaya çalıştık. Kur'an'ın belli başlı dillerdeki çalışmaları özetleyerek, Rusya'da ilk dönemden günümüze kadar Rus Oryantalizm tarihinin gelişim sürecini ele alarak bu dönemlerde yapılan Kur'an çalışmalarını erişebildiğimiz kadarıyla tespit ettik ve onların üzerinde durarak, Kur'an-ı Kerim hakkındaki temel görüş ve yaklaşımlarını ortaya koymaya çalıştık. Daha sonra Rusça'ya yapılmış Kur'an çevirilerinde dini Terimler ve İsimler ile ilgili hataları Rusça Kur'an meallerini karşılaştırarak belli başlıklar altında örnekler vermeye çalıştık. Rusça Kur'an tercümelerindeki hataların en önemli sebeplerinden biri mütercimler Gayr-ı Müslim olduğundan, kendi dinlerini üstün, İslâm'ı da basit bir din olarak göstermekten kaynaklanmıştır. Bazı mütercimler de kendi anadillerini, dilbilgisi kurallar çerçevesinde doğru olarak kullanamadıklarından, çarpık cümleler, karışık ve anlaşılmaz ibareler ortaya koyup, kelime hataları, cümle düşüklüğü, zaman uyuşmazlığı gibi, bu tür tercümelerde sık sık görülen hatalar olmuştur. Kur'an tercümelerini doğrudan Arapça kaynaktan değil de başka dillerdeki Kur'an çevirilerinden yapmaları da önemli hata sebebi olmuştur. Esas alınan tercümede yapılmış olan hataları aynen tekrar ettikleri gibi yeni hatalara da yol açmışlardır.

Rusçada görünüş ve Türkçede veriliş biçimleri

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2016 Diğer
Bu çalışmanın konusunu Rusçadaki tamamlanmış ve tamamlanmamış görünüşlü fiiller ve Türkçedeki veriliş biçimleri oluşturmaktadır. Fiil görünüşü ulamı farklı dillerde farklı şekillerde karşımıza çıkar. Rusçada tamamlanmışlık ve tamamlanmamışlık anlamları fiillerin tabanlarında mevcuttur. Türkçede ise görünüş ulamı, zaman ve kiplik ulamları ile iç içe geçmiş durumdadır. Zaman ve kip ekleri olarak bilinen biçimbirimler hem görünüş hem de zaman ve kiplik anlamlarını ifade eder. İki dil arasındaki farklılıklar, ana dilleri Rusça olan öğrenicilere yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde bazı güçlüklere yol açabilmektedir. Çalışma kapsamında, ilk olarak, konu ile ilgili alanyazın taraması yapılmıştır. Türkçe, Rusça ve İngilizce kaynaklardan yararlanarak görünüş ulamı ile ilgili kavramlar betimlenmiş, Rusçada ve Türkçede görünüş ulamının nasıl anlaşıldığı ve nasıl ifade edildiği ele alınmıştır. Sonra paralel metinler üzerinde Rusçadaki tamamlanmış ve tamamlanmamış görünüşlü fiillerin Türkçedeki karşılıkları incelenmiştir. Elde edilen sonuçlar yorumlanmış ve yabancı dil olarak Türkçe öğretimi açısından değerlendirilmiştir.

Rusya Federasyonu dış politikasında diasporanın araçsallaştırılması: Estonya örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Diğer
Bu tez, Rusya Federasyonu'nun diaspora politikasına odaklanmaktadır. Bu politikaların hedef kitlesi eski Sovyet ülkelerindeki etnik Ruslar ve Rusça konuşan nüfustur. Bu çalışma, Rus diaspora politikalarının tüm eski Sovyet ülkelerinde aynı şekilde yürütülmediğini iddia etmektedir. Rus soydaşlık politikası, eski Sovyet coğrafyasında Rusya liderliğindeki entegrasyon projelerine katılmaya gönülsüz olan, yakın çevredeki ülkeleri hedef almaktadır. Bu ülkelerin başında Baltık ülkeleri, Ukrayna, Moldova ve Gürcistan gelmektedir. Bu tez özellikle Estonya'ya odaklanarak diasporanın Rusya Federasyonu'nun eski Sovyet ülkelerine karşı gittikçe sertleşen politikalarında bir dış politika aracı vazifesi gördüğünü savunmaktadır. Bu tez ilk olarak Rus diasporasının Rus dış politika literatüründeki yerini ve anlamını ele almaktadır. Çalışmanın bir sonraki kısmında teorik çerçeveyi oluşturan sosyal inşacı perspektif tartışılmakta, ulusal kimlik , Rusya ve Baltık ülkeleri arasındaki sorunlu ilişkilerin tanımlanmasında yararlı bir kavram olarak özellikle vurgulanmaktadır. Bu çalışmada Rus diaspora politikaları Boris Yeltsin dönemi ve Vladimir Putin dönemi olmak üzere iki kronolojik kısımda ele alınmaktadır. Rus diasporası kavramının Rusya'da 1990'lı yılların başlarında entelektüel bir tartışma olarak ortaya çıkışı incelendikten sonra diaspora siyasetinin Putin dönemi Rus dış politikasının şekillenmesi ve eski Sovyet coğrafyasında Rus yumuşak güç politikaları üzerindeki rolü değerlendirilmektedir. Böylelikle bu çalışma Rus diasporasının Soğuk Savaş sonrası Rus dış politikası için araçsallaştırıldığını iddia ederken, yakın dönem tarihinin, özellikle de II. Dünya Savaşı mirasının Baltık devletleri ve Rus milli kimliğinin şekillenmesindeki mühim rolünü vurgulamaktadır.

Rusya Federasyonu dış politikasının savunmacı realizm açısından incelenmesi: Rus askeri üslerinin jeostratejik ve jeopolitik işlevi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2020 Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı
SSCB'nin dağılması ile birlikte toprak alanın küçülmesi, nüfusun azalması ve önemli askeri ve ekonomik altyapıların toprak dışında kalması nedeniyle eskisine nazaran zayıf kalan ve uluslar arası alanda büyük güç statüsünü kaybeden Rusya önemli iç problemlerin yanı sıra dış politikada yönünü belirlemede de zorlanmıştır. Yeltsin döneminde Batı'ya yönelik olan dış politika Putin'in iktidara gelmesi ile birlikte geliştirilen dış politika konseptileri nezdinde arka bahçesi sayılan Orta Asya ve Orta Doğu bölgesindeki Suriye gibi SSCB dönemindeki eski müttefiklerine doğru yönelmiştir. Bu çalışmada Rus dış politikasının askeri yönü ve yurt dışında bulundurduğu askeri üsleri savunmacı realizm açısından incelenerek Rusya'nın bu askeri üslerinin sadece savunmacılıkta kalıp kalmadığı sorgulanmıştır. Çalışmada Rus askeri üslerinin savunmacılığın yanı sıra tarihsel bağı olan ve arka bahçesi sayılan Orta Asya topraklarında ve eski müttefiki olan Suriye aracılığıyla Orta Doğu'da nüfuz alanını elde etme ve bu bölgelerdeki varlığını koruma olduğu sonucuna varılmıştır. Rusya bu topraklarda bulunan askeri üsleri sayesinde hem savunma gücünü arttırmış hem de yurt dışındaki varlığını temsil ederek uluslararası alanda prestijini yükseltmektedir.

Rusya Federasyonu'nda azınlık hakları koruması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2021 Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı
Rusya Federasyonu coğrafi bakımdan dünyanın en geniş ülkesidir. Bu çalışma uluslararası hukuk perspektifinden Rusya Federasyonunun azınlık hakları koruma rejimini inceleme amacı taşımaktadır. Rusya Federasyonunda etnisite, dil, din ve mezhep bakımından çoğunluk oluşturanlardan farklılaşan 30 milyonun üzerinde azınlık yaşamaktadır. Rusya Federasyonunun azınlıklara yönelik resmi politikası, bir yandan Çarlık idaresi ve SSCB dönemi mirası özellikleri taşımaktadır. İkinci olarak, Rusya Federasyonunun ulusal mevzuatında azınlık haklarına ilişkin bağlayıcı kurallar vardır. Rusya'nın 1990'ların ikinci yarısında Avrupa Konseyi'ne üye olması, insan hakları ve azınlık hakları bakımından yeni yükümlülükler altına girmesine neden olmuştur. Bu çalışmada, Rusya'nın Avrupa Konseyi Ulusal Azınlıkların Korunması Çerçeve Sözleşmesine taraf olmasının ardından, insan hakları ve azınlık hakları bakımından Batılaşması perspektifinden hareket edildiği varsayımı ile azınlık hakları koruması alanında kaydedilen gelişmeler incelenmiştir. Çalışmanın bağımlı değişkenleri ülkede yaşayan azınlıklar, Rusya'nın insan hakları ve azınlıklara ilişkin ulusal mevzuatı, bağımsız değişken ise azınlık hakları konusunda Avrupa Konseyi sözleşmelerine taraf olmaktan kaynaklanan yükümlülükleridir. Nitel yöntemler kullanılan araştırmanın bulguları şu şekildedir: Rusya Federasyonu, 1996 yılında Avrupa Konseyi üyeliğinin ardından temel hak ve özgürlüklerle azınlık haklarının korunması bakımından Avrupalılaşma yoluna girmiş ve Avrupa Konseyi sözleşmelerine taraf olmuştur. Bununla birlikte Putin yönetimi ile birlikte Rusya'nın oryantal özelliklerinin baskın hale gelmesi ve otoriter eğilimlerinin öne çıkması, azınlık hakları koruması alanında ilerleme sağlanmasını engellemiştir. Günümüzde Rusya Federasyonunda azınlıklara karşı ortaya konulan uygulama ayrımcılık, dışlama genel insan haklarındaki negatif durumun bir yansıması olarak ele alınmalıdır. İlave olarak Rusya Federasyonunda azınlıkların farklılıklarını yaşama, siyasal katılma, kültür ve dillerini koruma, siyasal sistemde temsil edilme gibi hakları, kimi alanlarda uyumlu olmakla birlikte, genelde Avrupa Konseyi Ulusal Azınlıkların Korunması Sözleşmesi ile çelişmektedir. Sözleşme kapsamında azınlık hakları denetimi yapan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin azınlık hakları raporları da esasen bu durumu tespit etmektedir.

Rusya Federasyonu'nda İslam Hukuku alanında yapılan akademik çalışmalar

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2017 İslam Hukuku Bilim Dalı
Rusya Federasyonu'nda İslam Hukuku Alanında Yapılan Akademik Çalışmalar Rusya Federasyonu milyonlarca Müslümanın yaşadığı bir ülkedir. Dolaysıyla sosyolojik ve entelektüel saiklerle Müslüman ve oryantalist akademisyen ve araştırmacılar İslam ve hukuku ile ilgili birçok çalışma yapmışlardır. Bu çalışmamızda, İslam Hukuku ile ilgili akademik tezler, makaleler ve sempozyum bildirilerinden oluşan bilimsel çalışmaları tespit etmeye çalıştık. Bizzat kendilerine ulaşabildiklerimizi kısaca tanıtarak içerikleri, özellikleri, türleri vb. açılardan tanıtmaya çalıştık. Yalnız bilgilerine ulaşabildiklerimizi, çalışmanın ismi, müellifi, yayınlandığı dergi ile yayım yer ve tarihi gibi bibliyografik bilgi vermekle yetindik. Araştırmamızda ulaştığımız sonuçlardan biri şu ki, İslam Hukukunun değişik konularında olmak üzere çok sayıda bilimsel çalışma yapılmıştır. Bunların çoğunluğu üniversiteler bünyesinde olmak üzeretoplam 31 adet tez, 220 makale ve 24 sempozyum bildiresinden ibarettir. Anahtar sözcükler:İslam Hukuku, Tezler, Makaleler, Sempozyum bildirisi

Rusya Federasyonu'nun Suriye politikasının bölgesel ve küresel güç dengelerine etkisi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2018 Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı
30 Eylül 2015 tarihinde Rusya Suriye'de askeri operasyona başlamıştır. Operasyonun başlangıcından bu yana ana siyasi sonucu şüphesiz Beşar Esad rejiminin iktidarda kalmasını sağlamaktır. Rusya'nın Suriye'de gerçekleştirdiği askeri operasyon neticesinde Moskova, Orta Doğu'daki gelişmeleri ciddi ve kalıcı bir şekilde etkileyen ülkeler arasına girmiştir. Suriye krizine doğrudan katılmasıyla Rusya, Ortadoğu bölgesinde aktif bir aktör olarak davranmaya başlamış; İran ile ilişkileri geliştirmiş ve Sovyetler zamanında bile elde edemediği Suriye'de deniz ve hava üsleri kurabilmiştir. Aynı zamanda Moskova Türkiye'yi Astana sürecine dahil ederek, S-400 almaya ikna etmiştir. Şu anda bölgede ve dünyada ABD etkisine meydan okuyabilecek büyük güçler yalnızca Rusya ve Çin'dir. 2014 yılında Rusya'nın Kırım'ı ilhak etmesi, yeni bir Rus yayılmacılığı hakkındaki endişeleri arttırmıştır. Rusya'nın Suriye krizine doğrudan askeri müdahalesi, yalnızca Orta Doğu'da değil aynı zamanda küresel siyasette de belirleyici bir güç olma niyetinin göstergesidir. Rusya'nın söz konusu davranışı anarşik bir dünyada sürpriz değildir ve yalnızca Rus liderlerin kişisel özelliklerine indirgenerek açıklanamaz. Bu bağlamda küresel hegemonyası konusunda sıkıntı yaşayan ABD 2000'lerde Rusya'ya karşı bazı alanlarda hoşgörülü davransa da, artık Rusya'nın eşit ortak olma taleplerine sert tepki vererek çok kutuplu düzen arayışına karşı çıkmaya başlamıştır.

Rusya-Çin ilişkileri bağlamında Çinli göçmenler

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Bu tez Rusya'daki Çinli göçmenlerin durumunu geçmişten günümüze kadar ele almaktadır. Tez kapsamında, Rusya-Çin ilişkileri ve Çinli göçmenlerin Rusya'ya göç etmelerinin nedenleri, Rus hükümetin izlediği göç politikası, ikili ilişkilerin göç üzerinde oluşturan etkisi, kurulan stratejik ortaklık ve göç durumunu stabilize edebilecek çözümler araştırılmıştır. Birinci Bölüm'de SSCB-Çin ilişkilerinde ve Sovyet ulusal politikası bağlamındaki Çinli göçmenlerin durumları incelenmiştir. İkinci Bölüm altında Çinli göçmenlerin Rus Uzakdoğusu'na göç etmelerinin sebepleri, faaliyet türleri ve etnik topluluklarının ana yönleri, aynı zamanda Rusya'nın izlediği göç politikası ve oluşan göçmen sorunlarına ilişkin çalışmalar yer almaktadır. Üçüncü Bölüm'de ise göç sürecinin yönetimi açısından Rusya- Çin sınır bölgesinde işbirliğinin gelişimi konusu ele alınmıştır. Anahtar Kelimeler: Sovyet- Çin ilişkileri, Rusya-Çin ilişkileri, Rus Uzakdoğu, Çinli göçmenler, Rus-Çin işbirliği.

Rusya'da din psikolojisi çalışmalarında ben ötesi yaklaşım

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2012 Din Psikolojisi Bilim Dalı
Tranpersonel psikoloji çalışmalarının doğmasına yol açan ilk öncüller aynı zamanda psikoloji biliminin de öncüleridirler; William James, Sigmund Freud, Otto Rank, Carl Jung, Abraham Maslow, ve Roberto Assagioli. Transpersonel terimi ilk olarak William James'in 1905-1906 yılında Harvard Üniversitesinde vereceği dönem dersleri için tuttuğu notlarda geçmektedir. Psikoloji okulunun doğuşunda en önemli etkenlerden biri Abraham Maslow'un 1960'ların hümanistik hareketinden doğan eserleri ve insanın doruk deneyimlerine ilişkin yaklaşımlarıdır. Terim daha sonra hümanist hareketin içindeki farklı bir psikoloji okulunu ayırt edici bir terim haline gelmiştir.Prof. Dr. R. L. Livşiz'in fikrine göre, Transpersonal psikoloji bir bilim olarak görülmemektedir. Kognitiv psikolog Albert Ellis transpersonal psikolojinin dinle ilişkisini eleştirir. Prof. Dr. B. S. Bratus (Rusya Eğitim Akademi'sinin üyelerinden) fikrine göre (The changed consciousness) ile insan kendi sağliğına büyük zarar verebilir. Dr. A. F. Bondarenko(Ukrayna Eğitim Akademi'sinin üyelerinden) Ben Ötesi Yaklaşım'ın mistik olaylara yakın olduğunu düşünmekte ve hallüsinasyonlara eleştirici olmayan bakışı bir eksiklik olarak görmektedir. Allan B. Chinen(professor of Californian University): bu durumu? Duygusal problemleri manevi gelişme olarak yorumlamak Ben Ötesi Yaklaşım'ın eksikliğidir? sözleriyle ifade etmektedir.Rusya'da Ben Ötesi Yaklaşım'ın bilim olarak statüsü belli değildir ancak V. V. Maykov'un (Felsefe Enstitüsü Rusya Bilim Akademi'si) ve Dr. Pr. V. V. Kozlov'un (Yaroslavl State University, Uluslararası Psikolojik Bilim Akademi'sinin başkanı ) fikrelerine göre Ben Ötesi Yaklaşım'la ilgili birçok yayın ve bilimsel araştırmalar yapılmıştır. Bunun yanısıra Ben Ötesi Yaklaşım alanında Rusya Bilim Akademi'sinin, Rusya Tıbbi Bilimlerin Akademi'sinin ve Rusya Eğitim Akademi'sinin uzmanları çalışmaktadır.Araştırmamız bir giriş, iki bölüm ve sonuçtan oluşmaktadır. Giriş bölümünde, araştırmanın problemine, amacına, önemine ve yöntemine kısaca değinilmeye çalışılmıştır. Birinci bölümde, benötesi yaklaşım ( transpersonel psikoloji) hakkında bilgi verilmiş, tarihçesi, problemleri, günümüzdeki durumu, diğer psikoloji ekolleriyle ilişkisi, geleceği ve dünyadaki durumuna kısaca değinildikten sonra, bu psikoloji ekolünün Rusyadaki durumuna bakılmış, bu bağlamda Stanislav Grofun çalışmalarına özel bir yer ayrılmıştır. Daha sonra Rusyada son dönem din psikolojisi çalışmaları incelenmiş, bu başlık altında Mihail Litvaq'ın eserlerine ve fikirlerine yer verilmiştir.İkinci bölümde, maneviyat kavramı incelenmiş, kutsal kitaplarda maneviyat konusuna yer verilmiştir. Devamında, Rusyada din psikoloji çalışmaları ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Bu bağlamda psikofizik konusu irdelenmiş, psikoloji ile psikofizik ilişkisine değinilmiştir.Sonuç kısmında ise, ulaşılan neticelerin kısa bir özetine ve değerlendirmesine yer verilmiştir.Tez konusunun belirlenmesi ve içeriğinin oluşturulmasından tezin teknik yapısına kadar çalışm

Rusya'da müzeciliğin gelişimi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Rusya'da müzeciliğin gelişimi başlıklı bu tez çalışması Rusya'da müzecilik tarihinin kronolojik olarak 18. yüzyıldan başlayıp günümüze kadar olan süre içerisinde kültürel ve toplumsal gelişimin dinamiklerini yansıtan bir oluşum içerisinde olduğunu ve bu oluşumun önkoşullarını ve nedenlerini anlatmaktadır. Kronolojik araştırma sonucunda tespit edilebilecek sorunlara ve geliştirmeye açık olan meselelere yönelik öneriler getirilmesi hedeflenmiştir. Bu bağlamda Rusya'da ilk müzeciliğin gelişiminde Rus Çarı I. Petro ve Büyük Katerina'nın etkisinden bahsedilmiş, 30 yıldan kısa bir süre içerisinde Rusya'nın Batı Avrupa ülkeleri arasında zengin koleksiyonlar içeren ve en seçkin müzeler sırasına giren ilk müzesi Kuntskamera anlatılmıştır. Ayrıca, bulunan çeşitli özelliklere ve benzerliklere sahip olan Ermitaj müzesi, yerel müzeler arasında yer alan İrkutsk müzesi, halkı içine katan ve kamusal müzeler olarak bilinen Treyakov Galerisi, Moskova Üniversitesi Güzel Sanatlar müzesi ve diğer müzeler koleksiyon ve sergileme, ziyaretçiler ve etkinlikler çerçevesinde incelenmiştir. Nitelikli araştırma yöntemleriyle elde edilen veriler doğrultusunda, birinci bölümünde 18. ve 19. yüzyıllarda Rus müzelerinin gelişimi kapsamında kabineler ve galerilerin yaratılması, bilimsel, eğitim müzelerinin ve doğa tarih müzelerinin kurulması için ön koşulların oluşturulmasına yönelik bilgilere yer verilmektedir. İkinci bölümde, Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Birliği döneminde müzelerin kurulması ve yönetimsel faaliyetleri için yapılan sistematik çalışmalardan ve savaş zamanında müze ağında bir azalmaya neden olan komunizm ve iç savaş politikasından bahsedilmiştir. Ayrıca, savaş sonrası müzelerin yeniden hayata döndürülmesi için müze restorasyonlarına ilişkin alınan önlemler ve planlar anlatılmıştır. Üçüncü bölümde, Rusya'da İkinci Dünya savaşı sonrası müzelerin yükselişi ve 1960-1980'lerde bir tür müze sayılarında artış olarak tanımlanan bir dönemden bahsedilmiştir. Bu bölümde siyasi ve ekonomik alanlardaki değişiklikler, SSCB'nin yapılanması ve eksik olan eserlerin ülkeye dönüşü, çağdaş müzeciliğin temellerinin kurulması alanında Rusya tarihi üzerine açılan popüler ve günlük sergiler, dijitalleşmeye yönelik müzecilik alanında atılan adımlar, yenilikçi teknolojiler ve müzelerin gelişimine yönelik programlar ve projelere yer verilmiştir. Ülkede turizmin hızla gelişmesi, anıtların ve eserlerin korunması alanında kabul edilen kararlar ve buna ek olarak devlet kurumlarının kamu örgütleriyle oluşturmuş oldukları çalışma platformu müzelerin yeni fikir ve tasarımlarla ön plana çıkmasında büyük rol oynamaktadır. Rusya tarihi müzeciliğin gelişimini toplumsal gelişimle aynı zamanda yaşamıştır. Böylece, müzecilik alanında yapılan yatırımlarda kamu örgütlerinin çalışmaları ve en önemlisi toplumun bu alanda yaptıkları fikir alışverişi müzeciliğin gelişimi açısından oldukça fazla önem arz etmektedir. Anahtar Kelimeler: Rusya'da müzecilik, Kunstkamera Müzesi, Ermitaj Müzesi, koleksiyo

Rusya'nın Gürcistan, Ukrayna ve Suriye'ye askeri müdahalelerinin neo-realizm çerçevesinde analizi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2020 Diğer
Bu doktora tezinde Soğuk Savaş sonrası Sovyetler Birliği'nin ardılı olarak ortaya çıkan Rusya'nın Gürcistan, Ukrayna ve Suriye'ye yönelik askeri müdahalelerinin sebepleri incelenmiştir. Tezde Soğuk Savaş sonrası uluslararası sistem içinde güç dengesinde yaşanan değişimlerin Rusya'nın askeri müdahalelerine etkisi neo-realizm teorisi çerçevesinde araştırılmıştır. 1991 yılından 2015 yılına kadar uluslararası sistem içindeki güç dağılımında yaşanan değişim ve dönüşümün Rusya'nın askeri müdahalelerde bulunma kararını etkileyen en önemli faktör olduğuna dair hipotez analiz edilmiştir. Tezin örneklerini, Soğuk Savaş sonrası Rusya ve diğer Büyük Güçlerin veya Büyük Güç adaylarının yükselişleri ve gerileyişleri, Avrupa'da yaşanan güvenlik ikilemi, Rusya'nın müdahale ettiği Gürcistan, Ukrayna ve Suriye oluşturmaktadır. Rusya'nın askeri müdahalelerini etkileyen temel dinamikler, Büyük Güçlerin kabiliyetlerinde yaşanan değişimler, güç dengesinde yaşanan değişimlerin savaşa etkileri, NATO'nun genişlemesi, Avrupa'da Silahlanma Politikasından vazgeçilerek silahlanma sürecine girilmesi, Füze Savunma Sistemlerinin Avrupa güvenliğine etkisi, Rusya'nın çok kutuplu dünya düzeni kurma yönündeki çabaları ve bunun için askeri kabiliyetini hızlıca artırması, Rusya'dan tehdit algılayan komşu ülkelerin Rusya'dan uzaklaşmak için izledikleri dış politika, Orta Doğu'da yaşanan sürecin Suriye'ye yansımaları ve Rusya'nın dış politikasına olan etkisi gibi konular örneklendirilmiştir.

Rusya'nın hibrid savaş anlayışı: Ukrayna örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Diğer
İnsanlık tarihi boyunca savaş değişen bir olgu olarak süregelmiştir. Çıkar mücadelesinin bir aracı olarak nitelendirilen savaşlarda kullanılan ya da uygulanan strateji, taktik ve silahlar sürekli değişmiş ve gelişmiştir. Bu çalışmada yeni nesil çatışma biçimi olarak hibrid savaş anlayışı ve kavramı ele alınmıştır. Bu bağlamda savaş olgusunun tarihsel süreç içerisinde gelişim aşamaları mercek altına alınarak günümüzde giderek yaygın hale gelen hibrid formatına evriminin kısa arka planı sunulmaya çalışılmıştır. Bu anlamda konvansiyonel savaşlara kıyasla hibrid savaşların devletler için avantajları ve dezavantajları ortaya konularak hibrid savaş konseptinin özellikleri geniş bir şekilde tanımlanmıştır. Buradan hareketle hibrid savaş konseptinin başat parametrelerinden biri olan ve mevcut çalışmanın ana konusunu oluşturan propaganda alanına yer verilerek Rusya Federasyonu tarafından kitle iletişim araçlarına yapılan yatırım ve verilen önem çerçevesinde bu ülkenin hibrid savaş yetkinliği incelenmiştir. Ukrayna krizi temel alınarak Rusya ve bazı Batılı ülkeler tarafından burada karşılıklı yoğun bir şekilde uygulanan hibrid savaş stratejisinin kitle iletişim araçları boyutu irdelenmiş ve Rusya'nın bu krizde bugüne kadarki askeri ve siyasi kazanımlara erişiminde bunun rolünün tespit edilmesi amaçlanmıştır.

Rusya'nın Kırgızistan politikasında yumuşak güç

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2017 Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı
Soğuk Savaş sonrası uluslararası sistemde SSCB'nin halefi olarak kabul edilen Rusya yeni dış politika konsepti ile uluslararası politikada belirleyici aktör olmaya çalışmışsa da sert güce dayalı politikalarına alternatif olarak başka dış politika dayanaklarını hemen ortaya koyamamıştır. Yumuşak güç politikalarının ilk taslakları ise 2000'den sonra Rus dış politika konseptinde yer almaya başlamıştır. Eskiden uluslararası politikada 'sopa kullanarak' dış politikasını sürdürmeye çalışan Rusya artık 'havuç uzatarak' da sistemde belirleyici aktör, hatta, tekrar küresel güç sahibi devlet olma yolunda mesafe katetmeye çalışmaktadır.

Rusya'nın komşularıyla ilişkilerinde propaganda faktörü: Polonya ve Ukrayna örnekleri

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Diğer
Tezimde Rusya'nın komşuları ile ilişkilerinde propaganda faktörünün önemini ve rolünü, Polonya ve Ukrayna örnekleriyle incelemeye çalıştım. Polonya ve Ukrayna açısından dış ve iç politikalarında önemli yer tutmuş olan Smolensk ve Donetsk uçak kazalarını ele alarak bu örnek olaylar üzerinden Rusya'nın, Polonya ve Ukrayna ile siyasî ilişkilerinde propaganda faktörünü nasıl kullandığı analiz ettim. Bu iki uçak kazası sadece ülkeler arası ilişkileri değil, uluslararası havacılığı da derinden etkilemiştir. Rusya-Polonya ve Rusya-Ukrayna ilişkilerinde çözülememiş mevcut sorunları ve bu sorunlar üzerinden yapılan propagandayı temel alan bu çalışma, literatüre önemli bir katkı sağlamaktadır. Söz konusu üç ülkede ilişkiler sürdürülürken propagandanın farklı çeşitleri kullanılmıştır ve bugün gelinen noktada Rusya ile Polonya ve Ukrayna'nın ilişkilerinin olumsuz gitmesinde propaganda faktörünün oldukça önemli bir yer tuttuğu sonucuna varmak mümkündür.

Rusya'nın soğuk savaş sonrasında Orta Asya'da uyguladığı kültür politikaları

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Tezin ana konusu, Rusya Federasyonu'nun her dönemde önemli olduğunu belirttiği, yeri geldiğinde Arka Bahçe diye değerlendirdiği, Orta Asya bölgesinde kültür politikaları uygulayarak bölgede ağırlığını koruması üzerinedir. Orta Asya bölgesinde diğer lider devletlerin (ABD, Çin, Fransa, Almanya vs.) de sık sık yumuşak güç politikası kullanarak gerçekleştirdiği uygulamalarına denk gelinmiştir. Lakin bölge üzerinde Çarlık Rusya'sı döneminden itibaren hem idari hem de siyasi ilişkilerinin olması ve bölge halklarının Rusya'nın zengin kültürel geçmişine hayranlık duymaları Rusya Federasyonu için bir hayli avantaj sağlamıştır. Orta Asya'daki Rusya çıkarlarının temeli, Rusya ile bölge ülkeleri arasındaki siyasi, ekonomik, savunma ve güvenlik alanında olduğu kadar aynı zamanda kültür ve dil alanındaki özel ilişkilerinin de korunmasıdır. Güvenlik öncelikli olmak üzere, Rusya ekonomik ve siyasi bir entegrasyon politikası izlemektedir. Orta Asya ülkeleri bir zamanlar Sovyetler Birliği'nin bir parçasıydı, ancak şimdi başka bir örgütlenme çerçevesinde (BDT) tekrardan birleştirilmiştir. Günümüz modern dünyasında milletler, siyasetin yanı sıra kültürel alanda da bir diplomasi ilişkisi içerisindedir. Devletler farkında olsalar da olmasalar da bu kültür alışverişi, tıpkı yaşayan bir organizma gibi gündelik hayatımızın bir parçası haline gelmiştir. Kültür diplomasisini yumuşak güç kavramı kapsamaktadır. Bir devlet değerlerinin, bilgisinin, mutfağının, müziğinin, folklorunun kısaca o devletin içerisindeki toplumu var eden değerleri başka ülkenin insanlarına tanıtılması ve ulaştırılmasıdır. Yumuşak gücü en iyi bir şekilde kullanan ülke günümüzde kesinlikle, Büyük Britanya'dır. Sonrasında ABD gelmektedir. İran da bu konuda iddialıdır. Kültür diplomasisinin önemli direği eğitimdir. Örneğin, Türkiye'ye gelmek isteyen, Türkiye Türklerinin kültürünü yakından görmek ve İstanbul Boğazının güzel manzarasını her gün görmek için hayaller kuran ve çabalayan çok sayıda Orta Doğu, Orta Asya ve Afrika ülkelerinden gençler vardır. Dünyanın birçok ülkesindeki üniversitelerden Türkiye'ye gelip yaşama hayali olan öğrenciler bulunmaktadır. Bu öğrencilere de Türkiye birçok öğrenci değişim programları ve burs programları aracılığı ile destek olmaktadır. Günümüzde Türkiye'de yaşayıp okumakta olan gençlerin gelecekte ülkelerinde kalkınmayı destekleyecek bireylerden olması sevindirici bir durumdur. Bu yapılanmalar işte kültürün eğitim üzerinden tanıtılması ve alışverişidir.

Rusya'nın Suriye'ye yönelik dış politikası (2011-2018)

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Bu araştırmanın amacı, Rusya'nın eskiden beri Orta Doğu'daki hedeflerini ortaya koymak üzere Rusya'nın dış politikasını, 2011 ile 2018 yılları arasında Suriye'de yaşanan siyasi olayları yapısı ve bölgesel olaylardan kaynaklanan sonuçları analiz etmektir. Araştırmada tarihsel yaklaşım ve siyasi analiz yöntemi ile Rusya'nın bu olaylara müdahale etme faktörleri ele alınmıştır. Suriye'nin içinde bulunduğu olayların yapısında Rusya yanlısı ve karşıtı uluslararası unsunlar ele alınmıştır. Yine uluslararası alanda süper devletlerin güçlü bir rakibi olarak eski konumu ve SSCB'nin geçmişteki itibarını geri kazanmak için Rusya'nın amaçları ve bu olaylara müdahale edilmesine ilişkin tutumları ele alınmıştır. Rusya, Libya'daki benzer olaylarda edindiği tecrübeden ders çıkararak ilk zamanlarda Suriye rejimi ile Suriye muhalefeti arasında arabulucu bir tutum takınarak Suriye'ye müdahale etmiştir. Ayrıca bu amaçla Suriye halkının değişim hakkına sahip olduğu ilkesinden hareket etmiştir. Nitekim Suriye devlet başkanı Beşar Esad'a Suriye muhalefeti ile diyalog kurması ve reform yapması için mesaj göndermiştir. Fakat çatışmanın dozunun artması ve Suriye hükümetinin göstericileri bastırmaya başlaması ile birlikte Rusya'nın tutumu birden değişerek yaşananlardan Suriye hükümeti ve muhalefetini sorumlu tutmuştur. Rusya'yı buna sevk eden ise kendisinin de ifade ettiği üzere barışçıl çözüme dayalı ilke doğrultusunda hareket etmesidir.Ardından Rusya'nın Suriye rejimini destekleyen diplomatik müdahalesi başlamış ve bu süreçte birçok anlaşma yapılmıştır. Rusya'nın müdahalesi, diplomatik yönün ötesine geçerek Beşar Esad'ın birçok bölgeyi kaybetmesinin ardınan hızlı bir şekilde 2015 yılında askeri müdahaleye dönüşmüştür. Ardından Rusya'nın Suriye topraklarında askeri hazırlıklar yapması ve Suriye hükümetine askeri ve siyasi destek vermesi bu araştırmanın tamamlanmasına kadar devam etmiştir.

Rutin ve benzeri bazı bitkisel komponentlerin analjezi ilişkili nöronal elektrofizyolojik parametreler üzerine etkilerinin primer hücre kültüründe incelenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2021 Diğer
Analjezik etkilere sahip polifenolik fitokimyasallar, ağrı yönetiminde bir ilgi alanı oluşturmaktadır. Literatürde klorojenik asit, rutin ve hesperidinin ağrı ve ilgili mekanizmalar / süreçler üzerindeki etkileri üzerine birçok çalışma bulunmaktadır. Bu alanda gelecek vaat eden biyoaktif maddeler olan bu test maddelerinin dorsal kök gangliyon nöronları düzeyinde, yani periferik düzeyde, akım-voltaj eğrisi ve aksiyon potansiyeli parametreleri üzerinden etkilerini incelemek için henüz bir çalışma yapılmamıştır. Bu tezde, 1 µM, 10 µM ve 100 µM konsantrasyonlardaki uygulamalara ve hem voltaj-clamp hem de akım-clamp modunda yapılan kayıtlar ile bu parametreler araştırılmıştır. Her hücreden ilaç uygulama öncesinde alınan kayıtlarla kontrol verileri alınmıştır. Test edilen üç kimyasalın hepsinin aksiyon potansiyeli ateşleme ve hiperpolarizasyon sonrası potansiyellerin eşiğini etkilediği ve A tipi potasyum akım yoğunluklarını ve potasyumun maksimum iletkenliğini azalttığı gözlenmiştir. Elde edilen bu sonuçlar bu maddelerin nöronal uyarılabilirlik ve analjezinin indüksiyonu üzerine olumlu etkileri olduğunu düşündürmektedir. Test edilen fitokimyasalların tek kanal üzerine etkilerinin mekanizmaları ile ilişkili, gözlemlenen etkilerin daha kapsamlı bir şekilde anlaşılması için single channel patch clamp metodu ile ileride yapılacak incelemeler gereklidir.