Thesis Number |
level |
Language |
Year |
Bilim Dalı |
|
Doktora |
İngilizce |
2020 |
İktisat Bilim Dalı |
Bu tezin amacı, ticaret açıklığın Batı Afrika ülkelerinin ekonomik performansına etkilerini incelemektir. Bu amaçla, esas olarak üç ekonomik gösterge alınmıştır. Birincisi, iktisatçılar tarafından gelişmenin ve üretim artışının bir göstergesi olarak kullanılan ekonomik büyümedir. İkincisi, özellikle kalkınma süreçlerinde özellikle düşük gelirli ülkeler için çok önemli olan yapısal değişim göstergeleridir. Son olarak, bir ülkenin dış dünyayla ilişkilerinin, rekabet gücünün ve potansiyel bir döviz krizine karşı kırılganlığının bir göstergesi olarak kullanılabilen ve önemli bir değişken olan cari hesaptır. Bulgularımız, ticari açıklık ile tüm bu ekonomik performans göstergeleri arasındaki ilişkilerin doğrusal olmayan bir şekilde kurulabileceğini ortaya koymuştur. Ticari açıklık %57,76 eşiğinin altında arttıkça ekonomik büyüme üzerinde olumsuz yönde etki ederken, bu eşiğin üzerinde etki olumlu olmaktadır. Sektörel dinamikler açısından, ECOWAS ekonomilerinin yaşadığı yapısal değişimin boyutu düşük olmaktadır. Ticari açıklık, üretim faktörlerinin sektörler arasında karşılıklı değişimini %147,64'lük bir açıklık seviyesine kadar olumlu bir şekilde etkilemektedir. Ancak işgücünü, %152.42 açıklık düzeyine kadar daha az verimli sektörlere yönlendirme eğilimindedir. Bu sonuçlar, ticari açıklığın büyümeyi artırıcı etkisinin ECOWAS ekonomilerinin yapısını zayıflatabileceğinin bir göstergesidir. Son olarak, bulgularımız, artan ticaret açıklığının, emtia fiyatları endeksi 98,72'nin üzerinde olduğunda olası bir cari hesap krizini telafi edebileceğini göstermektedir. Üstelik, ticari olarak daha açık ülkeler cari hesabın düzeltilmesi için güvenilir araçlara sahip görünmektedir. Bu ülkelerdeki finansal sistem, cari hesabı önemli ölçüde etkiliyor gibi görünürken, daha az açık ülkeler, emtia fiyatları gibi daha az kontrol edilebilir araçlara daha çok güvenmektedir. Bu nedenle, bu ülkelerde finansal derinleşme yüksek ticaret açıklığı ile birleştiğinde düzeltmeleri daha etkin bir şekilde gerçekleştirebilmektedirler. Her ikisi birlikte dış bağımlılığın kısıtlamalarını ortadan kaldırmaya yardımcı olur ve ECOWAS ülkelerinde şiddetli krizlerin yaşanmasını önleyebilmektedir.