Thesis Search




SEARCH RESULTS

Tüketici etnosentrizmi ve menşe ülke etkisinin algılanan marka değeri ve satın alma niyeti üzerindeki etkisi: Türkiye ve Sudan karşılaştırması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Üretim Yönetimi ve Pazarlama Bilim Dalı
Bu araştırmanın amacı, Menşe ülke etkisinin, algılanan marka değeri ve satın alma niyeti üzerindeki etkisi incelenmektedir. Bu amaçla Türkiye ve Sudan'daki 400 tüketici üzerinde bir saha araştırması yapılmıştır. Yüzyüze anket yolu ile toplanan verilerin analizinde SPSS 22.0 programı kullanılmıştır. Ölçekler üzerinde faktör ve güvenilirlik analizleri yapıldıktan sonra araştırma hipotezleri test edilmiştir. Bu çalışmanın birinci bölümünde konunun teorik arka planı gözden geçirilmiştir. Menşe ülke etkisi, marka ve menşe ülke ilişkisi üzerine yapılan önceki çalışmalar irdelenmiştir. İkinci bölümde marka ve menşe ülke etkisi, tüketici satın alma süreci ve tüketici etnosentrizmi ve menşe ülke ilişkisi incelenmiştir. Üçüncü bölümde ise saha araştırmasının amacı, yöntemi, verilerin analizi ve bulgular yer almıştır. Son olarak sonuç ve önerileri sunulmuştur. Analiz sonuçlarına göre ürün tutumunun satın alma niyetine en güçlü şekilde etki ettiğini göstermektedir. Bu arada, Menşe ülke dolaylı olarak ürün özellikleri üzerinden satın alma niyetiyle ilişkiye sahiptir. Son olarak, etnosentrizm'in algılanan ürün kalitesi ve satın alma niyeti üzerinde olumsuz etkisi vardır. Bu bulgulardan hareketle pazarlama yöneticilere çeşitli öneriler sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Tüketici Etnosentrizmi, Marka değeri ,Ürün Kalitesi, Menşe Ülke, Ürün Bilgisi, Satın Alma Niyeti.

Tüketici yenilikçiliği ve ürün ilgileniminin marka sadakati üzerindeki etkisi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2016 Üretim Yönetimi ve Pazarlama Bilim Dalı
Tüketicilerin ürün ve hizmetleri satın alma süreci sırasında etkilendikleri içsel ve dışsal birtakım faktörler bulunmaktadır. Bu faktörler sosyo-kültürel, psikolojik ve ekonomik nedenlerden kaynaklanabildiği gibi ürün özellikleri, bireyin yenilikçilik algısı ve ürünle ilgilenim düzeyi gibi faktörlerden de kaynaklanabilmektedir. Günümüz iş dünyasında, değişimin daha önceki dönemlere göre daha hızlı olması ve geleceği tahmin etmenin giderek zorlaşması, işletmelerin oldukça rekabetçi olan bir ortamda varlıklarını devam ettirebilmesi, yeni pazarlara girebilmesi, mevcut pazarlarda büyümeyi devam ettirebilmesi, verimliliğini ve karlılığını artırabilmesi amacıyla kullanabilecekleri önemli araçlardan bir tanesi de yeniliktir. Fakat işletmelerin yalnızca yenilik yapmaları başarılı olacakları anlamını taşımaz. Bununla birlikte yapılan yeniliklerin tüketiciler tarafından benimsenmesi gerekli ve oldukça önemlidir. Firmaların, yenilik çalışmaları esnasında tüketicilerin ihtiyaç ve isteklerini göz önünde bulundurması ve dikkate alması, tüketicilerin yenilikleri benimsenmesi sürecini oldukça kolaylaştıracaktır. Tüketim karar sürecini etkileyen bir başka etken de tüketicinin kararlarını yönlendiren psikolojik güdülerdir. Tüketiciler bir ürünü satın alma kararı verirlerken psikolojik güdülerin farklı boyutlarından etkilenmekte ve o güdülere göre tercihlerini yapmaktadır. Psikolojik güdülerin başında ise ilgilenim bulunmaktadır. İlgilenimin, bir bireysel farklılaşma değişkenidir, ilgilenim seviyesi ise tüketicilerin satın alma karar sürecinde tüketicilerin birbirlerinden farklılaşmasını sağlamaktadır. Büyük bir hızla değişen rekabetçi günümüz pazarlarında, marka sadakatinin oluşturulması da, firmaların pazar payı kazanabilmeleri ve sürdürülebilir rekabetçi avantaj sağlayabilmeleri için temel etkenlerden biri olarak kabul edilmektedir. Marka sadakatinin önemli stratejik sonuçlar oluşturması, firmaların pazarlama faaliyetlerinde marka sadakatinin temel olarak alınmasına neden olmaktadır. Bu kapsamda, iki bölümden oluşan bir çalışma ortaya konulmuştur. Birinci bölümde tüketici yenilikçiliği, ürün ilgilenimi ve marka sadakati konuları teorik olarak incelenecektir. İkinci bölümde ise Kocaeli ilinde yaşayan 18 yaş ve üstü tüketicilerin ilgilenim düzeyi ve yenilikçilik eğiliminin marka sadakati üzerindeki etkisini ortaya koymak amacıyla cep telefonu kullanıcıları üzerinde bir araştırma yapılmıştır. Anahtar Kelimeler: Tüketici Yenilikçiliği, Ürün İlgilenimi, Marka Sadakati

Tüketiciden - tüketiciye (c2c) e–ticarette ikinci el ürün satın alma davranışı etkileyen faktörlerin analizi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Günümüzde, yeni üretilen ürün pazarlarına paralel olarak ikinci el ürün pazar oluştuğu görülmektedir. Bu pazarda, kullanılmış giysiler, ev eşyaları, kitaplar, elektronikler, antikalar ve benzer ürünler satılmaktadır. Bunun yanında bu pazarda, bir tüketicinin ihtiyaçları başka bir tüketici tarafından karşılanmaktadır. Ek olarak, dünyada ve Türkiye'de dâhil olmak üzere, ikinci el alışveriş eğiliminde bir artış olduğu görülmektedir. Bu artış, bilgi – iletişim teknolojilerinde ve internette gerçekleşen teknolojik gelişmelerden kaynaklıdır. Ayrıca, artık, ikinci el ürün alışverişi tüketiciden tüketiciye (C2C) e-ticaret kanalı, web siteleri ve sosyal medya gibi platformları aracılığıyla gerçekleşmektedir. Bu bağlamda önem kazanan konulardan biri, tüketiciden tüketiye e - ticarette tüketicilerin ikinci el satın alma davranışı olmuştur. Bu çalışma ile Türkiye'de tüketiciden - tüketiciye (C2C) e-ticarette ikinci el ürün satın alma davranışı etkileyen faktörlerin belirlenmesi amaçlanmaktadır. Çalışmada, araştırmanın amacı doğrultusunda nicel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Veri toplama yöntemi olarak anket tekniği uygulanmıştır. Anket çalışması Türkiye'de interent üzerinde alışveriş yapan 428 katılımcı ile gerçekleştirilmiştir. Toplanılan veriler SPSS istatistik paket programı ile değerlendirilmiştir. Araştırmanın amacı doğrultusunda elde edilen bulgular ve araştırma sorusu ile ilgili hipotezleri test etmek için Lojistik regresyon analizi yapılmıştır. Bu analizlerin sonucunda; Lojistik regresyon modelinin anlamlı olduğu gözlemlenmiştir. Türkiye'de tüketiciden tüketiciye (C2C) e-ticarette ikinci el ürün satın alma davranışı etkileyen en önemli faktörlerin eğitim durumu, adil fiyat arayışı, bir ürün veya mamül keşfetme / arama (Treasure hunting) ve yaşam tarzı olduğu görülmüştür.

Tüketicilerin bir reklam mecrası olarak oyun içi reklam uygulamalarına yönelik tutumları: Madagaskar örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Teknoloji son on yılda çok hızlı bir şekilde gelişiyor ve her alan bundan faydalanıyor. Reklamcılık sektörü, dijital reklamcılıkta birçok biçimde bulunabilecek büyük bir ima ile istisna değildir. Reklam Oyunu bu formlardan biridir ve tüketiciler üzerindeki etkisini inceleyerek bu tezin ana odağıdır. Bu çalışmanın amacı, tüketicilerin oyunların reklam aracı olarak kullanılmasına yönelik tutumlarını anlamaktır. Çalışma alanı, reklamları ürünlerin tanıtımında bir araç olarak kullanmaya başlayan gelişmekte olan bir ülke olan Madagaskar ülkesindedir. Araştırmada, her biri 376 katılımcı üzerinde Likert ölçeği ve bir tür advergame (Gazkar) oynamadan önce ve sonra ilişkilerini kullanarak Marka Kişilik ve Akışını ölçen bir anket kullanılmıştır. Oyun, katılımcılar tarafından değerlendirilen bir marka (Orange Madagaskar) ile yerleştirilmiştir. Sonuçlar, Reklam Oyunu oynadıktan sonra Marka Kişiliğinin ana özelliklerinde bir iyileşme göstermiştir. Ayrıca, katılımcıların % 48,14'ü düşük bir akış algıladı ve % 51,86'sı yüksek bir akış algıladı. Çalışma, Reklam Oyununu oynarken Akışın yoğunluğunun, oyuncunun Marka Kişiliğini algılama biçimini değiştirebileceğini gösterdi.

Tüketicilerin çevresel tutumlarının çevre dostu ürün satın alma davranışları üzerinde etkisinin incelenmesine yönelik bir araştırma

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Sürdürülebilir Büyüme ve Kalite Yönetimi Bilim Dalı
Bu çalışma tüketicilerin çevresel tutum düzeyinin satın alma davranışı üzerindeki etkisini ölçmek üzere yapılmıştır. Çalışmada çevreye duyarlı işletmelere karşı tüketicilerin tutumu (satın alma davranışları) incelenmiştir. Bu bağlamda araştırmada Marmara Üniversitesi'ndeki 400 öğrenci üzerinde anket uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlara göre çevresel ilgi, duyarlılık, bilinç, çevresel kirlilik ve çevresel sorunlar ile diğer demografik değişkenlerin(yaş, cinsiyet, eğitim düzeyi, vb.) çevre dostu ürün satın alma davranışı üzerindeki etkisi istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur.

Tüketicilerin demografik özelliklerine göre duyusal pazarlama anlayışları: Üniversite öğrencileri üzerine bir uygulama

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Diğer
Duyusal pazarlamanın günümüzdeki gelişimi, beş duyunun bir şirketin pazarlama stratejisinin ve taktiklerinin merkezinde olacağı yeni bir pazarlama döneminin ortaya çıkışını göstermektedir. Tekstil sektöründe mağazaların hoş kokuları, iyi tasarımı, ışığın parlaklığı, müziğin ses yüksekliği, kumaşın yumuşaklığı, duyguları ve davranışları etkilemektedir ve tüketiciyle iletişime geçme uzun vadede markaya fayda sağlama noktasında en önemli unsurlardandır. Bu çalışmada kolayda örnekleme yöntemi kullanarak Trabzon ilinde tekstil sektöründe faaliyet gösteren mağazalardan alışveriş yapan KTÜ öğrencilerinden yaptıkları tekstil mağaza ?lışv?rişin? d?ir çalan müziklerin satın aldığı ürünlere, mağaza kokusunun, mağaza tasarımında renkler, ışıklandırma, ürünü deneme fırsatı, sıcaklık derecesi üzerindeki etkilerin neler olduğu araştırılmıştır. Araştırma ana kütlesini, Trabzon ilinde tekstil sektöründe faaliyet gösteren mağazalardan alışveriş yapan KTÜ öğrencilerden oluşturmaktadır. Veri toplama yöntemi olarak anket tercih edilmiştir. Araştırmada elde edilen veriler IBM SPSS 21 programıyla analiz edilmiştir. Birinci elden, yüz yüze kişisel görüşme yaparak, toplam 277 kişi araştırmanın örneklemini oluşturmaktadır.

Tüketicilerin hedonik tüketim davranışlarının sosyo-kültürel faktöler açısından incelenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 Pazarlama Bilim Dalı
Günümüzde tüketim artık sadece fizyolojik ihtiyaçların tatmin edilmesi değildir. Modern tüketim toplumlarında tüketim olgusunun duygusal boyutları da gittikçe önem kazanmaktadır. Böylece tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılaması ile yanı sıra tüketim deneyiminden haz almaya çalıştıkları görülmektedir. Başka bir deyişle, tüketiciler tükettikleri ürünler aracılığı ile duygusal ihtiyaç ve arzularını gidermeye, hayallerini gerçekleştirmeye, çevresindekilere kullandığı ürün yardımıyla kim olduklarını göstermeye çalışmaktadırlar. Söz konusu tüketimin bu boyutu hedonik tüketim ile açıklanmaktadır. Bu tez çalışmasının teorik bölümünde tüketim, tüketim kültürü, tüketici davranışı kavramları açıklanmıştır. Bununla birlikte tüketim tarzları ve bir tüketim tarzı olarak hedonik tüketim hakkındaki bilgilere değinilmiştir. Bu teorik çerçeveden hareketle Trabzon şehrinde yaşayan tüketiciler arasında bir anket çalışması gerçekleştirilmiştir. Anket yardımıyla cevaplayıcıların tüketim davranışlarına sosyo-kültürel faktörlerin etkisi ve hedonik tüketim davranışları tespit edilmiştir. Daha sonra bu iki değişken arasında ilişki incelenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre sosyo-kültürel faktörler ile hedonik tüketim davranışı arasında pozitif ilişki olduğu ortaya çıkmıştır. Anahtar Sözcükler: Tüketim, Tüketim Kültürü, Tüketici Davranışı, Hazcılık (Hedonizm), Hedonik Tüketim.

Tüketicilerin internet üzerinden alışveriş davranışlarının oluşmasında elektronik ağızdan ağıza iletişim etkisi: Kültürel farklılıkların incelenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 İşletme Bilim Dalı
Son zamanlarda elektronik ticaretin gelişimden dolayı, tüketiciler internet üzerinde alışveriş yapmayı tercih etmeye başlamışlardır. Bu bağlamda, internet ortamında tüketicilerin davranışları hem akademik hem de yönetimsel açıdan oldukça önemli bir konu haline gelmiştir. Aynı zamanda tüketiciler üzerinde en etkili gayri resmi medyalardan biri olarak kabul edilen elektronik ağızdan ağıza iletişim (EWOM) de hızlı bir şekilde gündemdeki yerini almıştır. Dolaysıyla, elektronik ağızdan ağıza iletişimin çevrimiçi ortamda tüketici davranışları üzerindeki etkilerinin belirlenmesi gerekmektedir. Ayrıca, farklı kültürlerdeki tüketiciler farklı davranışlar sergileyebildiğnden dolayı farklı kültürler arasında elektronik ağızdan ağıza iletişimin çevrimiçi tüketici davranışları üzerindeki etkilerinin incelenmesine de ihtiyaç duyulmaktadır ancak bu konu ile ilgili yapılan fazla çalışma bulunmamaktadır. Bu çalışmada Türk ve Vietnamlı tüketici örneklemini oluşturarak çevrimiçi tüketici davranışları üzerinde elektronik ağızdan ağıza iletişimin etkileri belirlenmeye çalışılmıştır. Anket yöntemi ile 236 Vietnamlı tüketici ve 232 Türk tüketiciden toplam olarak 468 anket toplanmıştır. Çalışma sonucunda, her iki örneklemde elektronik ağızdan ağıza iletişimin, çevrimiçi tüketici davranışlıları üzerinde önemli etkilere sahip oluğunu açıklanmıştır. Bununla beraber, iki örneklemi birbiriyle karşılaştırılıp, genel olarak kültür ile elektronik ağızdan ağıza iletişim ve online tüketici niyeti aynı zamanda çevrimiçi satın alma davranışını etkilediği sonucuna varılmıştır. Elde edilen sonuca göre, işletmelere tavsiyeler sunulmuş olup gelecekteki çalışmalar için de öneriler getirilmiştir.

Tüketicilerin mobil pazarlama uygulamalarını kabullenmelerinde etkili olan faktörler: Balkan ülkelerindeki üniversite öğrencileri üzerine bir araştırma

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Mobil pazarlama pazarlamacılar, mobil operatörler ve müşteriler için önemli hâle gelmiştir. Bu durum, Balkan ülkelerindeki öğrenciler arasında tüketiciler olarak mobil pazarlamanın benimsenmesini etkileyen faktörlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Mobil cihaz kullanımında gerçekleşen olağanüstü büyüme ile birlikte teknolojik gelişmeler, yenilikçi pazarlama iletişim kanallarını oluşturmuştur. Bu kanallar, içerik ve bağlamın kişiselleştirilmesine imkân tanıyarak hedef kitleye daha etkin biçimde ulaşma olasılığını artırmıştır. Bu çalışmanın amacı, Balkan ülkelerindeki üniversite öğrencilerinin tüketici olarak mobil pazarlamayı benimsemelerini etkileyen faktörleri incelemektir. Bu bakımdan, mobil pazarlama literatürünün mobil iletişim araçları bağlamında incelenmesinden sonra, müşterilerin mobil pazarlamayı benimsemesini etkileyen faktörler ele alınmıştır. Çalışmanın araştırma bölümünde, müşterilerin mobil pazarlamayı benimsemesinde etkili olan faktörler ön araştırma sürecine dayalı olarak ortaya koyulmuştur. Balkanlar'daki 12 ülkenin üniversite kampüslerinde yüz yüze anket yöntemi kullanılarak anket uygulanmıştır. Toplamda 4.295 adet anket dağıtılmıştır. Bu anketlerden 4.184'ünün geçerli olduğu belirlenmiştir. Buna göre cevaplama oranı %97 olarak bulunmuştur. Çalışmada incelenen faktörler şunlardır: Algılanan kullanım kolaylığı, bilginin yararlılığı, kişisel eklentiler, gizlilik kaygıları, yenilikçilik, bilgi sağlama, içeriğe erişme ve bağımsız faktörler olarak içerik paylaşma. Mobil pazarlamanın benimsenmesi değişkeni araştırmada bağımlı değişken olarak kabul edilmiştir. Çalışmanın sonuçları, araştırmaya dahil edilen bağımsız değişkenler ile mobil pazarlamanın benimsenmesi değişkeni arasında güçlü bir ilişki olduğunu göstermektedir. Bu çalışmanın pazarlamacılara, mobil operatörlere ve gelecekte bu konu üzerine çalışmayı planlayan akademisyenlere fayda sağlaması beklenmektedir.

Tüketicilerin plansız satın alma kararları üzerinde rolü olan etkenlerin belirlenmesi: Bir alan araştırması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 Pazarlama Bilim Dalı
Plansız satın alma çoğunlukla satın alma noktasında belli bir uyarıcı/ların etkisiyle karar verme sonucunda oluşmaktadır. İşte bu yüzden de plansız alışverişin mağaza içinde ürünlerin görülmesiyle gerçekleştiği söylenebilir. Ayrıca tüketicinin karşısına çıkan bir ürünü dayanamayarak satın alması söz konusu olduğundan, plansız satın alma kararının aniden, hiç akılda yokken, duyulan kuvvetli bir istek sonucu verildiği de iddia edilebilir. Bu bağlamda, tüketicilerin plansız satın alma kararlarına ve davranışlarına ürünlerin ve alışveriş ortamının belirli bir etkisi bulunduğu söylenebilir. Nitekim, tüketicilerin plansız satın alma kararları ve bu kararlarına etki eden faktörler arasındaki ilişkinin bilinmesi ve bu ilişkinin doğru olarak değerlendirilmesi hem işletmeler hem de pazarlamacılar açısından son derece önemlidir. Bu çalışmanın temel amacı, Türkiye'deki tüketicilerin plansız satın alma kararları ve bu kararlarına etki eden farklı faktörlerin inecelenmesidir. Konu kapsamında etkisi olduğu düşünülen faktörler iki ana gruba ayrılmıştır: Tüketici özellikleriyle ilgili ve satın alma çevresi özellikleriyle ilgili faktörlerin tüketicilerin plansız satın alma kararları üzerindeki etkileri detaylı bir şekilde değerlendirimiştir. Ayrıca, araştırmanın temel amac çerçevesinde tüketici plansız satın alma karar sürecinde hangi ana grup faktörlerin daha etkili olduğunu da belirlemeyi hedeflenmiştir. Araştırmanın amacına uygun olarak çeşitli değişken gruplarının, katılımcıların plansız satın alma kararlarını etkileme derecesi çoklu regresyon analiziyle incelenmiştir. Ayrıca plansız satın alma kararlarının demografik özellikler bakımından farklı olup olmadığına da değinilmiştir. Araştırma, anket yöntemi ile gerçekleştirilmiş olup, anket formu İstanbul ilinde uygulanmıştır. Ayrıca, araştırmaya katılan kişiler kolayda örnekleme yöntemi ile seçilmiştir. Araştırma verilerinin analizinde güvenirlilik ve geçerlilik analizi, t-testi ve varyans analizilerinden yararlanılmıştır.

Tüketicilerin uluslararası lider imajı algısı ile lider imajı, ülke imajı ve menşe ülke ürünlerini satın alma niyeti arasındaki ilişkiler

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2020 Uluslararası İşletmecilik Bilim Dalı
Pazarlamacılar, artan rekabet nedeniyle sürekli yeni rekabet araçları aramak zorundadırlar. Ürünün dışsal özelliklerinden birisi olan menşe ülke bilgisi, rekabet avantajı yaratabilecek araçlardan biri olarak kabul edilmektedir. Bu bağlamda lider imajının ve ülke imajının satın alma niyetine yaptığı etkiyi anlamak pazarlamacılar için önem kazanmaktadır. Literatürde lider imajının ve ülke imajının, satın alma niyetine etki düzeylerin ölçen araştırmalara rastlanmamıştır. Bu bağlamda uluslararası liderlerin ülke imajına etkisi var mıdır sorusu, araştırma problemini oluşturmuştur. Dolaysıyla hazırlanan bu tez, tüketicilerin uluslararası liderleri nasıl algıladıklarını tespit etmek ve algının ülke imajını etkileyip etkilemediğini ve ülke imajının da satın alma niyeti üzerinde bir etkide bulunup bulunmadığını ortaya koymaktır. Bu yönüyle araştırma tanımlayıcı bir özellik taşımaktadır. Anakütlenin büyük olması nedeniyle örnekleme yapılmıştır. Örnekleme yöntemi olarak kolayda örnekleme yöntemi seçilmiş ve örnek hacmi 400 olarak belirlenmiştir. Veri toplama tekniği olarak anket yöntemi kullanılmıştır. Anketler yüz yüze görüşme ile uygulanmıştır. Örnek hacmin 400 örnek olması uygun görülmüştür. Toplanan veriler SPSS paket programının 23.0 versiyonu ile araştırmanın amacı çerçevesinde analiz edilmiştir. Elde edilen sonuçlar, araştırmada ele alınan dört lider (Trump, Putin, Merkel, Macron) imajlarının etki düzeyleri farklı olsa da dört ülke(Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, Almanya ve Fransa) imajını etkilemiştir. Ülke imajının da dört ülkenin ürünlerine olan satın alma niyeti üzerinde etkili olduğu göstermiştir. Fakat söz konusu etkilerin düzeyi, liderden lidere ve ülkeden ülkeye değişmektedir. Araştırmadan elde edilen bulgulara dayanarak, Almanya'nın lider imajının ülke imajını ve satın alma niyetini etkilediği dikkat çekici bir sonuçtur. ABD'nin lider ve ülke imajlarının algısı düşük düzeyde olsa da ürün-ülke imajının, satın alma niyetini etkilediğini ortaya koymuştur. Anahtar Kelimeler: Uluslararası lider imajı, Ülke imajı, Menşe ülke, Satın Alma Niyeti

Tüketicilerin yabancı markalı ürün tercih etmelerinde ülke odaklı olumlu-olumsuz duyguların rolü: Türkiye-Kongo örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2021 İşletme Bilim Dalı
Tüketiciler ürünler hakkında karar verirken her zaman faydacı düşünerek ürünleri kalitesi, performansı ve içeriğine göre değerlendirmezler. Aksine verilen kararlarda duygularının rolü oldukça büyüktür. Yabancı ülkelere ait ürünler söz konusu olduğunda ise duygusal değerlendirmeler daha belirginleşmektedir. Ürün menşe ülkesinden veya ülke imajını kestirme yol olarak kullanıp karar vermek en sık rastlanan durumdur. Bunun tam tersi yabancı ürünlere tamamen olumsuz bakmak bir diğer duygu temelli davranıştır. Özellikle uluslararası pazarlardaki tüketici davranışını anlamada duyguların önemi oldukça büyüktür. Buna dayanarak, bu çalışma, Kongolu ve Türk tüketicilerin olumsuz (düşmanlık olarak kabul edilir) ve olumlu duygularının (hayranlık, enternasyonalizm ve yabancı meraklılığı olarak kabul edilir) Fransız ve Amerikan ürünlerine karşı etkisini araştırmıştır. Çalışma enternasyonalizm ve yabancı meraklılığının tüketici hayranlığı ve ürün yargısı üzerindeki etkisini, menşe ülke, tüketici düşmanlığı ve tüketici hayranlığının ürün yargısı ve Fransız ile Amerikan ürünlerini satın alma isteği üzerindeki etkisi incelemiştir. Benzer şekilde çalışma ürün yargısı ile Fransız ve Amerikan markalı ürün satın alma isteği arasındaki ilişkide yerli alternatiflerin bulunmamasının düzenleyici etkisinin incelemiştir. Bulgular, hayranlık ve düşmanlığın hem Kongolu hem de Türk tüketicilerin Fransız ve Amerikan ürünlerine yönelik tutumlarını etkilediğini ortaya koymuştur. Buna ek olarak bulgular yabancı meraklılığı ve enternasyonalizmin Kongolu tüketicilerin Fransa'ya duyulan hayranlığını açıklamadığını ortaya koyarken, yabancı meraklılığı ve enternasyonalizm Türk tüketicilerin Amerikan ürünlerine duyulan hayranlığını ve olumlu yargısını açıklamaktadır. Son olarak bulgular, yerli alternatiflerin bulunmamasının Kongolu tüketicilerin Fransız ürünlerinin satın alma davranışını açıkladığını, ancak bu etkinin Türk tüketiciler için anlamsız olduğunu ortaya koymuştur. Teorik ve yönetsel çıkarımlar da sonraki yapılacak çalışmalar için öneriler olarak tartışılmıştır.

Tüketicilerin yeşil ürünlere yönelik tutumları: Endonezya ve Türkiye arasında karşılaştırmalı bir çalışma

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2020 İşletme Bilim Dalı
Yeşil pazarlama konsepti pazarlamacılara ortaya çıkan yeni fırsatları değerlendirmeye yönelik olumlu imkan sunmakta ve pazarlama stratejisi bağlamında çevre sorunlarına yönelik bir sosyal sorumluluk biçimi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu noktada yeşil ürünlere yönelik tüketici tutumlarını bilinmesi önemlidir; böylece yeşil ürünlerin pazarlanmasında doğru stratejiyi geliştirebilecektir. Bu araştırma sorunsalından hareketle tez çalışması üç bölümden oluşmaktadır. Tezin birinci bölümünde yeşil pazarlama kavramı, ikinci bölümünde çevreci tüketici tutumu ve davranışı, üçüncü bölümünde tüketicilerin yeşil ürünlere yönelik Endonezya ve Türkiye'de uygulanan anket yönteminin kullandığı saha araştırmasının analizi yer almaktadır. Bu çalışmada kullanılan örnekleme büyüklüğü Endonezya'da 100 üniversite öğrencisi ve Türkiye'de 100 üniversite öğrencisi örnekleme büyüklüğü kullanılmıştır. Araştırmada Endonezya ve Türkiye'de tüketicilerin yeşil ürünlere yönelik tutumları arasında bir farklılık olup olmadığını belirlemek için bağımsız t-testi gerçekleştirilmiştir.

Tüketicilerinin teknolojik ürün tercihlerinin belirlenmesinde menşe ülke etkisi- Tayvan markaları örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Diğer
Yarım yüzyıldan uzun bir süredir, menşe ülke etkisi uluslararası pazarlama alanında yaygın olarak incelenen bir konu olmuştur. Ortaya konan genel sonuç ise, menşe ülkenin ürün değerlendirmeleri üzerinde etkili olduğudur. Bu çalışmada; tüketici ve tüketici davranışları, satın alma sürecinin özellikleri ve satın alma davranışını etkileyen faktörler dahil olmak üzere tüketici davranışları ile ilgili kavramlar; ülke imajı, menşe ülke, menşe ülke etkisi ve menşe ülke etkisini etkileyen faktörleri içeren menşe ülke etkisi ile ilgili kavramlar araştırılmış ve değerlendirilmiştir. Yapılan bu araştırma çerçevesinde, Türkiye genelinde bir anket uygulaması yapılarak ve toplamda 460 geçerli örnek toplanmış HTC, ACER, ASUS, ve MSI dahil olmak üzere 4 Tayvan markası ve teknoloji ürünlerinin Türk tüketicileri üzerindeki menşe ülke etkisinin incelenmesi hedeflenmiştir. SPSS İstatistik 22 Analiz Programı aracılığıyla faktör analizi Bağımsız Örneklem T-Testi ve ANOVA dahil olmak üzere istatistiksel veri analizi uygulanmıştır. Bu çalışmada Tayvan, Türk tüketicileri üzerinde güçlü menşe ülke etkisine sahip değilken, bireysel marka etkilerinin menşe ülke etkisinden daha güçlü olduğu sonucuna varılmıştır. Bazı Türk tüketiciler Tayvan'ı yüksek teknoloji ürünleri üreten bir ülke olarak tanımlarken, bazı tüketiciler ise Tayvan'a karşı net bir algıya sahip değillerdir. Bu nedenle, Tayvan ülke imajının artık yenilenmesi gerektiği açıktır; aksi takdirde Tayvan markaları kendi ülke imajlarından fayda sağlayamayacaklardır.

Tüketim kültürü ve medya: Baudrillard' in yaklaşımı

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2016 Diğer
Her toplum tarihi süreç içerisinde yaşanan gelişmelerden gittikçe etkilenmiş ve farklı eğilimlerin içine girmiştir. Yaşadığımız dünyada her şeyin hızlı bir şekilde tüketildiği ve tüketim kavramının da farklı bir boyut ve anlam kazandığını görmekteyiz. İnsanın hayatında önemli bir rol oynayan tüketim kavramı tarihten bu yana fazlasıyla değişmiş ve kendisine özgü sosyal davranış kalıpları oluşturarak, insanların sahip olduğu kültürel sermayenin de bir göstergesi olmuştur. Bu çalışma üç bölümden oluşmaktadır. Çalışmanın birinci bölümünde; kültür kavramının tanımını, öğelerini ve kitle kültür-popüler kültürü kısaca özetlenerek anlatmış. İkinci bölümde; tüketim kültürü, tüketim toplumu ideolojisi ve medyanın ortaya çıkışı, gelişimi ve tüketimin medya ile olan etkileşimini incelenmiştir. Çalışmanın üçüncü bölümünde ise, Konuyla ilişkin kapsamlı ve derinlikli araştırmaların sahibi olan Fransız Sosyolog, Jean Baudrillard'ın hayatı ve eserleri, tüketim kültür eleştirisi, tüketim toplumu ve tüketim kültürü anlayışını Simülasyon kuramı üzerinden tüketim kültürünün günlük hayatımızda nasıl etkilediğini incelenmiştir. Anahtar Kelimeler: Kültür, Tüketim, Medya, Toplum, Jean Baudrillard, Simülasyon

Türk bankacılık sektöründe banka performans analizi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2021 Finans Bilim Dalı
Türkiye'de bankacılık ve finans sistemin ilk aşamaları, sermaye yetersizliği ve elverişsiz başlangıç koşulları nedeniyle çetin olmasına rağmen yeni bir ekonomik sistemin başlangıcıydı. Osmanlı Devleti'nde ilk banka 1845 yılında 'İstanbul Bankası' adıyla kurulmuştur. Atılan bu adımı takiben sonraki yıllarda yabancı sermaye ile yeni bankalar kurulmuş, ancak yönetimlerdeki tecrübesizlikler nedeniyle kurulan bankalar faaliyetleri devam ettirememişlerdir. Cumhuriyetin ilk yıllarında ise, sektörün ayakta kalıp gelişmesinde alınan ihtiyatlı kararlar önemli rol oynamıştır. 2001 yıllında ülkede çıkan politik ve ekonomik krizin etkilerine bağlı olarak bankacılık sektöründe ciddi daralmalar görülmüştür. Krizin etkileri tam olarak atlatılamadan bir kriz daha ortaya çıkmıştır. 2008 yılının son aylarında Amerika Birleşik Devletleri'nde çıkan ve birçok ülkeyi olumsuz yönde etkileyen bu finansal kriz nedeniyle ülkede Gayri Safi Yurt İçi Hasıla hızlı bir şekilde azalmış, enflasyon ve faiz oranlarında dalgalı bir seyir izlenmiş, kamu sektöründe ve özel sektörlerde tasarruf açığı ortaya çıkmış ve bütçe açığı artmıştır. Türk Lirası değer kaybederken olumsuz beklentiler ortaya çıkmıştır. 2009 yılının başlarında yeniden yapılandırma döneminden sonra yeterli olmasa da bankacılık sektöründe olumlu gelişmeler yaşanmıştır. Bu çerçevede 2008 küresel mali krizinin etkileri sonrasında Türk Bankacılık Sektörünün karlılığını ve performansını belirleyen faktörlerin araştırılması ve ortaya koyulması, sonra da bu faktörlerin etkileme yönünün analiz edilmesi gerekmektedir. Bu doğrultuda son 10 yılda Türk Bankacılık Sektöründe yer alan ticari bankaların v performansını etkileyen faktörlerin tespit edilmesi ve tespit edilen faktörlerin performansının ne düzeyde etkilendiğinin belirlenip kamu, özel ve yabancı banka grupları karşılaştırılmalıdır. Bu çalışmada 2010-2020 yılları arasında Türkiye'de faaliyet gösteren ticari bankaların performansını etkileyen faktörler analiz edilmiştir. Toplam 15 ticari bankanın (3'ü kamu, 6'sı özel ve 7'si yabancı sermayeli) çeyrek dönemlik veri seti kullanılarak Panel Veri Analizi uygulandıktan sonra, bankaların türlerine göre bir karşılaştırma yapılmıştır. 15 tane bankanın seçilme sebebi 2010-2020 yılları arasındaki dönem Türk Bankacılık Sektöründe faaliyet gösteren ticari bankaların bazılarının faaliyette bulunmamış olması ve/veya verilerinin bulunmamasıdır. Analizin sonucunda, bankalara özgü faktörlerin banka karlılığı üzerindeki etkisinin, makro ekonomik faktörlerin etkisinden daha fazla olduğu görülmüştür. Bankaların karlılığını etkileyen faktörleri tespit etmek üzere yapılan çalışmada, aktif büyüme hızı, faiz dışı gelirler, faiz gelirleri, faiz giderleri, krediler ve özsermaye gibi bankalara özgü değişkenler ve enflasyon gibi dış değişkenlerin bankaların karlılığı üzerinde önemli etkilerinin olduğu sonucuna varılmıştır.

Türk bankacılık sisteminde çevreye duyarlı yapılanma ve karşılaştırmalı sürdürülebilirlik uygulamaları

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2021 Diğer
Çevreye duyarlı yapılanma ve sürdürülebilirlik kavramlarının önemi hem bireyler hem de devletler için her geçen gün daha fazla artmaktadır. Çevrenin korunması ve kaynakların etkin biçimde kullanılması için yapılan ulusal ve uluslararası düzenlemeler çevresel tahribatların azaltılması ve negatif etkilerin giderilmesi için uygulamada yetersiz kalmaktadır. Bireylerin ve ticari işletmelerin çevre bilinci ile birlikte çevreye duyarlı yapılanmanın finansmanı da bu alandaki önemli konulardandır. Sürdürülebilirliği ticari işletme olarak benimseyen bankalar hem fon bulma hem de fon sağlama açısından avantaj elde edebilmektedirler. Yatıtımcıların ve müşterilerin yeşil bankacılık ürünlerini tercih etmeleri bankalar için olumlu bir gelişmeyken, bankaların da yeşil projelere destek sağlaması çevreyi koruma adına atılan adımlardandır. Türkiye bankacılık sektöründeki sürdürülebilir yapılanmanın incelendiği bu çalışmada Çevresel Kuznets Eğrisi Hipotezi'nin 1968-2017 yıllarında Türkiye için geçerliliği zaman serileri yöntemi ile analiz edilmiştir. Mevcut çalışmanın literatürdeki diğer çalışmalardan farkı bankacılık sektörü toplam kredilerinin gayri safi yurtiçi hasılaya (GSYH) oranının çalışmaya bağımsız değişken olarak dahil edilmesidir. Diğer bağımsız değişkenler ise enerji tüketimi, GSYH, GSYH karesi olarak sıralanabilir. Karbondioksit salınımı bağımlı değişken olarak incelenen modelde, değişkenler arasında uzun vadede ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Nedensellik sınamaları ise GSYH ve GSYH karesi değişkenlerinin karbondioksit salınımını etkilediği, aynı zamanda bu değişkenlerle birlikte bankacılık sektörü toplam aktiflerinin GSYH'ya oranı değişkeninin de enerji tüketimini etkilediği ortaya çıkmıştır. Bu sonuçlar incelemenin yapıldığı dönem için Türkiye'de Çevresel Kuznets Eğrisi Hipotezi'nin geçerli olduğunu doğrulamıştır.

Türk basınında körfez ülkelerine verilen yer: Hürriyet ve Sabah gazetelerinin içerik analizi – Haziran- Aralık 2016

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Diğer
Bu tezde, Hürriyet ve Sabah olmak üzere iki gazete üzerinden Türk basını araştırılmaktadır. Amaç, bu gazetelerin Körfez Ülkeleri (Suudi Arabistan, Kuveyt, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Umman) hakkında nasıl haber yaptığını ve bu haberlere ne kadar yer ayırdığını anlamaktır. Bu çalışmada, nicel ve nitel analiz yöntemleri ile birlikte bir içerik analizi yöntemi kullanılmaktadır. Hürriyet ve Sabah gazetelerinin internet sitesi arşivlerinden, 1 Haziran 2016 ile 31 Aralık 2016 tarihleri arasında yayınlanan toplam 320 haber derlenmiştir. Sonuçlar, her iki gazetede de Körfez Ülkeleri arasında en çok yer verilen ülkenin Suudi Arabistan, en az yer verilen ülkenin ise Umman olduğunu ortaya koymuştur. Her iki gazetede de, Umman hariç tüm Körfez Ülkeleri hakkında kültürel, sosyal, dinsel ve spor temalı haber hikayelerine kıyasla siyaset, uluslararası ilişkiler ve ekonomi konulu haber hikayelerine daha fazla yer verilmiştir

Türk dış politikasında Afrika: Türkiye-Kamerun ilişkileri örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2016 Diğer
Siyasi Tarih alanına giren bu çalışma, Türkiye-Afrika ilişkilerini Osmanlı döneminden 2015 yılına kadar ele alarak; Kamerun örneğinde Türk dış politikasını incelemeyi amaçlamaktadır. IX. yüzyıldan itibaren Afrika kıtasında görülmeye başlayan Türkler, Kuzey Afrika bölgelerinde müstakil devletler kurmuşlardır. Daha sonra, dinî, iktisadî ve stratejik gerekçelere dayanarak burayı idarelerine alıp dört yüzyıl boyunca hükmeden Osmanlılar, buradan Afrika'nın iç bölgelerindeki sultanlıklarla da yakın ilişkiler kurmuşlardır. Ancak, XIX. yy'ın ortalarında Afrika'da başlayan sömürgecilik Osmanlı'nın Afrika kıtasından tedrici olarak ayrılmasına neden olmuştur. Osmanlı'nın yıkılması üzerine kurulan genç Türkiye Cumhuriyeti'nin, sömürgecilik altında bulunan Afrika kıtasıyla olan bağlarının yeniden kurulması mümkün olmadığı gibi dış politikası da Batıya dönük olmuştur. Türkiye 1960'lı yıllarda Afrika'da başlayan bağımsızlık hareketlerini desteklemesine rağmen, dış politikasında Afrika'ya önem vermemiştir. Her ne kadar Kıbrıs sorununun çözülmesi için Afrika ülkelerinden destek almak amacıyla bir açılıma teşebbüs edilmişse de, Soğuk Savaş şartları bu yakınlaşmaya engel olmuştur. Fakat 1990'lı yıllarda soğuk savaşın düşük profile düşmesiyle beraber yeniden şekillenen uluslararası sistem Türkiye'nin dışa açılmasında etkili olmuştur. Yen aryışlara giren Türkiye, başta Orta Asya olmak üzere Kafkasya'ya, Balkanlara ve Afrika'ya açılmaya çalışmıştır. Afrika'ya açılım çerçevesinde kıta ülkeleriyle politik, ekonomik ve kültürel ilişkileri geliştirmeye yönelik 1998 yılında bir eylem planı hazırlanmıştır. Ancak, politik ve ekonomik sorunlar dolayısıyla planın uygulanması 2005 yılından itibaren fiilen hayata geçirilmiştir. Afrika kıtasının ağırlığını farkına varan Türkiye, hazırlanan Eylem planının yanında özellikle Yumuşak güç unsurlarına dayalı yeni stratejiler geliştirmeye başlamıştır. Böylece kısa süre içinde Türkiye-Afrika arasındaki siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkilerin hız kazandığı görülmektedir. Anahtar Kelimeler: Osmanlı, Türkiye Cumhuriyeti, Afrika, Kamerun, Dış Politika

Türk Dil Kurumunun Türkçe Sözlükündeki Arapça kökenli madde başlarının sınıflandırılması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Türk Dili Bilim Dalı
Türkçenin en büyük lehçelerinden biri olan Türkiye Türkçesinde Türkçe Sözlük e göre Arap dilinden Türkçeye geçmiş yapım eki almayan ve tamlama oluşturmayan, sadece Arapça kökenli sözcüklerin sayısı 4.496'dır. Arapça sözcüklerden hem Türkçe hem de Farsça eklerle türetilen ve tamlamalarda yer alan madde başlarının sayısı ise 5.508'dir. Bu sayı,Türkçenin bütün söz varlığı içinde en fazla Arapçadan ödünç sözcük alındığını göstermektedir. Bahsi geçen sözcüklerden bazıları Türkiye Türkçesinde ses değerlerini olduğu gibi korurken bazıları da küçük ya da büyük değişimlere uğramıştır. Yüksek lisans tez çalışmamızda, öncelikle Türkçe Sözlük'teki Arapça madde başları tespit edilmiş, daha sonra ses ve şekil bilgisi açısından incelenmiştir. Anahtar sözcükler: Türk Dil Kurumu, Türkçe söz varlığı, Türkçe Sözlük, Arapça söz varlığı, alıntı / ödünç sözcükler, dil ilişkileri (dil etkileşimleri)