Thesis Search




SEARCH RESULTS

Yüksek sıcaklık ortamında devreli yapılan egzersizlerde alt ekstremiteye uygulanan soğuk su uygulamasının performansa etkisi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2016 Diğer
Bu Çalışmada yüksek sıcak ortamında yapılan egzersizde alt ekstremiteye uygulanan soğuk su girmesinin ikinci yüklenmedeki zindelik ve performansa (koşu mesafesine) etkisi ve vücudun fizyolojik tepkilerinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Araştırmaya uzun mesafe koşularında sporcu olan 10 denek araştırma grubu (Ortalama, yaş 30,5±5.54 yıl; boyu 1.84.1±5.10cm; vücut kitle indeksi 76.62± 9.48 kg, Vo2max 54,1±7,2 ml\kg\dk) oluşturulmuş ve sıcak havada bir hafta ara ile 2 test yapılmıştır. Her deneme, 30'dk sıcak bir ortamda iki yüklenme koşusundan (30.90°±1.28°C, 72,6±5.68%) oluşmaktadır. İki yüklenme arasında 22 dakikalık bir dinlenme seansı verilmiştir. Bu 22'dk süre boyunca, sporcular hem soğuk suya girme (ortalama 15±1°C (5th –17th) hem de soğuk suya girmesiz rastgele bir şekilde tamamlanan iki teste maruz bırakılmıştır. 60 dakikalık süre boyunca soğuk suya girme test (2833,97±530.64gr) terleme miktarında, soğuk suya girmesiz (3239,97±580,26gr) testten daha az belirlenmiş ve ikinci yüklenme sonrası, aralarında anlamlı bir fark görülmüştür. Soğuk suya girmesiz test ile karşılaştırıldığında, vücut iç sıcaklığı, laktik asit, HR, magnezyum, hematokrit, kalsiyum, sodyum ve potasyum değerleri soğuk suya girme sırasında ve ikinci yüklenme öncesi ve sonrasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark (p<0.05) göstermiştir. Bununla birlikte, soğuk suya girmesiz toparlanma (36.50±.318 ºC) ve soğuk suya girme toparlanmayı ağız sıcaklığı yönünden toparlanma seviyesi ortalaması iki sınama arasında istatistiksel olarak anlamlı p<0,05 fark bulunmaktadır. 12 dakika süreyle soğuk suya girmenin, ikinci yüklenme sırasında vücut iç sıcaklarını önemli ölçüde düşürebildiğini göstermektedir. Bu çalışmadaki veriler yüksek sıcaklıkta ara ile yapılan egzersizde soğuk suya girmenin, uygulanan ikinci yüklenmedeki zindelik ve performansa (koşu mesafesine) etkisini göstermektedir. Anahtar Sözcükler: Soğuk Suya Girme, Sıcak Ortamda, Vücut İç Sıcaklığı, Performans.

Yüksek yapılarda taşıyıcı sistem tasarımı

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Yapı Bilim Dalı
Bu çalışmada, yüksek yapılardaki taşıyıcı sistemler ve taşıyıcı sistemlerin sınıflandırması, her birinin özellikleri ve yanal yükler altında davranışlarının incelenmesi hedeflenmiştir. Çalışma, beş genel başlık ve bunların alt başlıklarından oluşmaktadır. Giriş bölümünde, yüksek binalarda kullanılan taşıyıcı sistemler seçilirken bunların hangi etkene bağlı olarak tercih edildikleri özet olarak verilmiş ve yüksek binaların artmasındaki temel etkenler irdelenmiştir. İkinci bölüm, literatür taramasına ve yüksek binaların tarihindeki evrime ayrılmıştır. Bu bölümde, özellikle tez ile ilgili başlıca çalışmalara kronolojik olarak yer verilmiş, çalışmaların metodolojileri analiz edilmiş ve sonuçları yorumlanmıştır. Üçüncü bölüm, yüksek binaların tasarımı ile ilgilidir. Bu bölümde, özellikle yapıyı etkileyen yüklere yer verilmiş ve yüksek binaların farklı taşıyıcı sistemleri tanımlanmış ve sınıflandırılmıştır. Dördüncü bölüm, yüksek yapılardaki yatay yükleri taşıyan sistemler arasında, yüksekliğin ve sistemlerin özelliklerine göre karşılaştırma hedeflenmiştir. Son bölüm, sonuç ve önerilere ayrılmıştır. Çalışmamızda yüksek katlı binaların taşıyıcı sistemlerininin tasarımında asıl probleminin yanal yüklerden kaynaklanan yer değiştirme olduğu bulgusuna ulaşılmıştır. Bina yüksekliğine göre en uygun taşıyıcı sistemi tercih etmek gerektiği sonucu elde edilmiştir. Bu tercihin, ''dış yükler karşısında her bir sistemin özelliklerinin ve davranışlarının tanınması'' koşuluna göre yapılması gerektiği ortaya çıkmıştır.

Yüksek yapılarda yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımında farklı mimarı yaklaşımlar

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Yapı Bilgisi Bilim Dalı
Çok katlı yapıların gelişim süreci 1800'lerin sonlarına doğru asansörün bulunuşu ile birlikte hızlanmıştır. Teknolojinin gelişimine bağlı olarak, ihtiyaçlara bağlı olarak bu gelişim farklı alanlarda kendini göstermiştir. 1970'lerde başlayan enerji krizi ile birlikte her alanda enerji tüketiminin azaltılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelim artmıştır. Yüksek yapılar, kat adedine bağlı olarak, kullanıcı sayısının artması ile en çok enerji tüketen yapı türü olarak karşımıza çıkmaktadır. Yüksek yapıların çevreye zarar veren bu özelliğini ortadan kaldırmak/en aza indirmek için yenilenebilir enerji kaynakları ile yüksek yapıların nasıl bütünleştirileceği konusunda çok sayıda çalışma yapılmaktadır. Yenilenebilir enerji kaynaklarının yüksek yapılarda kullanımının mimari tasarıma etkilerinin incelendiği bu çalışma bes¸ bölümden olus¸maktadır: Çalışmanın birinci bölümde, yüksek yapılarda tüketilen enerji miktarı anlatılarak, bu tüketimin çevreye ve ekonomiye verdiği etkilere değinilerek, yenilenebilir enerji kaynaklarının bu sorunların çözümü olduğu konusu üzerinde durulmuştur. Çalışmanın amacı ve kapsamı belirtilmiştir. Çalışmanın ikinci bölümde, Yüksek yapılarda kullanılan yenilenebilir enerji kaynakları tanıtılmış, ve bu kaynakların yüksek yapılarda nasıl kullanılmaya başlandığı yüksek yapıların tarihsel gelişiminin çok sayıda uygulama ile ilişkilendirilerek anlatılmıştır. Çalışmanın üçüncü bölümde, Yüksek yapıların tasarımında yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının çevreye ve mimari tasarıma etkileri farklı ülkelerdeki yüksek yapı uygulamaları ile incelenmiştir. Özellikle mimari açıdan yenilenebilir enerji kaynaklarının aktif ve pasit olarak kullanımı detaylı olarak anlatılmıştır. Çalışmanın dördüncü bölümünde, farklı ülkelerde yenilenebilir enerji kaynakları kullanılarak inşa edilen yüksek yapı uygulamaları belirlenen kriterler doğrultusunda irdelenmiştir. Çalışmanın son bölümde ise elde edilen sonuçlar değerlendirilmiştir.

Yükseköğrenimin ekonomik büyümedeki rolü: Endonezya ve Türkiye örnekleri

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Günümüzde, küresel kalkınma olarak da bilinen uluslararası kalkınma, uluslararası ölçekte yahut genel olarak küresel bir hedef olarak gelişme düzeyiyle ilintilidir. Gelişmiş ülkeler için küresel hedef geleneği, çoğunlukla gelişmekte olan veya az gelişmiş ülkelerin küresel pazarda hayatta kalmasına, hatta dünyanın devlet sınırları dahilindeki entegrasyonu için desteklenmesine yardımcı olmaktadır. Ancak bugün, dünyanın gelişmekte olan bir bölümü uluslararası ekonomik meselelerde kilit rol oynamaya başlamıştır. Bunlar, diğer gelişmiş ülkelerle rekabet edebileceklerini gösterebilmekte ve ekonomik güçlerini kanıtlamaya çalışmaktadırlar. Bugünlerde küresel ekonomik alanda, ekonomik büyüme, ülkelerin ekonomik göstergelerinde en çok izlenen husus olma özelliğine sahiptir. Ekonomik büyüme ile ilgili ilk literatür, süreci fiziksel sermaye birikimi ile tanımlamıştır. Bununla birlikte, 20. yüzyılın sonlarında ekonomiler, işgücü ekonomisinde belirlenmiş beceri / karakteristik bakış açısına göre işçilerin üretkenliğini arttırabilmek için standart bir yaklaşım olarak beşeri sermayelerini kullanmaktadır. Yükseköğrenim, hem şahıslar hem de işyerleri için beşeri sermaye yatırımının en önemli unsurlarından biri olarak görülen ve zaman ve maliyet bakımından beşeri sermayeye yapılan önemli bir yatırım şeklidir. Bu çalışmanın amacı, Türkiye ve Endonezya örnekleri esas alınarak yükseköğrenimin ekonomik büyümedeki rolünü tanımlamaktır. Bu son on yıl boyunca hem Endonezya hem de Türkiye, G20 üyesi ülkelere katılarak ekonomik güçlerini göstermişlerdir. Dahası, bu çalışmada bahsi geçen ülkelerin, yükseköğrenimin beşeri sermaye için bir yatırım aracı olarak nasıl kullandıklarını teorik ve pratik olarak incelenmektedir. Bu tezde, yükseköğretimin mevcut durumunu ve ekonomik büyümeyi birlikte açıklayarak, bu örneklerin eylemlerini nasıl açıkladığı analiz edilmektedir. Anahtar Kelimeler: Beşeri Sermaye, Yükseköğrenimin Rolü, Ekonomik Büyüme, Türkiye, Endonezya.

Yükselen ekonomilerin Gana ekonomisine etkileri

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2016 Uluslararası İktisat Bilim Dalı
Gana, Afrika'nın en iyi ekonomilerinden biridir bu nedenle ülke, hem gelişmiş ve hem de gelişmekte olan ülkelerin cazibe merkezi olmaya başlamıştır. Bunun da ötesinde bazı yükselen piyasalar ekonomi üzerinde önemli rol oynamaya başlamıştır, ancak bazı yükselen piyasaların Gana ekonomisine olan etkileri ticaret ve Doğrudan Yabancı Yatırımlar (DDY) açısından çok fazla incelenmemiştir. Doğrudan yabancı yatırım (DYY) ve ticaretin sermaye oluşumu için ek kaynaklar sağladığı gibi aynı zamanda ülkelerin yabancı piyasalara erişimini mümkün kıldığı için Gana gibi alt orta gelirli ülkelerin büyümesinde katalizör görevi gördüğü kabul edilmektedir. Ayrıca ticaret ve DYY, dış pazarlar ve sermaye birikimine erişmek gibi ana amaçlara ek olarak, istihdam yaratma, teknoloji transferi, beceri geliştirme, ticaret ve rekabet ortamı yaratma gibi yayılma etkilerini de içeren verimlilik kazançları sağlamaktadır. Bu nedenle ticaret ve DYY birçok çalışmada ekonomik büyümenin ana unsuru olarak görülmektedir. Bu çalışmada, Gana'nın dış ticaret ve DYY akışlarının ekonomik büyümesine olan etkileri bazı yükselen ekonomiler (Brezilya, Çin, Hindistan Güney Afrika ve Türkiye) açısından analiz edilecektir. Bu amaç doğrultusunda çalışma ilk olarak, Gana ve yükselen ülkeler arasındaki ithalat, ihracat ve DYY'nı incelemekte ve ardından dış ticaret ve DYY'ın Gana'nın ekonomik büyümesine olan katkısını araştırmaktadır. Gana'nın ekonomik büyüme üzerindeki ihracat, ithalat ve DYY etkisini değerlendirmek için 1994- 2013 dönemine ait zaman serisi verileri ile panel veri ve regresyon teknikleri kullanılmıştır. Çalışmanın deneysel bulguları ihracat, ithalat ve doğrudan yabancı yatırımların Gana ekonomisi üzerinde büyük etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Seçilen ülkelerle yapılan ihracat ekonomik büyümeyi olumlu olarak etkilerken, bu ülkelerden yapılan ithalat ekonomik büyümeyi olumsuz olarak etkilemektedir. Aynı zamanda bu ülkelerden gelen DDY akımları Gana'nın reel GSYİH büyümesine olumlu katkı sağlamaktadır. Anahtar Kelimeler : Yükselen Ekonomiler, İhracat, İthalat, Doğrudan Yabancı Yatırım, Ekonomik Büyüme

Yükselen piyasa ekonomilerinde enerji talebi ve cari işlemler üzerindeki etkileri

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2021 İktisat Bilim Dalı
Günlük yaşamda, endüstrinin ve ekonomik faaliyetlerin petrole ve petrole dayalı ürünlere bağımlı hale gelmesi, arz kısıtlamalarının yanı sıra aynı zamanda artan talebe bağlı olarak petrolü çok değerli ve dalgalı bir seyir gösteren bir emtia haline getirmiştir. Bu çerçevede son on yıldaki durum değerlendirildiğinde petrol fiyatlarının, küresel ekonomide volatilitesi en belirgin şekilde izlenebilen değişken olduğunu ifade etmek mümkündür. Bu nedenle petrol fiyatlarındaki oynaklıkların ülkeler ve ekonomiler üzerinde önemli etkileri söz konusudur. Buna ek olarak, küresel ekonomik gelişmeler, finansal krizler ve politik sorunlar dahil olmak üzere birçok başka faktörün de petrol piyasaları ve makroekonomik değişkenler üzerinde derin etkileri vardır. Akademisyenlere, politika yapıcılara ve konu ile ilgilenenlere önemli ve değerli bilgiler sağlamak adına bu alandaki araştırmalara son yıllarda hız verilmiştir. Söz konusu tez bu alana gerçekleştirdiği analizlerle mevcut literatüre katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Bu bilgiler ışığında tezin birinci bölümünde; Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika (BRICS) ve Türkiye'ye ait 1990:Ç1 - 2018:Ç4 dönemini kapsayan üç aylık veriler kullanılarak petrol talebinin zamanla değişen değişen uzun dönemli gelir ve fiyat esnekliklerinin hesaplanması amaçlanmıştır. Zamanla değişen parametrelerin tahmin edilmesinde diğer çalışmalardan farklı olarak Bierens ve Matrins (2010) tarafından geliştirilen, parametrelerde dereceli değişime imkan tanıyan zamanla değişen eşbütünleşme (TVC) yöntemi kullanılmıştır. TVC test sonuçları ile eşbütünleşmenin zamanla değişmediği boş hipotezi reddedilmiş, tüm ülkeler için uzun dönem parametrelerdeki değişim doğrulanmıştır. Bunun ötesinde sonuçlar, zamanla değişen gelir ve petrol fiyatları parametrelerinin tüm ülkelerin petrol piyasaları için istikrarlı ve esnek olmadığını ortaya koymuştur. Bulgulara göre esnek olmayan gelire ilişkin bulgular petrolün gerekli bir emtia olduğunu göstermekte olsa da, BRICS ve Türkiye'nin petrol talebi reel ekonomik aktiviteden önemli ölçüde etkilendiği anlaşılmaktadır. Zamanla değişen fiyat esneklikleri petrolün Brezilya, Rusya ve Çin için sıradan bir mal olduğunu ima ederken, Hindistan ve Güney Afrika için bazım dönelerde düşük bir mal olduğuna işaret etmektedir. Analiz döneminin çoğunda fiyat esnekliklerinin anlamsızlığına dair bulgular, petrol ürünleri fiyatlarının düzenlenmesinin yurt içi petrol talebini kontrol edilmesinde yeterli olmadığını ima etmektedir. Buradan yola çıkılarak, petrol ürünleri fiyatlarına uygulanan vergilerin sera gazı emisyonlarını azaltmada etkili bir politika aracı olmadığı sonucuna varılması mümkündür. Tezin ikinci bölümünde, 1980: Ç1- 2019: Ç4 dönemini kapsayan çeyreklik veriler kullanılarak stokastik oynaklıklı zamanla değişen parametreli vektör otoregresyon (TVP-VAR) modeli ile, petrol fiyat şoklarının ASEAN-5 (Endonezya, Malezya, Filipinler, Singapur ve Tayland) ülkeleri ticaret dengeleri üzerindeki etkileri araştırılma

Yükselen piyasa ekonomilerinde otomotiv sanayinin rekabet üstünlüğü açısından karşılaştırılması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 İktisat Politikası Bilim Dalı
Otomobil endüstrisi, ekonomik olarak daha güçlü olan her ülkenin lokomotif sektörlerinden biridir. 1995-2005 döneminde yüzde 30 oranında büyüme gerçekleştiren söz konusu endüstri, izleyen dönemlerde de büyümeye devam ederek önemli bir sektör olma özelliğini korumuştur. Çin, Hindistan ve Brezilya gibi yükselen ekonomi ülkelerinde otomotiv satışlarının bir esnekliğe sahip olduğu bilinmekle birlikte, sektörün sağlam duruşu günümüze dek bir çok uzmanın tahmininin ötesine geçmiştir. Otomotiv sektörünün rekabet edebilme gücü oldukça önemli bir husustur. Bu çalışmanın konusu, yükselen piyasa ekonomilerindeki otomotiv sanayinin rekabet üstünlüğünü etkileyen faktörlerin neler olduğu ve faktörlerin bu ülkelerin rekabet güçleri üzerindeki verimliliğinin ve etkililiğinin ölçülmesidir. Otomotiv sanayinin rekabet üstünlüğü konularında ayrıntılı olarak yapılan teorik değerlendirmeler ve bulgulardan hareketle, faktörlerin ayrımında uluslararası rekabet üstünlüğü ile ticaret arasındaki ilişkinin irdelenmesi ayrı bir önem arzetmektedir. Çalışmanın son bölümünde, panel veri analizi yöntemi ile, Chow ve Hausman testleri kullanılarak sabit etkiler modeli oluşturulmuştur. Bu model, bağımlı değişken olan otomobil satışlarına, bağımsız değişkenler olan GSYİH'nın, otomobil üretiminin, enflasyonun, benzin fiyatının ve döviz kurunun etkisini belirleyebilmek için kullanılmıştır. Başka bir ifade ile söz konusu bağımlı değişken ile bağımsız değişkenler arasındaki ilişkiyi tespit edebilmek için göreceli olarak daha uygun bir teknik olduğu için bu model seçilmiştir. Bu kapsamda, son olarak yükselen piyasa ekonomileri, imalat sanayi rekabet etme biçimlerine göre; kaliteye dayalı rekabet eden endüstriler ve fiyata dayalı rekabet eden endüstriler olmak üzere sınıflandırılmıştır. Zayıf altyapı ile ilgili sorunları giderme amaçlı bir ekonomik reform sürecine başlayan yükselen piyasa ülkeleri, sermaye başına düşen Gayri Safi Milli Hasıla içinde istikrarlı bir büyüme sağlamış ve küresel ticarette önemli pozisyonlara ulaşarak küresel ekonomide entegrasyonu arttırmıştır. Çalışmanın sonunda elde edilen sonuç, GSYİH ve otomobil üretiminin otomobil satışlarında anlamlı ve pozitif bir etkisinin olduğu yönündedir. Ayrıca, enflasyon ve benzin fiyatının otomobil satışlarında önemli ve olumsuz etkileri bulunmaktadır. Otomobil satışlarında kayda değer bir etkisi olmayan tek değişken ise döviz kurudur. Anahtar kelimeler: Yükselen piyasa ekonomileri, otomotiv sanayi, rekabet üstünlüğü, otomobil üretimi

Zaman serilerinin periyodiklik analizi için tekniklerin geliştirilmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Zaman serilerinin periyodiklik analizi zamana göre düzenlenmiş bir veya daha fazla değişken için kaydedilen ölçümler kümesinin analizidir. Periyodiklik madenciliği meteoroloji, astronomi, ekonometri gibi dünyada birçok alanlarda kullanılabilir. Perdiyodikliklerin bulunması için geliştirilen teknikler fourier dönüşümünü, dalgacık dönüşümünü ve dinamik zaman bükmesi algoritmasını esas almışlardır. Dinamik zanam bükmesi algoritması iyi performans vermesine rağmen işlem zamanı yüksektir. Bu tez çalışmasında zaman serilerinin periyodiklik analizi için kullanılan fourier dönüşümü, dalgacık dönüşümü ve dinamik zaman bükmesi tabanlı algoritmalar incelenmiş ve daha sonra yeni periyodiklik analizi algoritmaları (HFD-DZB, DD-DZB) önerilmiştir. Önerilen algoritmalar hızlı fourier dönüşümü ile dinamik zaman bükmesinin birleştirilmesi (HFD-DZB) ve dalgacık dönüşümü ile dinamik zaman bükmesinin (DD-DZB) birleştirilmesi ile oluşturulmuştur. Önerilen algoritmaların performansları gerçek ve sentetik veritabanı üzerinde incelenmiş ve başarılı sonuçlar elde edilmiştir.

Zamansal ve mekansal boyutuyla suçun coğrafi bir analizi: Gana örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 Diğer
İnsanlığın diğer canlı türleri üzerindeki üstünlüğü suç işleme ve sapkın davranışlardan kaçınma kararı arasında sonsuza kadar sürüklenmesidir. Anlaşılabilir olduğu kadar anlaşılmaz olan şey ise suçun en azından sonsuzluk için burada kalıyor olmasıdır. Suç-mekân ilişkisinin temel açıklaması suçun bazı alanlarda başkalarına karşı kümelenme eğiliminde olmasıdır. Suçun çağdaş bir şekilde kavramlaştırılmasının yerini yok saymanın imkânsız olması ise bunun argümanıdır. Yer ve suç hiçbir şekilde özerklik göstergesi olmamakla birlikte tutarlı bir ilişkisi olan karakterizasyon çiftidir. Son yıllarda, jeomekanik teknolojilerdeki ilerleme, hedeflenen önleyici tedbirleri uygulamak için aşırı yoğunlukta olan bu alanları tespit etmeyi mümkün kılmıştır. Genel konuşmak gerekirse, şu anda Gana'da suç çalışmalarının kilit unsurlarının haritalandırılması ne yazık ki yetersizdir. Esasen çalışmaların çoğunun kavranmasında başarısız olan şey, Gana'daki suç araştırması alanındaki asıl rolü oluşturmaktadır. Bu araştırmanın başlıca ilgi alanı, mekansal olarak tanımlanmış bölgesel sınırları kullanarak belirli suç kategorilerine göre suçun mekansal ve zamansal dağılımını araştırmaktır. Hedef ise bölgesel farklılıkları ve suç kalıplarındaki zamansal değişimleri incelemektir. Araştırma aynı zamanda suçla ilgili sosyo-ekonomik ve demografik özelliklerin arasındaki ilişkiyi araştırmaya çalışmaktadır. Mekân ile suç arasındaki ilişki makro düzeyde değerlendirilmiştir. Gana Polis Hizmetinden elde edilen suç verileri, bölgesel düzeyde yoğunlaşmaları belirlemek için 2000 yılından 2015 yılına kadar suç türlerine göre analiz edilmiştir. Veriler, ülkedeki tüm Polis bölgelerinde bildirilen suç vakalarını temsil etmektedir. Temel sosyo-ekonomik ve demografik veriler 2000 ve 2010 nüfus ve konut sayımından elde edilmiştir. Suç ile temel sosyo-ekonomik ve demografik değişkenler arasındaki ilişkiyi ölçmek için Spearman Korelasyon Katsayısı kullanılmıştır. Suç kategorilerine ve yıla dayalı suç dağılımı Coğrafi Bilgi Sistemleri kullanılarak haritalanmış ve görüntülenmiştir. Araştırmadan elde edilen sonuçlar, analiz süresince toplam suç miktarında genel bir düşüş olduğunu göstermiştir. Ancak bu önemli düşüşün nedenleri ampirik olarak doğrulanmamıştır. Bu durumun sebeplerini saptamak için titiz bir araştırma gereklidir. İnsan kaçakçılığı, yasadışı giriş, lekeleme ve soygun alanlarındaki keskin artış dikkatle gözlemlenmiştir. Çalışmada aynı zamanda suçu etkileyen faktörlerde önemli farklılıklar tespit edilmiştir. 2000 yılında suç, sosyo-ekonomik ve demografik değişkenlerle, 2010 yılına göre yüksek oranda ilişkili çıkmıştır. Genel algılamanın aksine analiz ekonomik dezavantaj ve tecrit politikasının makro analiz biriminde mutlak suç oluşturmadığını tespit edilmiştir. Çalışmada Gana Polis departmanlarındaki suç haritalamasının kullanılmasının aciliyeti şiddetle tavsiye edilmiştir.

Zâriyât sûresi tefsiri

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Tefsir Bilim Dalı
Kur'ân-ı Kerîm'de 51. Sûre olarak Zâriyât Sûresi, 60 âyetten oluşan sûre olmasına rağman içerdiği konular çok kapsamlı olarak görülmüştür. Bu tezde, Zâriyât Sûresi Tefsiri araştırılmaya çalışılmıştır. Araştırma, giriş, üç bölüm ve sonuçtan oluşmaktadır.

Zekât, hac ve umre konularında Hanefî ve Şâfiîlerin farklı görüşleri ve dayandığı deliller

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2013 İslam Hukuku Bilim Dalı
Zekât, hac ve umre gibi önem arzeden ibadet konularının değişik fıkıh ekolleri tarafından farklı yorumlanmış olması, çoğu zaman konuya hâkim olmayanların ve mezheplerin kaynaklarına inemeyenlerin yanlış değerlendirmelerine sebep olmaktadır. Birinci bölümde her iki mezhepten, mezhep kurucularından ve mezheplerin usûl ve sistematiğinden bahsedilmiştir. İkinci bölümde zekât, zekâtı verecek ve alacak olan kişilerden, hangi mallardan ve hangi miktarlarda zekâtın verilmesi gerektiği, zekât ile ilgili konularda Hanefî ve Şâfiî mezheplerin görüşleri ve delilleri ele alınmıştır. Üçüncü bölümde hac ve umre ibâdetleri hususunda iki mezhebin görüşleri, ihtilâf ettikleri meseleler, delilleri ile birlikte mukayeseli olarak anlatılmaya çalışılmıştır. Anahtar Sözcükler: Zekât, Hac, Umre, Hanefî Mezhebi, Şâfiî Mezheb, İhtilaf.

Zekeriyyâ el-Ensârî'nin Esne'l-Metâlib adlı eserinde Aile Hukuku ile ilgili kaideler

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2022 İslam Hukuku Bilim Dalı
Fıkhi kaideler, fıkıh ilminin ürettiği önemli ürünlerden bir tanesidir. Fıkhın genel mantığını yansıtan, bir veya birçok konudaki hükümlerin teşekkülündeki gerekçeleri veciz bir şekilde ifade eden bu kaideler, fıkıhla ilgilenen her seviyedeki ilim insanına ilim tahsili ile ifta/ictihad faaliyetlerinde kolaylık sağlamaktadır. Fıkhi kaidelerle ilgili çok sayıda çalışmadan oluşan geniş bir literatür bulunmaktadır. Bu literatürü oluşturan bazı araştırmalar, fıkıh kaynakları içerisinde dağınık halde bulunan külli kaidelerin tespitine yöneliktir. Bu metotla yapılan bu tezde Zekeriyyâ el-Ensârî'nin Esne'l-Metâlib adlı eserinin ahvâl-i şahsiyye bölümlerinde geçen fıkhi kaidelerin tespiti ve değerlendirmesi yapılmıştır. Çalışma, bir giriş, üç bölüm ve bir sonuçtan oluşmaktadır. Giriş bölümünde konunun önemi, amaçları, sınırları ve konuyla ilgili önceki çalışmalar zikredilmiştir. Birinci bölümde, müellifin biyografisi ve eserleri anlatılmış, çalışmanın ana kaynağı olan Esne'l-Metalib adlı eseri tanıtılmıştır. İkinci bölümde fıkhi kaide kavramı ele alınmış; fıkhi kaideler ile fıkhi zâbıtlar arasındaki farklar, fıkhi kaidelerin rükünleri, şartları, delil değeri ve kaynakları incelenmiştir. Çalışmanın ana konusunu teşkil eden son bölümde ahvâl-i şahsiyye bölümlerinde geçen fıkhi kaidelere yer verilmiş, tespit edilen 19 kaide zikredilmiştir. En son olarak araştırmada elde edilen sonuçları içeren Sonuç bölümü bulunmaktadır. Anahtar Kelimeler: İslam Hukuku, Kaide, Külli Kaide, Zekeriyyâ el-Ensârî, Esne'l-metâlib

Zemahşerî'nin el-Keşşâf'ında Müşkilü'l-Kur'ân

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2021 Tefsir Bilim Dalı
Araştırmamız giriş ve üç bölümden meydana gelmektedir. Giriş bölümünde araştırmanın konusu, önemi, amacı, takip edilecek metodu ve kaynakları üzerinde bilgiler verilmektedir. Birinci bölüm iki kısımdan oluşmaktadır ki birinci kısımda müfessir Zemahşerî'nin hayatı ile ilgili özet niteliğinde bilgiler yer almaktadır. İkinci kısmın konusu, Müşkilü'l-Kur'ân'ın tanımı, mahiyeti, tarihi süreci ve bu konularda Zemahşerî'nin yaklaşımıdır. İkinci bölümün ana başlığı, Âyetler Arasında Tenâkuz Vehminden Ortaya Çıkan Müşkiller şeklinde olup, bu bölümde ilk bakışta bir âyeti başka bir âyetle, bir âyetin kendi içinde, bir grup âyetin başka bir grup âyetle, âyetin ilk bakışta vâkıa ile, akıl ile nakil arasında gibi görünen âyet-i kerîmelerdeki müşkiller ve ilgili işkâllerin halli üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümün konusu Kur'ân'ın edebî bir kitap oluşu ile ters gibi görünen âyetlerdeki müşkillerdir. Kur'ân'ın birçok yönden edebî bir kitap oluşu yüce Allah tarafından bildirildiği halde bazı âyet-i kerîmelerde buna muhâlif olduğu izlenimi veren durumlar dikkat çekmektedir. Dolayısıyla bu bölümde bunların izâle şekli ve gerçek boyutu beyan edilmiştir.

Zeynüddin (v. 970/1653) İbn Nüceym'in Hâşiyetü Ala Câmi'i'l-Fusûleyn adlı eserinin tahkîk ve değerlendirilmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2016 İslam Hukuku Bilim Dalı
İbn Kadî Simâvna'nın (v. 823/1420) kaleme aldığı Câmiu'l-Fusûleyn adlı eseri İslâm Hukuku alanında önemli bir konuma sahiptir. Câmiu'l-Fusûleyn üzerine onlarca çalışma yapılmıştır. Bu çalışmaların pek çoğu yazma eser halinde kütüphane raflarında mahsur kalmaktadır. Bu eserlerin en önemlilerinden biri, çalışma konumuz Zeynüddin İbn Nüceym'in (v. 970/1653) Hâşiye 'alâ Câmiu'l-Fusûleyn'idir. Câmiu'l-Fusûleyn'de kısa ve öz olarak anlatılan konular Hâşiyetü Câmii'l-Fusûleyn'de ayrıntılı bir biçimde bazı kaynaklara da atıf yapılarak ele alınmıştır. Kitapta her hükmün kaynağı (müellif/eser), isim veya rumuzuyla gösterilmiştir. Eserde Câmiu'l-Fusûleyn'den farklı olarak ekseriyetle Hanefi mezhebi baz alınmıştır.Çalışmamız dirase (araştırma), tahkik ve tahlil (değerlendirme) bölümlerinden oluşmaktadır. Birinci bölümde İbn Kâdî Simavna ve İbn Nüceym'in hayatı, hocaları, öğrencileri, çocukları, eserleri ve kendileri ile ilgili yapılan çalışmalardan bahsedilm-iştir. İkinci bölümde ise, Câmiu'l-Fusûleyn'in tanıtımı ve İbn Nüceym'in Hâşiyetü Câmii'l-Fusûleyn'inin tahkik ve tahlîli sunulmuştur. Metin, eserin Süleymaniye, Kayseri Raşid Efendi, Konya Bölge Yazma Eserler ve Millet Kütüphaneleri'inde dört nüshası karşılaştırılmak suretiyle oluşturulmuştur. Hâşiyede geçen kitap, şahıs, isimleri ve Farsça ve Türkçe cümleler ile alakalı dipnotlarda açıklamalarda bulunulmuştur. Üçüncü bölümde de tahkîkli metin, karşılaştırması yapılan dört nüshadan ikişer sayfa eklemeler, sonuç ve bibliyografya ile tezimiz suna ermektedir.

Zeytin yaprağı ekstraktının fenolik profilinin stabilitesinin incelenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Temel İşlemler ve Termodinamik Bilim Dalı
Bu çalışmada üç farklı ekstraksiyon yöntemleri kullanılıp optimize edilerek elde edilen zeytin yaprağı ekstraktları farklı koşullarda depolanarak belirli aralıklarda analiz edilmiş ve fenolik profilinin değişimi, toplam flavonoid miktarlarının değisimi ve antioksidan özelliklerinin değişimi izlenmiştir. Aynı zamanda her ekstraksiyonla işlenmiş zeytin yaprakları, işlenmeden öncesi ve sonrası mikro gözeneklerinde oluşmuş değişimler izlenmek için SEM analizi uygulanmıştır.

Zhao Rugua'nın Zhufanzhi adlı eserine göre XII - XIII. yüzyılda Orta Doğu kentleri ve ticari emtia

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2015 Ortaçağ Tarihi Bilim Dalı
Antik çağlardan beri Ortadoğu ile Çin arasındaki deniz ticareti vasıtasıyla ürün, inanç, dil, kültür ve medeniyetlerin mübadelesi sağlanmaktadır. İbn Battûta ve Marco Polo isimli Ortaçağ'ın iki ünlü seyyahının eserlerine göre Zeytûn, dünyanın büyük limanlarından biri idi. Bu tezin amacı, Zeytûn limanı gümrük nazırı Zhao Rugua tarafından 1225 yılında yazılmış olan Zhufanzhi (Barbarların Tasviri) isimli kitapta bahsedilen Ortadoğu kentleri ve ticari emtia ile ilgili metinleri tercüme ederek kaynakları değerlendirmektedir. Birinci Bölüm'de Çin ile deniz ticareti yapan toplam 21 Ortadoğu kentinin coğrafî mevkii, iklimi, yerli ürünleri, kültürü, gelenek, görenek ve yerel rivayetleri detaylıca kaydedilmektedir. İkinci Bölüm'de ise Birinci Bölüm'de bahsedilen kentlerden Zeytûn limanına ithal edilen 22 çeşit ürünün dağılım, cins, üretim ve kullanımları hakkında daha detaylı, geniş ve sistematik şekilde verilmektedir. Zhao, bizzat kentlere gitmeden Çinli ve yabancı tüccarlarla mülakat yaparak ve Çin resmî hanedanlık tarihi eserlerine başvurarak eserini yazmıştır. Zhufanzhi adlı eserin, XII-XIII. yüzyıl Çin ve Ortadoğu kentleri arasındaki ticari münasebet tarihini incelemek için mühim bir kaynak olduğu kabul edilmektedir.

Zihinsel engelli öğrencilerin öğretmenlerinin iş doyumu: Gazze örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Diğer
Bu araştırmanın amacı, Gazze şehrindeki özel eğitim merkezlerinde zihinsel engelli öğrencilerin öğretmenlerinin iş doyumu faktörleri ile bazı demografik değişkenler arasındaki ilişkiyi tanımlamaktır. Araştırmanın örneklem grubunu Gazze'de özel eğitim merkezlerinde bulunan zihinsel engelli öğrencilerin tüm öğretmenleri oluşturmaktadır. Araştırmada nicel araştırma türlerinden biri olan tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak iki bölümden oluşan anket ve Aweidah İş Doyumu Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda elde edilen verilere göre araştırmanın örneklem grubunda bulunan öğretmenlerin iş doyumu düzeyleri düşük düzeydedir. Öğretmenlerin iş doyumu düzeylerinde farklı değişkenlere göre anlamlı bir farklılık ortaya çıktığı sonucuna ulaşılmıştır. Ulaşılan sonuçlar doğrultusunda öğretmenlerin iş doyumu düzeylerinin yükseltilebilmesi için öneriler geliştirilmiştir.

Zimbabve safari turizmine katılan uluslararası turistlerin beklenen faydalara göre pazar bölümlendirmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2020 Diğer
Bu çalışmanın temel amacı, yabancı turistlerin Zimbabve milli parklarındaki safari tatillerinden elde ettikleri faydaları ve turist profillerini belirlemek için homojen gruplara ayırmaktır. Fayda faktörleri ve pazar bölümleri, yabancı turistlerin demografik ve seyahat özellikleri arasındaki farklılıklarına göre belirlenmiştir. Ayrıca, çalışmada, Zimbabve Milli Parklarını ziyaret eden yabancı turistlerin şikâyetleri ve beğenileri de araştırılmıştır. Veri toplamak için anket tekniği kullanılmıştır. Anketler, safari tatillerini Hwange Ulusal Parkı, Mana Havuzları Milli Parkı ve Gonarezhou Ulusal Parkı'nda 1 Şubat - 30 Nisan 2019 tarihlerinde geçiren yabancı turist gönüllülerine çevrimiçi olarak tasarlandı ve dağıtıldı. Toplam 301 yanıt alındı. Araştırmada tanımlayıcı istatistikler aritmetik ortalama, medyan, mod ve standart sapma kullanıldı. T testi, ANOVA, faktör analizi, kümeleme analizi ve ki-kare analizlerinden de yararlanıldı. Faktör analizi sonucunda 3 fayda faktörü elde edilmiştir. Bu faktörler Sosyalleştirme ve kendini geliştirmek, Doğa ve vahşi yaşamı tanımak ve Rahatlamak olarak adlandırıldı. Üç fayda faktörüne K-Ortalama Kümeleme analizi uygulanmış ve bunun sonucunda 2 pazar bölümü (kümeler) elde edilmiştir. Bunlar: Sosyalleşme arayanlar ve Doğa ve vahşi yaşamı arayanlar olarak adlandırıldı. Bu bulgular, milli parkların yöneticilerine turistlere neler sunacakları, kaliteli hizmetlerini nasıl geliştirebilecekleri ve ayrıca yeni planlar ve stratejiler geliştirmek için öneriler sunmaları konusunda önemli bilgiler vermektedir. Buna ek olarak, bu bulgular safari turizm pazarı, safari konaklama tesisleri ve safari pazarlamacıları, milli parklardaki safari turistlerinin değerli tatil deneyimleri ve pazarlama faaliyetleri için önemli bilgiler sağlamaktadır.

Zimbabve'de iki partinin medya çercevelemesi: The Herald ve Daily News gazetelerinde bir vaka incelemesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 İletişim Bilimleri Bilim Dalı
Zimbabve'nin 30 Temmuz 2018'deki seçimleri, ülkenin 1980'de bağımsızlık kazanmasından bu yana tüm önceki seçimleri aşan medyanın dikkatini olağanüstü bir biçimde çekti. Bu makale, siyasi aktörlerin, Zimbabve gazetelerinde, devlete ait, Herald ve özel sektöre ait Daily News temsil edilmesini, basının normatif rolleri ile fiili uygulamalarının arasındaki uyumsuzluğu daha iyi anlayabilmek amacıyla analiz etmektedir. Basın, bir seçim sırasındaki ana bilgi kaynağıdır ve seçmenleri kamuoyu ve algılarını etkileyerek belirli bir şekilde oy kullanmaya yönlendirebilir. İlgili haberleri seçerek, diğerlerini bastırırken veya küçümserken belli konulara vurgu yaparak gerçeklik oluşturur. Bu çalışma, belirli çerçevelerin kullanılması yoluyla Herald ve Daily News'in Zimbabve'deki Temmuz 2018 seçimlerinden 15 gün önce ve 15 gün sonraki süre boyunca iktidarını nasıl meşrulaştırdığını ya da zayıflattığını keşfetmek için çerçeveye yapısalcı bir yaklaşım getiriyor. Bu nitel çalışma, iki liderin hem parti hem de ulusal düzeyde liderliği hakkında bilgi içeren iki gazeteden kasten örneklenen gazete hikayelerinden faydalanmaktadır. Veriler, iki gazetenin çevrimiçi arşivleri aracılığıyla toplandı ve içerik analizi ile analiz edildi. Rapor, gazetecilerin bilinçli veya bilinçsizce kullanabileceği çerçevelerin, faaliyet gösterdikleri kültür ve söylemsel uygulamalara ve belirli tarihsel dönemlere dayandığını savunuyor. Benzer çerçeveler, iki farklı gazete tarafından siyasi liderleri meşrulaştırmak veya yetki vermek için kullanılabilmektedir. Aynı şekilde, aynı uçları elde etmek için farklı çerçeveler kullanılabilmektedir. Her iki gazete de benzer çerçeveler kullanmıştır; bu, ana siyasi liderlerin, seçimlerden sonra şiddetin, siyasi partilerin ekonomik iyileşmeye ve ilerlemeye hükmedilmeye uygun olmamalarının temsilidir. Seçilen çerçevelerden benzersiz liderlik yalnızca The Herald tarafından kullanılmıştır. Daily News ayrıca Zec'in özgür ve adil seçimler yapmadığını belirten çerçeveler de kullanmıştır. Anahtar Kelimeler: Çerçeveleme, Çerçeveler, Herald, Daily News , Emmerson Mnangagwa ve Nelson Chamisa.

Zina: Kur'an ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin Ceza Hukuku karşılaştırılması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 Tefsir Bilim Dalı
Zina suçu ailenin doğal temellerinde meydana gelen bozulmalar karşısında toplumun hissettiği tedirginliği ifade eder. Ne zaman ki bir kimsenin bir kadınla cinsel ilişkiye girilirse, ailevi yükümlülük ve ödevler ihlal edilmiş olur. Zina günümüzde artık eski toplumlarda olduğu gibi ölüm cezasını gerektiren en ağır suç olarak kabul edilmemektedir. Bundan dolayıdır ki, Kur'an'ın yanı sıra Kongo ceza hukukunun toplumsal düzenle çatışma içine girmeleri halinde cinsel sapmaların çeşitlilik ve çokluğu karşısında öngördükleri yaptırımlar sorgulanmaktadır.