Thesis Search




SEARCH RESULTS

Derin öğrenme tekniklerini kullanarak bağlamsal benzerliğe dayalı otantik islami metinlerin akıllı kümelenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Enformatik Bilim Dalı
Bazı sosyal veya dini meselelerle ilgili karar verirken, İslam hukuk uzmanları (Islamic Jurists) meseleyle doğrudan ilişkili ya da bağlamsal olarak benzer (contextually analogic) ya da onunla ilişkili meseleleri bulmak için tüm temel metinleri taramalıdır. Bir hakim heyetinin veya hakimin vereceği hükmün, eğer meseleyle ilgili mevcut kaynak ve hukümleri dikkate alırsa muhkem olacağı açıktır. Eğer bir hukum sığ bir seviyede verilmişse, o zaman tarihte görüldüğü üzere toplumda bölünme ve çatışmalara yol açacaktır. Bu tezde biz sorgulama yapıldığından bağlamı çıkaran ve iligili külliyatı (Corpus) heyetin onune getiren, derin öğrenmeye dayalı farklı teknikler öneriyoruz. Bağlamsal benzerlik ve kıyasa dayalı kümeleri geliştirmek için Derin öğrenme teknikleri, özellikle Derin Sinir Ağları ve denetimsiz kümeleme algoritmaları (K-Ortalama, BIRCH, Deep Embedded Clustering (DEC) ve Spektral) kullanılmıştır. Korpusun gömülmesi, Google'ın Word2Vec, Doc2vec, Facebook'un FastText ve Stanford'ın GloVe kullanılarak hesaplanmıştır. Gömülenler (embeddings), Word2Vec, Doc2Vec, Facebook'un fastText ve Stanford's GloVe modellerini çok boyutlu bir bağlamda gömmek için eğitilmiş metin korpusundan hesaplanmıştır.

Derin öğrenme yaklaşımı kullanarak bulut ortamları için saldırı tespit hizmet tasarımı

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2019 Diğer
Saldırı tespiti, siber güvenliğin temel taşı olarak kabul edilir. Erken ve etkili saldırı tespiti, son on yılda araştırmacılardan büyük ilgi görmüştür. Bununla birlikte, siber güvenliğe saldırı tespiti için derin öğrenme modellerinin kullanımı konusunda derin ve yeterli bir çalışmanın varlığı nadiren mümkündür. Bu tez çalışmasında kişisel bilgisayar, ağ ve bulut bilişim olmak üzere üç farklı ortamda saldırı saptama problemini araştırdık. Kişisel bilgisayar ve ağ ortamları ile ilgili olarak, sırasıyla maskeli ve ağ saldırı tespiti için bir dizi derin öğrenme modeli geliştirdik. Ayrıca, hem özellik hem de hiperparametre seçimi için yeni ve etkili bir çift Parçacık Sürü Optimizasyonu (PSO) tabanlı bir algoritma önerdik. Eski algoritmayı, derin öğrenme modelinin antrenman öncesi aşamasında, verilen antrenman setinin optimum özellik alt kümesi ve azaltılmış antrenman setinin doğruluğunu en üst düzeye çıkartan modelin optimum hipermetreleri elde edileceği şekilde kullandık. eğitim aşamasına. Ayrıca, geliştirilen derin öğrenme modellerinin saldırı tespitinde iyi bilinen bir dizi veri seti ve çeşitli analizler kullanarak etkinliğini doğruladık. Deneysel sonuçlar, çift PSO tabanlı algoritmayı kullanarak ön eğitimli derin öğrenme modellerinin performans açısından geleneksel makine öğrenme yöntemlerinden daha iyi performans gösterdiğini, tespit oranını 1% ile 10% arasında artırdığını ve yanlış alarm oranını 1% ıle 5% arasında azalttığını çoğu durumda göstermiştir. Kişisel bilgisayar ve ağ ortamları için saldırı tespitindeki bulgularımız, dinamik, karma ve çok iş parçacıklı bir bulut tabanlı saldırı algılama sistemi tasarlamak için kullanılır. Buna ek olarak, üçüncü taraf bir bulut hizmeti, önerilen bir bulut tabanlı saldırı algılama sistemini izlemek ve yönetmek, ayrıca bir saldırı alarmı verildiğinde bulut kullanıcıları ve bulut hizmeti sağlayıcısıyla iletişim kurmak için de tasarlanmıştır.

Derin öğrenme yöntemleri ile cilt lezyon bölütlemesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Enformatik Bilim Dalı
Deri kanseri, orta yaşlı ve yaşlı beyaz tenli insanlar arasında yaygın olarak görülen bir hastalıktır. Tıbbi kriterlere göre birçok türe ayrılmıştır. En tehlikeli ve ölümcül kanser türlerinden biri malign melanomdur. Erken tanı konulursa tedavi edilebilir kanser türlerinden biridir. Erken tanı, tümör tiplerinin kötü huylu (malign) veya iyi huylu (benign) olup olmadığının sınıflandırılması için otomatik bir teşhis sistemi gerektirir. Doğru bir lezyon bölütlemesi otomatik bir teşhis sistemi oluşturmak için en gerekli adımdır. Dermoskopik görüntü bölütlemesi gerçekleştirilmesinde istenmeyen yapılar lezyon sınırını saptamayı olumsuz yönde etkilemektedir.. Bu tezin temel olarak odaklandığı konu deri kanserinin erken teşhisi sırasında lezyonun yüksek doğrulukla sınıflandırılmasını kolaylaştırmak amacıyla lezyonun sınırını bölütlenmesi için kesin, etkili, sağlam ve otomatik bir yol oluşturulmasıdır. Sürecimiz iki aşamalı olup: birinci aşamada kıl ve cetvel işaretleri gibi istenmeyen yapılardan arınmış görüntüleri elde etmek için görüntü işleme teknikleri kullanılmıştır. Tezin önemli olan ikinci aşamasında U-Net mimarisinin geliştirmesidir. Geliştirilen yöntemde, başarılı lezyon bölütlemesi oranı elde etmek için 46 katmanlı bir mimari oluşturulmuştur. Bu çalışmada farklı katman sayısına sahip beş değişik U-Net (U-Net 32, U-Net 30, U-Net 37, U-Net 48 ve U-Net 46) üzerinde deneyler gerçekleştirilmiştir. Önerilen sistem U-Net 46 katman mimarisini kullanmaktadır. Kullanılan U-Net mimarilerinin bölütleme sonuçlarını elde ettiğini görmek üzere sonuçları değerlendirmek için Doğruluk, Dice ölçütü, Jaccard, Hassasiyet ve Özgüllük performans ölçekleri kullanılmıştır. Bölütleme deneyleri için ISIC2018 Lezyon Sınır Bölütleme veri kümesi kullanılmıştır. Sırasıyla U-Net 32, U-Net 30, U-Net 37, U-Net 48 mimari leri için doğruluk değerleri % 89,% 87,% 85 ve % 86 şeklindedir. Tez kapsamında önerilen U-Net 46 mimarisiyle oluşturulan otomatik bölütleme sistemi, 1815 eğitim veri kümesi ve 779 doğrulama veri kümesi kullanarak , % 93 doğruluk, % 85 Dice ölçütü, % 93 Jaccard, % 91 duyarlılık ve % 97 özgüllük başarım değerleri bulunmuştur.. Deneysel sonuçlar, önerilen 46 katmanlı U-Net mimarisinin deri lezyon bölütlemesi en başarılı mimari olduğunu göstermektedir.

Derin öğrenme yöntemleri ile göğüs kanseri teşhisi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2017 Diğer
Göğüs kanseri dünyada kadınların arasında en yaygın kanser türü olup, kadınlardaki kanser oranının %23'ünü kapsamaktadır. Normalde memenin hücreleri düzenlenmiş bir şekilde bölünürler. Eğer hücreler, yeni hücrelere ihtiyaç duyulmadığında bölünmeyi sürdürürlerse, bir doku kütlesi oluşur. Bu kütleye bir tümör denir. Bu tümör habis veya iyi huylu olabilir. Teşhisinin amacı habis ve iyi huylu hücreleri birbirinden ayırmaktır. Göğüs kanserinden kurtulmanın tek umudu erken teşhistir. Bu tezde, derin öğrenme tıp alanında kullanılmaktadır, göğüs kanseri teşhis için derin öğrenme tabanlı klinik destek sistemi önermektedir. Derin öğrenme, yapay zekâ problemlerini çözmek için makine öğrenmenin bir alt alanıdır. Bu çalışma, derin öğrenme yaklaşımlarının tıbbi alanda da başarılı sonuçlar üretip üretemeyeceğini araştırmayı amaçlamakta olup, göğüs kanseri türündeki çalışmaları gösterecektir. Göğüs kanserinin teşhisinde daha önce derin öğrenme yöntemleri Tekrarlayan sinir ağları ve Tam bağlantılı sinir ağları kullanılırken yeni sıra ilk defa farklı derin öğrenme tekniklerinden Konvolüsyon sinir ağlarının yeni mimarisi kullanılmıştır. Wisconsin UCI makine öğrenme deposundaki göğüs kanseri veri setleri farklı derin öğrenme yöntemlerinin yeteneğini test etmek için kullanılmaktadır. Sonuçlar, derin öğrenme yaklaşımlarının, tıbbi karar vermeyi destekleme yönünde umut verici bir yön gösterdiğini doğrulamaktadır.

Derin öğrenme yöntemleri kullanılarak konik ışınlı bilgisayarlı tomografi görüntülerinden diş ve çene kemiğinin tespiti

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2021 Diğer
Günümüzde teknolojinin hızla gelişmesi ile birlikte sağlık sektöründe bilgisayar tabanlı çözümlerde hızla gelişmektedir. Özellikle dental tedavilerde tedavisi öncesi dikkatli ve ayrıntılı tedavi planlamasının yapılması oldukça önemlidir. Bu nedenle dental tedavilerde konik ışınlı bilgisayarlı tomografi cihazlarından elde edilen görüntülerin analizi oldukça önemlidir. Çalışmada konik ışınlı bilgisayarlı tomografi görüntülerini U-Net, DeepLab V3+ ve YOLO V3 derin öğrenme mimarileri kullanılarak diş ve çene kemiği yapısını otomatik olarak tespit eden örnek bir yazılım geliştirilmiştir. Kullanılan üç farklı derin öğrenme mimarilerin eğitimlerinden elde edilen sonuçlar zar benzerlik katsayısı performans değerlendirme ölçütüne göre değerlendirilmiştir. Kullanılan üç derin öğrenme mimarisinden U-Net derin öğrenme modeli, 0.001 öğrenme oranı, 70 tekrar eğitim sayısı ve her eğitimde alınan veri boyutu 16 olarak alınıp eğitim gerçekleştirildiğinde model zar benzerlik katsayısına göre 0.9289 doğruluk oranı ile diş ve çene kemiği tespiti gerçekleştirilmiştir.

Derin öğrenme yöntemleri kullanılarak osteoporozun belirlenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2020 Diğer
Osteoporoz, düşük kemik mineral yoğunluğu ile karakterize edilen en yaygın kronik kemik hastalığıdır. Dual Enerji X-Işını Absorbsiyometrisi (DEXA) taraması, kemik mineral yoğunluğunu ölçmek ve osteoporoz tanısı koymak için en sık kullanılan yöntemdir. Ancak, cihazın büyüklüğü ve yüksek maliyeti gibi belirli kısıtlamaları vardır. Standart X-ışınları ve Bilgisayarlı Tomografi (BT) gibi diğer tarama yöntemleri, hastalık ortaya çıkana kadar osteoporozu belirleyemediği için teşhis amacıyla kullanılamaz. Bu çalışmada, topuk kemiğinin x-ışını görüntülerini (düz radyografiler) kullanarak osteoporoz sınıflandırması için invazif olmayan bir yöntem önerilmiştir. Evrişimsel Sinir Ağları ile Veri Arttırma teknikleri ve Transfer Öğrenme Mimarileri, sağlıklı ve osteoporotik hastaların x-ışını görüntülerini sınıflandırmak için birleştirilmiştir. Önerilen yaklaşım ile osteoporozun teşhisi yüksek doğrulukla gerçekleştirilmiştir.

Derin sinir ağları kullanarak parmak izi tanımada yeni yaklaşımlar

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Diğer
DERİN SİNİR AĞLARI KULLANARAK PARMAK İZİ TANIMADA YENİ YAKLAŞIMLAR Orhan KURBANOV Erciyes Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, Temmuz 2018 Danışman: Doç. Dr. Alper BAŞTÜRK ÖZET Bu tez çalışmasında derin sinir ağları kullanılarak parmak izi tanınması işlemi gerçekleştirilmiştir. Derin sinir ağı yapısını oluşturmak üzere iki adet özdevinimli kodlayıcı ve bir adet softmax sınıflandırıcı katman kullanılmıştır. Geliştirilen derin sinir ağı mimarisi grafik işlemci üzerinde eğitilmiş, böylece gereksinim duyulan süre azaltılmıştır. Kullanılan veri seti 165 farklı parmağa ait dörder adet parmak izi görüntüsünden oluşturulmuştur. Veri setindeki görüntüler ayrıca yedi farklı derecede döndürülerek hem sistemin farklı açılarda dönmüş parmak izi görüntülerini de tespit edebilmesi sağlanmış, hem de daha geniş bir veri kümesi elde edilmiştir. Genişletilmiş veri setindeki görüntüler farklı yönelme özelliklerine sahip Gabor süzgeçleri ile süzgeçlenerek literatürde Fingercode olarak bilinen parmak izi özellik vektörleri elde edilmiş ve bu özellik vektörlerinden oluşan veri seti kullanılarak derin sinir ağı eğitilmiştir. Sistem test edildikten sonra %98.31 oranında doğru tanıma başarısı elde edildiği gözlemlenmiştir. Elde edilen sonuçlar derin sinir ağlarının parmak izi tanımak üzere kullanılabileceğini göstermektedir. Ayrıca bu tez çalışmasında aynı veri seti destek vektör makineleri (SVM), k-en yakın komşular (KNN), Naive-Bayes sınıflandırıcısı (NB), karar ağacı öğrenme (DT) yöntemleri ile de test edilerek derin sinir ağları ile elde edilen sonuçlarla karşılaştırılmıştır. Sonuç olarak bu yöntemler içerisinde en başarılı sonuçların derin sinir ağları ile elde edildiği gözlemlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Derin sinir ağları, parmak izi tanıma, derin öğrenme.

Design and analysis of a heat exchanger for a small-scale gas turbine

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2020 Otomotiv Mühendisliği Bilim Dalı
Bir gaz türbini, sürekli yanmalı içten yanmalı bir motor türüdür. Küçük ölçekli gaz türbinleri, 500 kW'a kadar güç üreten gaz türbinleridir. Bu içten yanmalı motorlar, geleneksel Otto ve Diesel motorlarının aksine, Brayton çevrimine göre çalışır. Bu gaz türbinlerinin, yaklaşık %50'lik yüksek verimlilik değerlerine ve yaklaşık %35'lik elektrik verimliliğine ulaşmak için geri kazanılmış bir enerji döngüsü ile çalıştırılması gerekir. Bu çalışmanın amacı, küçük ölçekli bir gaz türbininin verimliliğini artıracak bir ısı eşanjörü tasarlamaktır. Bu çalışmada, halihazırda mevcut olan küçük ölçekli bir gaz türbininin verimliliğinin arttırılması hedeflenmiştir. Bu, bir düzlem kanatlı Kompakt Isı Eşanjörü (PFCHE) ile birleştirilerek yapılmaktadır. Bu PFCHE, dikdörtgen kanatlardan ve bir çapraz akış kanat düzeninden oluşmaktadır. Ana malzeme, yüksek ısı direnci nedeniyle çeliktir. Isı eşanjörünün tasarımı Shah ve diğ. tarafından verilen algoritmaya göre yapılmıştır. Bu tasarım daha sonra uygun bir CAD aracı kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Geliştirilen tasarımın, simülasyon testleri tam uyarlamalı ve otomatik bir mesh algoritması kullanılarak yapılmıştır. Bu simülasyon sonuçları daha sonra analiz edildmiş ve türbinin yanma odasına giren havanın sıcaklığında %32'lik bir artış olduğu bulunmuştur. Ayrıca, kanatçık yüksekliğinde %50'lik bir azalmanın, ısı eşanjörünün kanatçık veriminde %18'e kadar bir artışa neden olabileceği belirlenmiştir. Ayrıca, etkinlik değerinde %50'lik bir artışın, çıkış sıcaklığında %40 kadar bir artışa neden olabileceği tespit edilmiştşr.

Design and development of on-chip dep based antibiotic permeability device

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2019 Diğer
Biyosensörlerin alanın uygulamaları oldukça geniştirç Örnek olarak gıda, çevre, savunma ve daha önemlisi tıp gibi çeşitli sektörlerde kullanılmaktadırlar. Fabrikasyon kolaylığını, maliyet etkinliğini, dayanıklılığı, doğruluğu ayrıca cihazların birçok özelliğini arttırmak nedeniyle araştırmacılar hala da onları daha uygun ve ucuz, daha küçük (kolay taşınabilir), aynı anda daha basit ve daha sofistike hale getirmek için araştırmalar devam etmektedir. Bunu yapabilmek için en iyi yollarından biri çip üzerine entegre laboratuvar sistemlerin (LOC) geliştirilmesidir. LOC biyosensörleri özellikle tıpta büyük öneme sahiptiler çünkü doktora hasta durumu hakkında daha hızlı yanıt verebilirler. LOC biyosensörleri günümüzde PDMS tabanlı mikro-akışkan ağları oluşturmak için tasarlanmıştır. Ayrıca maliyet, zaman ve verim açısından analizi daha verimli hale getirmek için diğer sensör platformlarıyla entegre edilebilir. Bu çalışmada, bakteri hücre duvarını temsil eden yapay hücre duvarları yoluyla antibiyotik geçirgenliğinin hızlı bir şekilde tespit edilmesi için tasarlanmış bir mikro-elektrot çipi ve mikro-akışkan çipten oluşan LOC entegre bir biyosensörü geliştirilmiştir. Böylece çip, bir elektrokimyasal ölçüme dayanarak antibiyotiklerin yapay hücrelerden geçirgenliğini tanımamızı sağlar. Hazırlanan çip algılama elektrokimyasal olduğu için, moleküllerin etiketlenmesine gerek yoktur ayrıca daha önce yayınlanan raporların aksine floresan olmayan antibiyotikler de incelenebilir. Çalışmamızda, 1,2-diftanoil-sn-gliserol-3-fosfokolin (DPHPC) lipidlerini içeren dev unilamellar lipit vezikülleri (GUVs), model hücre olarak görev yapmak için hazırlanımıştır. Elektrokimyasal sinyal ölçümü, sinyal ve zaman arasındaki ilişkiyi etkileyen bir LCR metre ile gerçekleştirilir. Çipten kaydedilen ölçülen sinyal, biopartikül modelinin içindeki ve dışındaki konsantrasyon değişimi LCR metre belirleyebilir. Çipin büyüklüğü yaklaşık 38 * 26 mm'dir ve kullanımı oldukça kolaydır, genel olarak yapımı ucuz ve hassastır.

Design and implementation of a general interpreter for step-by-step solving of nonlinear system of equations using symbolic approaches

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2017 Diğer
Bu çalışmada, simgesel hesaplama yöntemleri ve otomatik kod üretme araçlarını kullanarak birden fazla değişkene sahip doğrusal olmayan denklem sistemlerinin adım-adım sayısal çözümleri için bir yorumlayıcı programının tasarımı ve gerçeklenmesini sunarız. Geliştirme süreci, bağlamdan bağımsız gramerleri kullanarak bir biçimsel dilde doğrusal olmayan denklem sisteminin temsil edilmesi ile başlar. Daha sonra, JavaCC aracıyla üretilen bir ayrıştırıcı, doğrusal olmayan denklem sistemini nesne yapıları formunda temsil etmek için kullanılır. Newton-Raphson sayısal yöntemi doğrusal olmayan sistemlerin çözümlerine daha iyi yaklaşımlar sağlamak için kullanılmıştır. Yorumlayıcı, sadece gerekli olan yinelemeli hesaplama adımları tanımlanarak, diğer sayısal yöntemleri kapsayacak şekilde kolayca genişletilebilir. Diğer yandan, etkileşimli geliştirme ortamlarına entegre ederek, araştırmacılar doğrusal olmayan denklem sistemlerini yorumlayıcıya girip çıktı olarak yaklaşık çözümü elde edebilir. Anahtar Kelimeler: Sembolik hesaplama, doğrusal olmayan denklem sistemleri, adım adım çözüm, Newton-Raphson yöntemi, ayrıştırıcı, bağlamdan bağlamdan bağımsız gramerler.

Design and implementation of a new blockchain algorithm to increase reliability, security and integrity

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2021 Bilgisayar Mühendisliği Bilim Dalı
Dağıtılmış ve merkezi olmayan depolama hizmetlerini de kapsayan üstün özellikleri nedeniyle blok zincirinin kullanımı her geçen gün artmaktadır. Blok zincirin esneklik, art niyetli kullanıma karşı direnç, değişmezlik, açıklık, şeffaflık ve sağlamlık gibi son derece önemli özellikleri vardır. Blok zincir ilk olarak kripto para teknolojisini desteklemek için geliştirilmiş olsa da, son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar onu e-ticaret, küresel ödemeler, P2P landing, havale, sağlık, kayıt, oylama, lojistik vb. gibi farklı alanlar için popüler hale getirmiştir. Nesnelerin interneti (IoT), araçların interneti (IoV) gibi akıllı cihazlar da farklı amaçlar için blok zinciri kullanmaya başlamıştır. Ancak aşırı veri akışı ve kopyalama, ölçeklenebilirlik sorununu ortaya çıkarır ve bu sorunu en aza indirecek etkin bir çözüm yoktur. Bu nedenle, bu tezde ölçeklenebilirlik problemini en aza indirmek için yeni bir çok seviyeli blok zinciri yapısı önerilmektedir. Geliştirilen sistem küresel ve yerel blok zinciri olmak üzere iki bölüme ayrılmıştır. Küresel blok zinciri, tüm yerel blok zinciri üyelerinin bilgilerini saklar. Yerel hizmet merkezleri, desteklerini yalnızca yerel üyelere sağlayacak ve herhangi bir üye bir yerel alandan başka bir küresel blok zincirine taşındığında, geçiş sürecini yönetmek için kullanılacaktır. Önerilen yapı nedeniyle, yerel blok zincirleri aşırı yüklenmeyecek ve böylece daha verimli ve hızlı bir şekilde çalışabilecektir. Önerilen yapının uygulanması için araç ad hoc ağları (VANET) kullanılmıştır. Akıllı araçlar hareket halindeyken yakındaki araçlarla geçici bir iletişim kurarak aralarında sosyal bir ağ oluşturmuştur. Blok zinciri, araştırmacılar tarafından araçların güvenliğini ve güvenirliğini sağlamak, trafik olaylarını depolamak ve analiz etmek için kullanılır ve ayrıca iletilen mesajların yönetimini ve dağıtılmasını gerçekleştirir. Ancak, yapılan tez çalışmasında ölçeklenebilirlik sorunu en aza indirmek için, hem kümeleme tabanlı hem de işbirliği yapan araçlardan oluşan bir VANET sistemi blok zincir ile donatılmıştır. Bu tezde dört farklı sistem önerilmiş, önerilen yöntemler Ethereum blok zinciri platformunda gerçekleştirilmiş ve akıllı sözleşmeler kullanılarak kodlanmıştır. Simülasyon sonuçları ve performans analizi, önerilen yöntemlerin güvenlik, bütünlük, özgünlük, sağlamlık sağladığını ve mevcut sistemlerden daha iyi performans gösterdiğini göstermektedir.

Design and implementation of an interpreter for the least squares method using symbolic approaches

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2018 Yazılım Mühendisliği Bilim Dalı
Bu çalışma, sembolik hesaplama yöntemleri ve JavaCC kod oluşturma aracını kullanarak, özel bir veri kümesine uygun bir matematiksel yada istatistiksel modeli belirlemeye yönelik önemli bir regresyon analiz tekniği olan en küçük kareler yöntemi için bir yorumlayıcının geliştirilmesini göstermektedir. JavaCC aracı genellikle programlama dilleri için yorumlayıcı geliştirilirken kullanılmasına rağmen, benzer bir yol içinde matematiksel ifadeleri değerlendirmek için de kullanılabilir. Geliştirme süreci matematiksel eğrileri temsil eden bağlamdan bağımsız bir gramerin oluşturulması ile başlar. Daha sonra, bu gramere karşılık JavaCC aracıyla oluşturulan bir ayrıştırıcı, eğrileri nesne yapılarıyla temsil etmek ve parametrelerini belirlemek için kullanılır. Bu nesne yapıları içerisinden eğriler analiz edilir ve en küçük kareler yöntemi ile hesaplanacak parametreler belirlenir. Üstel, logaritmik ve rasyonel işlevler gibi belirli işlev bileşenlerine sahip eğriler için, bu eğrileri polinomlara dönüştüren bazı sembolik hesaplama işlemleri gerçekleştirilir.

Design and implementation of an unmanned aircraft

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2017 Diğer
Son yıllarda İnsansız Hava Araçları askeri alanda kullanıma büyük bir katkı sağlamanın yanında, sivil kullanımda da çok popüler olmuştur. İnsansız Hava Araç uygulamalarından bu yana, UAV tasarım ve geliştirme çalışması geometrik olarak artmaktadır. İnsansız Hava Aracının aşırı basit görünüşündeki sebep, içerisindeki mürettebat çıkarılarak onun yerine bir bilgisayar sistemi ve bir telsiz bağlantısı kullanılıyor olmasıdır. Aslında bu durum daha da karmaşıktır ve İnsansız Hava Aracı, mürettebat ve konaklama yerleri olmaksızın baştan itibaren doğru bir şekilde tasarlanmalıdır. Gelişmiş ülkeler, teknik yeterliliklerinin olması ve uygun materyallere sahip bulunması nedeniyle uzun zaman önce bu tür projelere başvurmuş olabilirler. Bununla birlikte, gelişmekte olan ülkelerin öğrencileri için bu projelerde, teknik becerinin, mali desteğin ve uçak malzemelerinin satın alınması oldukça zordur. Dolayısıyla bu çalışma, özellikle gelişmekte olan ülkelerin öğrencilere, düşük maliyetli insansız hava araçları tasarımı ve geliştirilmesi konusunda ilham vermek amacıyla yapıldı.

Design and implementation of energy absorption test apparatus

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2019 Diğer
Testler tüm disiplinlerde çok önemlidir. Piyasaya sürülmeden önce herhangi bir ürün, kalite, kişi ve mal güvenliği için kendisini barındıracak çevreye karşı rekabetçiliğini sağlamak için bir seri teste tabi tutulur. Mekanikte, testler malzemelerin fiziksel davranışı hakkında ön çalışma yapılmasına izin verir. Çalışmaları sırasında darbelere ve dinamik yüklemelere maruz kalan makine parçaları, iyi enerji sönümleme ve iyi performansa sahip olmalıdır. Bu nedenle, bu bileşenlerde kullanılacak malzeme türüne karar vermek için test yapmak gerekir. Bilim ve teknoloji dünyasında bilinen test türleri ve cihazlar arasında, Shore A sertliğine sahip olan kauçuğun çarpma gerilmesi altında geri sekme kabiliyetini (elastikiyetini) belirlemek için kullanılan geri sekme (geri tepme) test cihazı ihmal edilebilir bir oranda ele alınmıştır. Üretici sayısı azdır ve literatürde bu konuda fazla bilgi bulunmamaktadır. Bu çalışma kauçuk ve kauçuk benzeri malzemelerin geri sekme kabiliyetini test etmek için, bir geri sekme test cihazının ticari bir yazılım olan SolidWorks ile tasarımına odaklanmıştır. Sarkacın açısal konumu Matlab aracılığıyla Arduino kart kullanılarak toplanmıştır ve Schob tipi bir sarkaç DIN 53512 standardına göre ve muadillerine (ISO 4662 ve ASTM D7121) uygun olarak elde edilmiştir.

Design and implementation of magnetic particle imaging (MPI) scanner for medical applications

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2021 Diğer
2005 yılında sunulan manyetik parçacık görüntüleme (MPG=MPI), vasküler damar görüntüleme, onkoloji görüntüleme, akciğer görüntüleme, beyin görüntüleme, ilaç hedefleme, hücre temelli terapi ve termal terapi gibi çeşitli uygulamalar için büyük umut vaat eden yeni bir görüntüleme tekniğidir. Süperparamanyetik demir oksit nanoparçacıklarının (SDON=SPION'lar) uzaysal-zamansal olarak yüksek çözünürlüğüyle birlikte, MPI tekniğinin gerçek zamanlı görüntülenmesi, yenilikçi biyomedikal uygulamalara yeni bir pencere açmıştır. Bu tez kapsamında ilk olarak, manyetik nanoparçacıkların (MNP'ler) karakterizasyonu için 4.6 kHz ve 9.9 kHz'de çalışan bir manyetik parçacık relaksometre (MPR) tasarlanmış ve uygulanmıştır. Özel tasarım MPR, MPI uygulamaları için yeni izleyici ajanların tasarlanma sürecine yardımcı olmak için kullanıldı. İkinci olarak, fantom görüntüleme için 28 mm oyuk büyüklüğüne sahip 4.3 T/m gradyan alanına sahip bir MPI tarayıcı tasarlanmış ve uygulanmıştır. 15 mT'lik bir eksitasyon alanıyla (tepe genliği) 9.3 kHz'de bir solenoid sürücü ve alıcı bobinler tasarlandı. Perimag referans izleyici için 9.3 kHz'de 15 mT sürücü alanında 5.04 mm'lik uzaysal çözünürlük elde edildi. Uzaysal çözünürlüğün donanımsal kısımlara ve izleyici ajanlara bağlılığı kapsamlı bir şekilde incelendi. Üçüncü olarak, uzaysal kodlama için manyetik alansız nokta (MAN=FFP) kullanılarak 6.2 T/m gradyan alanıyla orta çapta oyuk büyüklüğüne sahip bir MPI tarayıcısı da geliştirildi. 15 mT eksitasyon alanı ile oyuk ekseni (tarama ekseni) boyunca 9.2 kHz için solenoid sürücü ve alıcı bobinler kullanıldı. 15 mT'lik bir eksitasyon alanı ile oyuk eksenine dik 9 kHz'de eyer tipi (saddle) sürücü ve alıcı bobinler kullanıldı.

Design and implementation of medical cloud database service system based on mobile computing

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2019 Diğer
Modern sağlık ortamlarında, her yerden ulaşılabilen bir sistemle; sağlık hizmeti alan veya tedavi noktasındaki hastaların dağılmış sağlık kayıtlarına birleşik ve entegre bir şekilde kolay erişim sağlanması temel bir gereklilik olmuştur. Bununla birlikte, farklı hastanelerdeki kritik hasta sağlığı kayıtlarının buluttaki bir merkezde birleştirilmesi; uygulanacak güvenlik, mahremiyet ve yetkilendirme önlemleriyle ilgili kaygıları doğurmaktadır. Çalışmamızda NFC (Near Field Communication) teknolojisi, saldırıların önlenmesi amacıyla kullanılmıştır. NFC teknolojisi belirli miktarda verinin kısa mesafeden ya da dokunuşla güvenli bir şekilde değişimini sağlar. Bununla birlikte, geliştirilen erişim kontrol önlemleri sayesinde, yalnızca yetkili kullanıcıların kart üzerindeki kritik kayıtlara erişimine izin vermelidir. Aksi halde yasal olmayan bir şekilde, kritik hasta veri içeriklerine yetkisiz kullanıcılar tarafından erişiminin onay verilmediğinin garanti etmesi gerekmektedir. Bu çalışmanın temel amacı, toplanan hasta verilerine gerekli gizlilik koruması ve güvenliği standartlarda sağlayarak, hastaların seçici elektronik sağlık kayıtlarının (EHR) birleşik bir erişim kontrol sistemi önermektir. Ayrıca, mobilite ve kolay erişim için, NFC teknolojisi kullanılarak güvenli tıbbi bir pasaport kart sistemi önerilmiştir. Çalışma, normal bir sağlık hizmeti sisteminin simülasyon çalışması ile denenmiştir. Normal sağlık sistemi ile önerilen sistemin karşılaştırılması yapılarak, tedavi sürecinde daha hızlı davranabilen ve aynı zamanda daha uygun maliyetli bir ortamın sağlandığı gösterilmiştir.

Design and implementation of single input multiple output (SIMO) DC-DC buck converter for solar energy application

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2018 Elektronik Bilim Dalı
Yenilenebilir enerjinin geliştirilmesi, bugünün ve yarının enerji sorunuyla yüzleşmek için kaçınılmaz görünüyor. Bununla birlikte, güneş enerjisi veya rüzgar enerjisi gibi umut verici yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji üretim durumu hava koşullarına bağlı olması nedeniyle öngörülememektedir. Bu kaynaklardan üretilen enerjinin şebekeye aktarılabilmesi için elektrik enerjisi dönüştürücü devrelere ihtiyaç vardır. Transformatörsüz dönüştürme sisteminin dahil edilmesi durumunda yüksek verimli bir DA-DA dönüştürücü gereklidir. Bu çalışmada, fotovoltaik kaynaktan beslenen, izole edilmemiş tek girişli-çok çıkışlı bir DA-DA azaltan dönüştürücü tasarlanmış ve gerçeklenmiştir. Önerilen dönüştürücü için denetim stratejileri geliştirilerek küçük işaret modellemesi yapılmıştır. Sistemin benzetimi Matlab/Simulink kullanılarak gerçekleştirilmiş ve deneysel sonuçlarla karşılaştırılmıştır.

Design and optimization of a hybrid microgrid that employs various electric vehicle charging strategies

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2021 Diğer
Bu çalışmada, çeşitli elektrikli araç şarj stratejilerine hizmet eden bir hibrit mikro şebekenin tasarımı ve optimizasyonu sunulmuştur. Bu çalışmada kullanılan hibrit kombinasyon, şebekeye bağlı güneş ve rüzgar üretimidir. Bu optimizasyonun amacı, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi kampüsünün elektrik ihtiyacını karşılamak ve çeşitli elektrikli araç şarj modlarına izin veren şarj istasyonları kurmaktır. Elektrikli araçları şarj etmek için hibrit mikro şebekenin seçilmesinin nedeni, yenilenebilir kaynaklardan yararlanmak ve elektriğin en düşük maliyetli olduğu zamanlarda şarj etmektir. Önerilen sistemin modellenmesi ve optimizasyonu, HOMER Grid optimizasyon yazılımı ile gerçekleştirilmiştir. Bu sistemlerin ekonomik, çevresel etkileri ve güvenilirliğine dayalı olarak birkaç sistemin karşılaştırması yapılmıştır. Seçilen optimum hibrit mikro şebeke tasarımı, bir PV sistemi, batarya enerji depolama, rüzgar sistemi, şebeke ve elektrikli araçlardan oluşur. Bu çalışmada, yönetilebilir ve isteğe bağlı elektrikli araç şarjı olmak üzere iki farklı elektrikli araç şarj modu sunulmuştur. Tasarlanan mikro şebekenin çok yıllık olarak teknik ve ekonomik analizi yapılmış ve proje ömrü boyunca performansı değerlendirilmiştir. Ayrıca farklı elektrikli araç şarj istasyonlarının karşılaştırması yapılmıştır. Hem kullanıcılar hem de şebeke için en etkili şarj moduna karar verilmiş olup şarj verimlilikleri de analiz edilmiştir. Sonuç olarak değerlendirildiğinde; isteğe bağlı şarj yerine yönetilebilir şarj istasyonu tercih edilmesiyle birlikte elektrikli araçların talepleri %3,5'ten %1,5'e düşürülmüştür. Çalışmada sunulan mikro şebeke sistemi kullanılarak elektrik faturası %36 oranında azaltılmıştır.

Design and optimization of novel flow fields for pem fuel cells

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2017 Diğer
Bu çalışmada, deneysel ve sayısal yaklaşım ile akış alanı optimizasyonu incelenmiştir. Yenilikçi yakınsak-ıraksak akış alanı tasarımı, bu çalışmanın özgün yanını ortaya koymaktadır. Deneysel sonuçlara göre belirli yakınsak akış alanlarının hücre gücü, diğer iki geleneksel serpantin akış alanına göre %19-27'lik bir artış göstermiştir. Sayısal model doğrulanmasında deneysel sonuçlara göre sadece % 1'den az sapma göstermiştir. Performans üzerinde önemli etkisi olan kanal geometrik parametrelerinden kanal derinliği, genişliği ve kaburga genişliği sayısal çalışma ile optimize edilmiştir. Sonuçlar, 1,0 mm kanal derinliği, 1,0 mm kanal genişliği ve 0,5 mm kaburga genişliğinin kabul edilebilir basınç düşüşü ile en iyi performansa sahip olduğunu göstermiştir. Geleneksel akış alanı tasarımları kütle transferi, basınç düşüşü ve hücre performansı bakımından serpantin akış alanı tasarımının paralel akış alanı tasarımından daha iyi bir performans gösterdiği görülmüştür. Son olarak, paralel ve serpantin yakınsak-ıraksak akış alanların karşılaştırmasında, sayısal sonuçlar güç yoğunluğu bakımından modifiye edilmiş serpantin akış alanında geleneksel serpantin akış alanına göre %2, modifiye edilmiş paralel akış alanında ise geleneksel paralel akış alanına kıyasla %16 oranında bir iyileşme sağladığını ortaya koymuştur.

Design and performance analysis of enhanced network coded cooperative communication systems

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2017 Diğer
Kablosuz haberleşme sistemi birbiriyle haberleşebilen birçok hareketli düğüm noktasından oluşmaktadır. Sönümleme ise kablosuz haberleşme sistemlerinin performansını olumsuz yönde etkileyen önemli faktörlerden biridir. Sönümlemenin mevcut olduğu ortamlarda güvenilir bir haberleşme için kanal kodlama ve çeşitleme teknikleri önerilmiş ve uygulanmıştır. Bunlardan biri, çeşitleme kazancı elde ederek olabildiğince hatasız veri iletimi gerçekleştirmek üzere her bir terminalde çoklu verici ve alıcı düğümleri kullanan çok girişli çok çıkışlı çeşitleme (MIMO) tekniğidir. Fakat işbirlikli çeşitleme tekniği bunu her bir terminalde birden çok verici anten kullanmadan gerçekleştirebilmektedir. Kablosuz yayın ortamı komşu röle düğümlerin işbirliği yapmasına imkan sağlayarak verinin kaynak düğümlerden hedef düğümlere aktarılması sırasındaki sönümleme etikisini azaltmaktadır. Bu sebeple, işbirlikli haberleşme sistemi veri iletimi sırasında röle düğümler ile oluşturulan birden çok haberleşme ağının kullanılmasını ve kendiliğinden oluşan uzaysal kanal çeşitlemesinden faydalanılmasını mümkün kılmaktadır. Doğrudan veri iletimi kullanan klasik tek atlamalı haberleşme sistemlerinde bir alıcı doğrudan gelen işaretin içerisindeki veriyi elde ederek yansıyan işaretleri girişim olarak algılarken, işbirlikli haberleşme sistemleri diğer işaretleri katkı olarak değerlendirmektedir. Böylelikle işbirlikli çeşitlemede veri iki ya da daha çok işaretin birlikte değerlendirilmesiyle elde etmektedir. Başka bir deyişle, işbirlikli çeşitleme kablosuz haberleşme ağlarında bulunan her bir düğümdeki antenin dağıtık olarak kullanıldığı bir anten çeşitleme tekniğidir. Hareketli düğümlerin (mobile nodes) güç, bant genişliği ve boyut gibi kısıtları sebebiyle diğer çeşitleme tekniklerinin kanal sönümlemesine karşı kullanılamadığı kablosuz tasarsız (ad hoc) algılayıcı ağları için işbirlikli çeşitleme özellikle faydalı olmaktadır. Bütün senaryolar için, hareketli kullanıcılar arasında işbirliği olan kablosuz sistemler bu işbirliğinin olmadığı diğer sistemlere göre daha yüksek bir sığa potansiyeline sahiptir. Fakat, işbirlikli haberleşme ile hata performansında elde edilen iyileşme çoğu durumda kablosuz ağdaki iletim hızından feragat ile mümkündür. Bu gibi durumlarda, ağ kodlama tekniği sayesinde röle düğümlere gönderilmiş olan veri paketlerinin akıllı bir şekilde birleştirilmesi ile işbirlikli kablosuz ağlardaki veri hızında ciddi bir iyileştirme sağlanabilmektedir. Ağ kodlama esasen kayıpsız haberleşme sistemlerinde yönlendirme ağlarının verimini artırmak için geliştirilmiştir. Fakat, ağ kodlama ile işbirlikli kablosuz ağların tümleştirilmesi (entegrasyonu) sönümlemenin bulunduğu ortamlarda kaynakların daha verimli bir şekilde kullanılması ve hata performansının iyileştirilmesi yönünde ciddi bir potansiyele sahiptir. Ağ kodlama, 5G standartlarının ötesindeki kablosuz ağlarda sürekli artan kullanıcı ve cihazların taleplerini karşılayabilecek kabiliyete sahiptir. Kablosuz sistemlerin yayın doğa