Thesis Search




SEARCH RESULTS

Federal governance system between the purpose of unity and fear of disintegration: Case study Somalia

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2021 Afrika Çalışmaları ve Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı
Yirmi bir yıllık askeri diktatörlüğün ardından, Somali'nin merkezi hükümeti 1991'de çöktü. Daha sonra, Somali inanılmaz bir insani dram altında ağır bir iç savaşa tanık oldu. Yıllarca süren çok yoğun çabaların ardından, Somali'de siyasi paydaş ve uluslararası toplumun desteğiyle bir federal hükümet kurulabildi. 2004'te federal sisteme geçilmesinden bu yana ülkenin federalleşmesi anlamında çok az şey başarıldı. Federal sistemin yaygın bir biçimde yanlış anlaşılması ve yanlış yorumlanması bu konuda çok ciddi bir zorluk yaratmaktadır. Yanlış anlaşılma, bağımsızlıktan bu yana Somalililerin üniter bir merkezi hükümete aşina olduğu Somali'deki sistemin tuhaflığından kaynaklanıyor. Sistemin resmen benimsenmesinin üzerinden on altı yıl geçti, ancak federal anayasa hala tamamlanamadı ve federasyon için çok önemli bazı konular üzerinde henüz anlaşmaya varılmadı. Bütün bunlar sürekli çatışma ve güç mücadelesi yarattı. Teorik katkı için, bu çalışma Malcom M. Feeley ve Edward Rubin'in Federal Teori: Siyasi Kimlik ve Trajik Uzlaşma teorisinin temel kavramlarını ve bileşenlerini Somali vakasına uygulayacaktır. Çalışma, siyasallaşmış klan kimliğini ve klanların göreceli coğrafi dağılımını ve bu faktörlerin iç savaşın patlak vermesinden sonra federal bir sisteme nasıl zorlandığını inceleyecek.

Fethali Kaçar'ın Çağatay Türkçesi sözlüğü

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2016 Türk Dili Bilim Dalı
Bu çalışmada Fethali bin Kelbali bin Mürşid Kulı bin Fethali Kacar-ı Kazvini Sapanlu tarafından Nasıruddin Şah adına üç yılda yazılıp 1861'de İran'da tamamlanan Lugat-ı Etrakiyye adlı Çağatay Türkçesi-Farsça sözlük incelenmiştir. Bu sözlüğün elde edilebilen bütün nüshaları ve sahaya ait başka benzeri eserlerle karşılaştırılarak eleştirel metni kurulmuştur. Ayrıca Çağatay Türkçesi, Çağatay Türkçesi Sözlükleri ve Bunlar Üzerinde Yapılan Önemli Çalışmalar, Çağatay Türkçesi Sözlükleri Üzerinde Yapılan Çalışmalara Genel Bir Bakış, İran Kitaplıklarında Bulunan Çağatay Türkçesi Sözlükleri, Kaçarlar Dönemi ve Bu Dönemde Türk Dili ve Edebiyatının Durumu, Fethali Kacar, Eserin Tanıtımı ve Sözlüğün Düzeni, Eserin Üzerinde Yapılan Çalışmalar, Eserin Yazma Nüshaları, Eserin Yazma Nüshalarının Genel Özellikleri ve Soy Ağacı, Metnin Kuruluşunda İzlenen Yöntem, Sözlükte Yer Alan Sözcüklerin Değerlendirilmesi ve Eserin Sözlük Bilimi Açısından Değerlendirilmesi başlıklarıyla da bilgiler verilmiştir.

Fethu Rabbi'l-Beriyye fî Fıkhi's-Sâdeti'l-Hanefiyye (Abdülfettâh b. Derviş et-Temîmî) adlı eserin edisyon kritiği, inceleme ve değerlendirilmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Diğer
İslam medeniyeti her alanda velûd bir karakter arz eder. Şer'î ilimlere, özellikle İslam'ın sosyal hayatta en belirgin yüzü olan fıkıh ilmine dâir selef ulemâsının ortaya koyduğu gayretlerin, gerek tahkik/edisyon kritik, gerek araştırma/değerlendirme olarak gün yüzüne çıkarılması son derece önem arz etmektedir. Genelde İslam alemi, özelde Filistin ve Kudüs'te Osmanlı döneminde kaleme alınan fıkıh eserleri, zannedildiğinin aksine hiç de azımsanacak boyutlarda değildir. Edisyon kritiğini yapmış olduğumuz, Kudüs müftülüğü görevini ifa eden Abdülfettâh b. Derviş en-Nablusî et-Temîmî'nin (h.1138/m.1726) Fethu Rabbi'l-Beriyye fî Fıkhi's-Sâdeti'l-Hanefiyye adlı eseri, söz konusu dönemde Hanefi mezhebi fetvâ literatürüne dair yazılan önemli bir kaynak olduğu gibi müellifin yaşadığı döneme ait tarihi bir belge niteliğindedir. Anahtar Kelimeler: Fıkıh, Fetvâ, Hanefi, Kudüs, Abdülfettâh et-Temîmî.

Fıkhu'l-Keydânî, el-Mukaddime ve el-Vikâye'nin mukayesesi: Namaz örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2011 İslam Hukuku Bilim Dalı
Bu tezde Hanefî mezhebinin Maveraunnehir ve Anadolu coğrafyasında yetişmiş olan VIII ve IX. yüzyıl âlim ve fakihlerinden Tâcüşşerîa el-Mahbûbî, Lütfullah el-Keydânî ve Kutbuddin İznikî ve bunların namaza dair eserleri inceleme konusu yapılmıştır. Söz konusu âlimler fıkhî yönden halkın nabzını tutacak ve onların kolay anlayabilecekleri el-Vikâye, Fıkhu'l-Keydânî ve el-Mukaddime isimli eserler telif etmişlerdir. Tezde bu eserlerin namaz bahsi farklı açılardan ele alınıp incelenmiş ve mukayeseler yapılmıştır.Tez, girişi takip eden iki bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde ilmihallerle ilgili genel bilgi verilmiştir. Birinci bölümde müelliflerin hayatları, eserleri ve tez konusu olan eserlerin üzerine yapılan çalışmalar hakkında bilgi verilmiştir. İkinci bölümde tez konusu olan eserler kronolojik olarak ele alınmış, eserlerin şekil ve muhteva özellikleri üzerinde durulmuş ve ortak ve farklı yönleri tespit edilerek mukayesesi yapılmıştır.

Fıkıh kaidelerinden istisna sebepleri

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 İslam Hukuku Bilim Dalı
Bu araştırmada neredeyse bütün fıkıh kaidelerinde bulunan istisna olgusu ele alınmıştır. Bu konuyu araştırmamızın nedeni, fıkıh bilginlerimizin çoğunun, istisna sebeplerini ve şer'i amaçlarını yeterli ölçüde açıklamamış olmalarıdır. Bununla birlikte, kavâid ve füru-ı fıkıh kitaplarında çokça görülen istisna örneklerinin incelenmesiyle, fıkıh bilginlerimizin bu konuda uyguladığı ölçülerin tespit edilmesi mümkündür. Bu amaçla, istisnaya konu olan fıkıh meseleleri tümevarım metoduyla incelenip tahlil edilerek bu meselelerde fıkıh kaidelerinden istisna yaparken fukahanın gözettiği istisna sebeplerinin ve şer'î amaçlarının tespit edilmesine çalışıldı. Bunu yaparken de kapsamlı olması amacıyla, dört mezhebi de kuşatacak şekilde, karşılaştırmalı yöntemden yararlanıldı. Bu çalışmada, istisna sebepleri ile mekasıd-i şeria arasında güçlü bir ilişkinin olduğu; fıkıh kaidelerinde özellikle şeri bir gayeye aykırılık durumunda veya sıkıntıyı defetmek amacıyla istisnaya başvurulduğu görüldü. İncelenen örneklerden hareketle istisna yöntemini anlamada ve açıklamada kullanışlı olduğunu düşündüğümüz bazı sonuçlara ulaşıldı. Bu sonuçlar; istisnanın sebebi, türü, yönü ve maksatları ölçü alınarak fıkhın muhtelif konularından alınmış örnek meseleler üzerinde karşılaştırmalı bir şekilde tatbik edilerek açıklanmaya çalışıldı. Araştırmamız dört ana bölüm halinde düzenlenmiş olup birinci bölümünde konunun kavramsal çerçevesi, ikinci bölümünde fıkıh kaidelerinden istisnanın türleri, üçüncü bölümünde fıkıh kaidelerinden istisnanın genel ve ayrıntılı sebeplerinin tasviri, dördüncü bölümünde ise fıkıh kaidelerinden istisnanın yöntemi ve uygulamalı örnekleri ele alındı.

Fıkıh usûlüne göre sünnette emir ve nehyin delâleti

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 Temel İslam Bilimleri Bilim Dalı
Hz. Peygamber'den rivayet olunan sünnet metinleri birçok emir ve nehiy ifadeleri kapsamaktadır. Sünnet, toplumu, ferdi hayatı düzenleyen ve onların dini işlerini beyan eden birçok emir ve nehiy bulunmaktadır. Dini hükümlerin çoğu sünnet üzerine bina edilmiştir. Bu ifadeler usulü fıkıh kitaplarında önemli bir yer tutmaktadır. Bu çalışmamızda İslami hükümlere tesir eden emir ve nehiyleri konu edindik. Sünnetteki emirler her zaman vücup ifade etmezler. Bazen nedb bazen da ibaha ifade etmektedir. Aynı şekilde sünnetteki nehiyler de her zaman haramlık ifade etmezler. Onlar bazen haramlık bazen da kerahet ifade etmektedir. Fıkıh bu esaslar üzerine dayanır. Çalışmamızın birinci kısmında, Fıkıh, Fıkıh Usûlü, Sünnet, Emir, Nehiy ve Delâlet kavramları ana hatlarıyla ele alıp, sünnette birçok emir ve nehyin yer aldığını örnekleriyle birlikte vermeye gayret ettik. İkinci bölümde sünnette emir sığalarını kullanışlarını ve delalet yönünden karinelerin etkisini belirtildi. Alimlerin, emrin tekrarının vücup ifade edip etmediği ve o emrin hemen mi yoksa daha sonra mı olacağı hususundaki sözlerini zikredildi. Bu konuyla alakalı bazı meseleri ve onlara dair alimlerin görüşlerinden örnekler verildi. Çalışmamın üçüncü bölümünde sünnette nehiy sığası ve onun kullanım alanlarından bahsedildi. Nehyin delâlet yönlerindeki karinelerden zikredildi. Nehyin süreklilik arz edip, etmediği alimlerin görüşleri muvâcehesinde değerlendirildi. Aynı şekilde nehyin fevr mi yoksa terahi mi ifade ettiği ulemanın görüşleriyle izah edildi. Ayrıca önemli bir mesele olan sahabenin Rasulullah şöyle emretti veya şöyle nehyetti sözünün emre mi, yoksa fesada mı yoksa butlana mı delalet ettiği konusu tartışıldı. Bu konuda ister ibadet ister muamelat ile alakalı olsun alimlerin bu konularla alakalı görüşleri nakledildi. Konuyu daha kolay anlamak için alimlerin bu alanda verdiği örneklerden faydalanarak meseleye açıklık getirildi. Çalışmamızın son bölümünde emir ve nehyin delâleti hususundaki ihtilaflarla birlikte fıkhı esasları ameli planda uygulamak için Hz. Peygamberin sünnetinden örnekler verildi. Anahtar Sözcükler: Emir, Nehy, Fıkıh, Usûlü fıkıh, İslâm Hukuku

Fıkıh usulünün klasik islam siyaset düşüncesindeki etkisi: Cüveyni örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Arapça 2021 İslam Hukuku Bilim Dalı
Bu çalışma şer'i siyasette fikih üsülü yöntemini ele almıştır. Bu yöntem İmamü'l Harameyn Abdulmelik bin Abdullah el-Cüveynî'nin (ö. 487/1085) temayüz ettiği ve diğerlerinden ayrıldığı bir yöntemdir Mukaddimede araştırmacı çalışmanın konusunu, sorunu, sorularını, sınırlarını, gerekliliklerini, önemini, konunun seçilme nedenlerini, hedeflerini, yöntemini, kaynaklarını, önceki çalışmaları ve araştırma planını ele almıştır. İlk bölümde ise araştırmacı çalışmanın kavramlarını, İmam Cüveynî'nin hayatını, Selçuklu veziri Nizamülmülk'e ulaşan siyasi ve usuli telifleri, şer'i siyaset ile genel olarak İslam siyasi mirasında fikir usullerinin karşılaştırılmasına dair yöntemi ve İmam Mâverdî'nin üslubunu işlemiştir. İkinci bölümde çalışmada Kuran, sünnet, ve ikisi ile ilgili istinbat kaideleri ele almıştır, ayrıca icma delilini ve bu üç delilin İmamü'l Harameyn'e göre şer'i siyasetteki etkisi ele alınmıştır. Üçüncü bölümde ise çalışmada kıyas delili, ve diğer ferii deliller İmamü'l Harameyn'e göre şer'i siyasete olan etkisi ele alınmış ve bu bölüm İmamü'l Haremeyn'in şeriat fakültelerinin ve amaçlarının açıklanması hususundaki görüşleri ve şer'i siyasete olan tesirinin incelenmesiyle sonlandırılmıştır. Hatime kısmında araştırmacı bu çalışmanın en önemli sonuçlarını aktarmıştır. Anahtar kelimeler: Usulü fıkıh, Şer'i siyaset, fıkıh üsülü delileri, İmam Cüveynî, Gıyasü'l-ümem, El-bürhan fi üsülüfkh, fıkıh üsülü etkisi T.C. NECMETTİN ERBAKAN ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Fındık bakteriyel yanıklık hastalığının [Xanthomonas arboricola pv. corylina (Miller et al.) Vauterin et al.] bakteriyel biyoajanlar kullanılarak mücadele imkânlarının araştırılması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2019 Fitopatoloji Bilim Dalı
Fındık bakteriyel yanıklık hastalığına neden Xanthomonas arboricola pv. corylina [(Miller et al.) Vauterin et al.] Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de fındık yetiştiriciliğinde önemli kayıplara neden olmaktadır. Bu patojene karşı; yapılan kültürel önlemler ve kimyasal mücadele yöntemlerinin yetersiz olduğu gözlenmektedir. Bu çalışmada; daha önce yapılmış olan farklı araştırmalarda yabani ve kültür bitkilerinin toprak altı veya toprak üstü aksamlarından izole edilen çoğunluğu Bacillus (182 izolat) cinsine dahil toplam 314 bakteri izolatı potansiyel biyoajan olarak kullanılmıştır. Patojen olarak ise toplam 19 izolat kullanılmıştır. Potansiyel biyoajan bakterilerinin tanıları Microbial Identification Sistemi (MIS) kullanılarak doğrulanmıştır. Patojenin tanısı ise; morfolojik özellikleri, domates ve tütün bitkilerinde HR testi, patojenite testi, virülanslık testi ve biyokimyasal testler ile doğrulanmıştır. Petri denemelerinde potansiyel biyoajan bakterilerin patojene karşı antagonistik ve/veya hiperparazitik özellikleri test edilmiştir. Petri denemelerinde etkili olan toplam 47 adet bakteri izolatının fosfat çözünürlüğü, azot fiksasyonu ve levan oluşumu özellikleri belirlenmiştir. Sıvı besiyerinde yapılan patojen bakteri gelişimi üzerine biyoajan bakterilerin etkinliğinin belirlendiği denemelerde dört bakteri izolatı çok etkili olmuştur. Fındık yapraklarının üzerinde yapılan in-vivo denemelerde test edilen bu dört bakteri izolatlarından Bacillus sp. K-15b, Bacillus megaterium KBA-10, Bacillus cereus K-3a ve Bacillus cereus K-15d izolatlarının sırası ile %73.3, %73.3, %80 ve %80 oranında hastalık gelişimini engellediği belirlenmiştir.

Fındık kabuğundan taninlerin ekstraksiyonu ve potansiyel uygulamalarının araştırılması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2021 Biyokimya Bilim Dalı
Taninler ilaç, gıda, içecek, mürekkep veya yapıştırıcı üretiminde, boya ve tabaklama endüstrisinde, plastik reçinelerde, su arıtımı ve yüzey kaplama gibi birçok alanda kullanılmaktadır. Diğer yandan yapılan birçok çalışma ile insan sağlığı üzerindeki antioksidan, antidiyabetik, antibakteriyal, antifungal, antikanserojenik, antimutajenik ve radikal süpürücü özelliği gibi birçok biyolojik aktiviteye sahip olduğu rapor edilmiştir. Ayrıca protein bağlama ve çöktürme kapasiteleri açısından da son yıllarda önem kazanmıştır. Ekonomik açıdan önemli bir yere sahip olan fındık meyveleri kullanıldıktan sonra kabukları atık durumda bulunmaktadır. Bu atık olarak değerlendirilen fındık kabuğu tanenler, flavonoidler, polifenoller, alkaloidler, antosiyaninler, terpenoidler, karotenoidler ve vitaminler gibi ç eşitli aktif doğal antioksidan içermektedir. Bu bağlamda bu çalışmada fındık kabuğundan (Corylus avellana) tanin ekstrelerinin hazırlanması, fitokimyasal içeriklerinin kalitatif ve kantitatif belirlenmesi, metal şelatlama, antioksidan ve protein çöktürme etkinliklerinin araştırılması hedeflendi. İleri aşamada ise fındık kabuğu ekstresi ile hazırlanan protein agregatlarının metal tutulum kullanım potansiyeli araştırıldı. Sonuç olarak doğal bir atık olan fındık kabuğu ekstrelerinin gerek antioksidan, metal şelatlama gibi biyolojik aktivite gerekse metal giderim çalışmalarında potansiyel bir kaynak olabileceği gösterildi. Ancak kullanılacak yere göre etken madde saflaştırılması ve yapı tayini, adsorpsiyon kapasitesi vb. ileri düzeyde çalışmalarının yapılmasının gerekli olduğu açıktır. Anahtar Sözcükler: Fındık kabuğu ekstresi, Taninler, Tanin-protein etkileşimi, Antioksidan

Fî Zılâli'l-Kur'ân tefsirindeki hadislerin tahrîc ve değerlendirilmesi (Sûre Fatiha; Bakara; Al-i İmrân sûreleri)

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2022 Hadis Bilim Dalı
C¸alışmamızda, 20. asrın bu¨yu¨k dava ve ilim adamlarından olan Seyyid Kutub'un Fî Zılâli'l-Kur'ân adlı eserinin Fatiha, Bakara ve Âl-i İmrân Sûrelerinin tefsirinde geçen hadislerin tahrîc ve degˆerlendirmesini yaparak bu tefsirinde geçen rivayetlerin, hadis ilmi açısından güvenilirliğini ortaya koymaya c¸alıştık. Çalışmamız giriş ve iki bölümden oluşmaktadır. Giriş bo¨lu¨mu¨nde araştırmanın konusu ve problemi, amacı, önemi ve araştırmanın yöntemi ile ilgili bilgiler verilmiştir. Birinci bo¨lu¨mde Seyyid Kutub'un hayatı, ilmi kişiliği, eserleri ve vefatı hakkında anlatılmaya çalışılmıştır. İkinci bo¨lu¨mde Seyyid Kutub'un Fî Zılâli'l- Kur'ân adlı eserindeki (Fatiha, Bakara ve Âl-i İmrân Sûreleri)'nin tefsirinde geçen hadisler tespit edilip tahrîcleri yapmaya çalışılmış ve sıhhat durumuna go¨re sınıflandırma yapıp genel bir değerlendirme yapılmıştır. Anahtar kelimeler: Seyyid Kutub, Fî Zılâli'l-Kur'ân, Hadis, Tahrîc, Degˆerlendirilmesi.

Fiber ile güçlendirilmiş kum zeminlerin statik yükler altındaki davranışları

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2014 Zemin Mekaniği ve Geoteknik Mühendisliği Bilim Dalı
İnşa edilen veya edilecek olan yapıların yumuşak ve zayif zeminlerde yapılması hem maddi hem de can güvenliği açısından birçok risk taşımaktadır zirâ bu tür zeminler oturmalara meyilli, düşük kayma direnci ve büyük oranda sıkışabilirlik gibi problemler potansiyeline sahipler. Zeminlerin mühendislik özelliklerinin arttırılması ve zeminlerin iyileştirilmeleri için birçok yöntem kullanılmaktadır. Zemin mekaniği mühendisliğinde daha güvenli ve ekonomik bir proje yapmak için zemin iyileştirme yöntemleri gün geçtikçe önem kazanmaktadır. Zemin iyileştirme yöntemleri zeminlerin mühendislik parametrelerini iyileştirmek amacıyla geliştirilmiş olan yönetimlerdir. Zeminler her zaman çeşitli yüklere maruz kalmışlardır ve son bir asırda gelişen teknoloji ve artan nüfusa bağlı olarak zeminler yüksek oranda statik ve dinamik yüklere maruz kalmaktadırlar. Daha güvenli ve ekonomik bir inşaat projesi uygulamak için zemin türlerine bağlı olarak değişik zemin iyileştirme yöntemleri kullanılmaktadır. Diğer sanayinin getirdiği gelişmelereler birlikte günümüzde son yıllarda yaygın hale gelen zemin iyileştirme yöntemlerinden biri de çeşitli zeminlerde çeşitli katkı maddeler kullanmasıdır. Genel anlamda zemin iyileştirmesi, zeminlerin sıkışabilirlik, kayma mukavemeti ve permabilite gibi mühendislik özelliklerinin daha elverişli duruma getirilmesi olarak tanımlanabilir. Burada elverişlilik ile anlatılmak istenen üzerine yapı yapılacak zeminin amaca uygun bir duruma getirilmesidir. Zemin iyileştirmesinin yapılma amaçlarının arasında şunlar öncelikle sayılabilir; zeminin stabilitesini arttırmak, taşıma gücünü arttırmak, oturma potansiyelini ve dolayısıyla oturmaları azaltmak, yatay deformasyonları engellemek. Günümüzde gelişen teknoloji ile beraber farklı prensiplere dayalı birçok zemin iyileştirme metodu geoteknik mühendislerince uygulanmaktadır. Son yıllarda önce laboratuvarda araştırılan daha sonra pratik mühendislik uygulamalarında kullanılan bir zemin iyileştirme methodu da doğal kaynaklardan veya suni olarak üretilmiş fiberlerin zeminle rastgele karıştırılarak homojen ve temiz zemine göre mühendislik özellikleri iyileşmiş zemin fiber karışımı elde etmektedir. Temel olarak, bitki liflerin veya köklerin zeminin stabilitesine sağladıkları katkı göz önüne alınarak geliştirilmeye çalışılan bu teknikte, fiber-zemin karışımı fiberlerin zemine göre çok yüksek olan çekme mukavemetlerinin sonucu olarak fibersiz zemine göre çok büyük olan kayma mukavemeti değerlerine ulaşabilmektedir. Bu nedenle özellikle efektif gerilmelerin buna bağlı olarak kayma mukavemetinin düşük olduğu yüzeye yakın zeminlerde, fiberlerin verimli olacağı düşünülmektedir. Bununla birlikte fiberlerin zemin iyileştirmedeki avantajları söyle sıralanabilir. Fiberlerin zemin ile karıştırılması stabilizasyon için kullanılan çimento ve kireç gibi diğer malzemelerin karıştırılması kadar kolaydır. Ayrıca, homojen karışımı sağlandığında, fiberler zemin içinde izotropik mukavemet sağlarlar. Diğer malzemeler

Fidic (Kırmızı kitap-1999) çerçevesinde uluslararası inşaat sözleşmelerinde yüklenicinin işi zamanında tamamlaması ve iş sahibinin kabulüne hazır hale getirme yükümlülüğü

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2018 Özel Hukuk Bilim Dalı
Çalışmamız üç ana bölümden oluşmaktadır. Birincisi genel olarak FIDIC kapsamında uluslararası inşaat sözleşmelerinden bahsedeceğiz. Bu bölümde üç ana başlık yer almaktadır: Birincisi FIDIC'nın tarihçesi ve yapısı, FIDIC kurallarının hukukî niteliği ve son olarak FIDIC sözleşmeleri üzerinde durulacaktır. FIDIC kırmızı kitap hükümlerinde sözleşmelerin kurulmasına ilişkin açık hükümler zikredilmemiştir. Yüklenicinin işi zamanında tamamlaması yükümlülüğü ve iş sahibinin hakları başlığını taşıyan ikinci bölümde ise, yüklenicinin işe zamanında başlaması ve bitirmesi yükümlülüğü incelenmiştir. Daha sonra yüklenicinin süre uzatım hakkı ve bunun şartları incelenmiştir. Bu bölümde süre uzatımının hangi hâllerde mümkün olacağı değerlendirilmiştir. İş sahibinin işin zamanında tamamlanmaması nedeniyle tazminat hakkı yine bu bölümde ele alınmıştır. Fakat FIDIC kırmızı kitapta gecikme tazminatının niteliği hususunda düzenleme bulunmamaktadır. Ayrıca yüklenicinin işe zamanında başlamaması veya tamamlamaması nedeniyle iş sahibinin sözleşmeyi sona erdirme hakkı da bu bölümde açıklanacaktır. Son olarak iş sahibinin diğer hakları üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümde ise, yüklenicinin işi geçici kabule hazır hale getirmesi ve bu aşamadan sonraki yükümlülüğü değerlendirilecektir. Burada yüklenicinin işi geçici kabulü hazır hâle getirmesi yükümlülüğü ve hukukî sonuçları açıklanmıştır. Bu kapsamda geçici kabul kavramı üzerinde durulmuştur. Bundan sonra ise geçici kabul öncesi ve sonrası yüklenicinin yükümlülükleri ve hukukî sonuçları açıklanmıştır. İş sahibinin ayıptan kaynaklanan haklarını kullanmak için bazı şartları yerine getirmesi gerekir. Bunlardan en önemlisi yükleniciye ayıpları gidermek için makul bir süre vermesidir. Fakat FIDIC kurallarında makul bir sürenin ne olduğu düzenlenmemiştir. Son ana hat yüklenicinin işi kesin kabule hazır hâle getirmesi ve hukukî sonuçlarıdır. Burada kesin kabul kavramı, kesin kabul ilgili işlemleri ve kesin kabulün hukukî sonuçlarından bahsedilmiştir.

Field programmable gate array implementation of minimum output sum of squared error tracker algorithm

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2021 Diğer
Bu yazıda, kızılötesi odak düzlemi dizileri (IRFPA) için en küçük toplam karesel hata (Minimum Output Sum of Squared Error (MOSSE) temelli hedef takip algoritmasının alanda programlanabilir kapı dizileri (FPGA) üzerindeki donanım mimarisi sunulmuştur. Mimari, yüksek seviyeli sentez yaklaşımı (High-Level Synthesis (HLS)) ile C++ dili kullanılarak modellenmştir. Geliştirilen donanım mimarisi daha sonra 16nm teknolojide üretilen bir FPGA yongasında gerçeklenmiş ve test edilmiştir. Çalışmalar 640×480 çözünürlüğündeki video çerçeveleri üzerinde gerçekleştrilmiştir. Geliştirme süreçlerinde Xilinx firmasının Vivado HLS yazılımı kullanılmıştır. Deneysel sonuçlara göre, 25 BRAM kullanan ve maksimum 300 MHz çalışma frekansına sahip bir mimari elde edilmiştr. Yazılım ve donanım benzetimleri karşılaştırılarak algoritmayı yüksek doğrulukla gerçekleyen bir donanım mimarsi geliştrilmiştir.

Fildişi sahili'nde ilahiyat üniversitesi mezunlarının mesleki bütünleşme sorunu

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2021 Diğer
Tez projemde Fildişi Sahili'nde ilahiyat üniversitesi mezunlarının mesleki bütünleşme sorununu inceledim. Araştırma, ilahiyat üniversitesi mezunlarının Fildişi Sahili resmi devlet işlerine erişmelerine izin vermeyen eğitim sistemine kapsamlı bir şekilde bakmaktadır. Ek olarak bu eğitim onları Fildişi Sahili'ndeki iş piyasasının diğer kısıtlamalarına da maruz bırakmaktadır. Bu bağlamda, araştırma mesleki bütünleşme sorununun bireysel, sosyal, ailevi ve eğitimsel faktörlerinin anlaşılmasını sağlamaya çalışmaktadır. Nitel bir metodolojiye dayanan araştırma, Fildişi Sahili'nin ekonomik başkenti Abidjan'daki iki ana ilahiyat üniversitesinin analizini üstlenmiştir. Elde edilen veriler, bilgi analizi işlemine tabi tutuldu ve çeşitli kategorilerden toplanan diğer bilgilerle karşılaştırıldı. Ardından toplanan veriler üzerinde bir içerik analizi yapıldı. Çalışmanın sonuçları raporların analizine, görüşmelere (doğrudan ve dolaylı olarak) ve gözlemlemeler aracılığıyla bazı nicel verilerin toplanmasına dayanmaktadır. Sonuçlar toplumun gençlere ilahiyat üniversitesini tercih etmemeleri için baskı yaptıklarını göstermektedir. Zira mesleki istihdam eksikliği, devlet yetkilileri ve ilahıyat eğitimi yöneticileri arasında İslam eğitiminin statüsü konusundaki görüş farklılıkları, ilahiyat üniversitesi mezunlarını başarılı bir mesleki bütünleşme yolunda önemli ölçüde dezavantajlı kılmaktadır. Ayrıca ilahiyat mezunlarının profillerine uygun yeterince iş çeşitliliği olmamasının etkisi de gözardı edimemelidir. Anahtar kelimeler: Laiklik, ilahiyat eğitimi, ilahiyat üniversitesi mezunları, mesleki bütünleşme, Fildişi Sahili.

Fildişi Sahili'nde Mâlikî Mezhebinin yayılması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2020 İslam Mezhepleri Tarihi Bilim Dalı
Maliki Mezhebi kuruluş tarihi Tabi unler döneminde denk gelmektedir. Dolayısıyla , Maliki Mezhebi diğer mezhepler gibi 5 dönem içerisinde tamamen mezhep oldu.Bununla birlikte, Maliki Mezhebi ilk ya da erken dönemlerde Teşekkül dönemi katkı sağlayabiliriz, bu dönem, Maliki Mezhebinin usullerinin kurucusu olan ve kendisinden sonra gelen öğrencilerine ilmi bir miras bırakan mezhebin kurucusu Malik b. Enes tarafından konulma dönemini ifade etmektedir.Gelişme dönemi ise, bu dönem, furu meselelerinin usullerine dayandırdığı ve meseleler hakkında hükümlerin mezhebin metotların çerçevesinde istinbat edildiği süreci ifade etmektedir. Uygulama dönemi ise de , bu dönem, bir önceki dönemde oluşmuş olan meselelerin gözden geçirildiği ve yeni meselelerde makasıda uygun ictihatlarda bunulduğu bir dönemdir. Gözden geçirme ve eleştiri dönemi , bu dönem, mezhep için görüşlerin değerlendirildiği rivayet ve diyaret açısından güçlü olan dellilerin itibar edildiği bir dönemdir. Toplam ve kısaltma dönemi ise de , bu dönem, Maliki mezhebi yukarıda zikredilen dönemler bitip istikrar bulduktan sonra oluşmuştur. İslamiyet'in Afrika'ya yayıldığı zaman, Hz peygamberimiz dönemine denk gelmektedir. Ancak Hebeşistan'a gelen Kureyşler Mekkeden kaçarak Afrika'ya geldikleri, islam girdiği tarihi denilebilir.Buna ilavet , Sahabeler döneminde özellikle Ukbe b. Nafi fethettiği Mısır, Emevilerin tarafından Sudan fethedildi.1. yüzyıln ikinci Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü yarısından itibaren islam Afrika'ya girdiği tarihtir. Fildişi Sahilinde, islamiyet'in hicri V. Ve miladi XI. Yüzyılda Murabılar dönemine hatta tüm Batı Afrika ülkeleri denk gelmektedir. Afrika'nın Kuzey Bölgesinde ise, islam, hicri VII. Ve miladi XII yüzyılda denk gelmektedir. Dolayısıyla, Maliki mezhebinin Fildişi Sahiline girdiği sebeplerden biri bunlar söyleyebiliriz:1- Murabıtlar : miladi 1076 yılında Batı Afrika'yı açarak savaş yolunda olsun davet olsun ama bu hakkatan Batı Afrika'da çoğu insanlar bunların sayesinden müslüman oldular. 2- Hacıların rölü: bu haciler, medinede çok kaldıklarından dolayı, Maliki mezhebine itaat etmişler.3- Siyasi alanda ise, Samori Toure'nin , Alfa bah , Kanku Musa, , Şeh Ahmadu Lobbo, Haci Ömer et-tekruri, Şeh Usman Fode'nin faaliyetleri vardır. Bu büyük adamalrın çoğunu islam ve Maliki mezhebi için kurtardılar.4- Tasvvufun tüm dalları olamk üzere, Ticaniler, Kadiriler, İdrisiler ve Sanusiler. Fildişi Sahili'nin müslümanların sayisi %54 , diğerler hiristiyanalr. Maliki mezhebi %90 , Hanbeli ise %8 , Şiiler ise de %2 nufusu vardır.

Filipinler-Çin Güney Çin denizi alanları anlaşmazlığı karşısında Amerikan mihver dengeleme stratejisi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 Diğer
ABD'nin Asya'ya yönelik mihver stratejisi (MS) Başkan Obama yönetimi tarafından Çin Halk Cumhuriyeti'nin (ÇHC) yükselen gücüne ve GÇD'de artan faaliyetlerine karşı oluşturulan bir dengeleme politikasıdır. Bu politikayla ABD'nin Asya Pasifik Bölgesi'nde tekrar başat güç olmasını sağlayacak gerekli güvenlik, diplomatik ve ekonomik yatırımların arttırılması hedeflenmektedir. Literatürde bunun bir dengeleme politikası mı yoksa bir çevreleme politikası mı olduğuna dair tartışmalar bulunmaktadır. Bu çalışmalardan farklı olarak bu tez kullandığı tarihsel metotla hem Obama öncesi hem de sonrası dönem ABD Asya Pasifik Politikası'na bakarak bunun dengeleme, angajman ya da çevreleme politikalarından hangisiyle ilişkilendirilebileceğini anlamaya çalışmaktadır. Ayrıca kullanılan tarihsel metot ABD'nin GÇD üzerinde cereyan eden ihtilafa yönelik politikalarını 1995'ten Obama'nın görevde olduğu 2009-2016 yıllarına kadar analiz etme imkanı sunmaktadır. Yapılan analizler GÇDA bağlamında egemenlik haklarının söz konusu olduğu noktalarda ABD'nin tarafsız kaldığını göstermektedir. ABD tarafından egemenlik hakları konusundaki hassasiyet elden bırakılmadan bölge istikrarı ve denizlerde dolaşım serbestliği ilke edinildiği gözlemlenmektedir. Bu tez GÇD'deki sınır anlaşmazlıklarını inceleyen karşılaştırmalı çalışmalar ve küçük devletler arasında ya da Türkiye'nin Yunanistan ve Kıbrıs ile olan sınır anlaşmazlığı örneğindeki gibi büyük devletler arasında cereyan eden anlaşmazlıkların analizi için örnek çalışma olarak kullanılabilir. Anahtar Kelimeler: Amerika Birleşik Devletleri, Çin Halk Cumhuriyeti, Filipinler, dengeleme, denizlerde dolaşım serbestliği

Filipinler'de hindistan cevizi yetiştiren üreticilerin sorunları; Lanao del Norte ili örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Diğer
Bu çalışmanın temel amacı, hindistan cevizi üreticilerinin üretim aşamasında karşılaştığı sorunları belirlemektir. Çalışma Filipinler'in Lanao del Norte ilinde Ekim - Kasım 2016 tahirleri arasında yapılmıştır. Bu bölgede temel ürünün hindistan cevizi olması ve küçük aile işletmelerinin, bu üretimde önemli payının bulunması, nedeniyle konu araştırmaya değer bulunmuştur. Toplamda 400 kişiyle görüşülerek anket uygulanmıştır. Çalışmada, üreticilerinin karşılaştığı sorunlar, verimi etkileyen faktörler irdelenmiştir. Buna bağlı olarak devlet desteği de analiz edilmiştir. Elde edilen veriler SPSS 23 istatistik programında analiz edilmiştir. Çalışma sonucunda işletmenin pazara olan uzaklığı, ara ziraat yapılması, işgücü maliyeti gibi sorunlar tespit edilmiştir. Fiyatların nispeten dalgalı ve düşük seyretmesi, bitki hastalık ve zararlıları, hasat sorunları, pazarlamada karşılaşılan yüksek maliyetli nakliye ve vergi gibi önemli sorunlara da rastlanmıştır. Regresyon analiz sonuçlarına göre, eğitim düzeyinin, arazinin (hektarda) büyüklüğünün, hektar başına dikilen ağaç sayısının, arazinin pazara olan uzaklığının ve hasat sıklığının Hindistan cevizi veriminde önemli bir etki gösterdiğini ortaya koymuştur. Dahası, devlet desteklerinin çiftçilerin üreticiler için yeterli olmadığı da ortaya çıkmıştır.

Filipinler'de islam'ın yayılış tarihi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2015 Diğer
Bu araştırma, Filipinler'de İslam'ın yayılmasını, Hıristiyan misyonerlik faaliyetleri ve Moro Müslümanlarının mücadelesini incelemektedir. Filipinler'de İslamiyet'in yayılışı, sömürgecilerle mücadele ve Müslümanların Güney Filipinler'e yerleşme sürecinin ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Araştırma sonucunda; Filipinlerde İslam dininin daha çok ticaret yoluyla yayıldığı tespit edilmiştir. Filipinler bölgesinde Müslüman bir devlet olarak Sulu Sultanlığının kurulduğu, İspanyollar'ın bölgeye gelişinin, misyonerlik faaliyetlerini hızlandırdığı ve Müslümanlığın yayılmasını engellediği belirlenmiştir. Resmi dini Hıristiyanlık olan günümüz Filipinlerinde, Müslümanların zorluklarla karşılaştığına, Moro Müslümanlarının dinlerini ve kimliklerini korumak için çaba sarf ettiklerine vurgu yapılmıştır. Anahtar Kelimeler: Filipinler, İslamiyet, İspanyol, Moro Müslümanları, Sulu Sultanlığı

Filipinler'de sosyal hareket çalışmaları üzerine bir meta-sentez analizi: Ferdinand Marcos dönemi, sonrası ve Mindanao deneyimleri

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2017 Diğer
21. yüzyıl, toplumsal hareketlerin önemli ölçüde gelişmesine ve sayısal olarak çoğalmasına tanıklık etti. Toplumsal hareketin çeşitli biçimleri, örneğin öğrenci aktivizmi, işçi hareketleri, isyanlar, toplanmalar ve protesto gösterileri yaygın mekanizmalar haline geldiler. Öyle ki radikal hale gelen bazı toplumsal hareketler, mücadelelerini politik ve/veya toplumsal değişim için yönlendirmenin yolunu buldular. Güneydoğu Asya'da, özellikle Filipinler'de, toplumsal hareketlerin derinleşmesi ve hızlı büyümesinin katalizörü haline gelen Ferdinand Marcos'un diktatörlük rejimi sırasında, toplumsal değişim çağrısı ortaya çıktı. Filipin toplumsal hareketleri, sosyal haklarından mahrum edilmiş bir grup insan için, elit istilası altındaki politik kurumlardan ve hükümetin ekonomi politikalarından duydukları memnuniyetsizliğin ifade edilmesi için araç oldu. Marcos sonrası yönetim, çeşitli kaçınılmaz ve benzersiz siyasi sonuçlar ile farklı mekanizmalar üreten yeni aktörlerin, yeni fikirlerin ve yeni kanalların ortaya çıkışına yol açtı. Ferdinand Marcos dönemini ve sonrasını inceleyen bu çalışma aynı zamanda Mindano deneyimlerini tez boyunca analiz etmiştir. Nitel araştırma yöntemi olarak sistematik tematik sentez kullanılan bu çalışmada önemli bir takım bulgulara ulaşmıştır. Bu bulgular şu şekilde ifade edilebilir: Marcos Dönemi'nde siyasi sonuçlar, tarım reformu ve köylülerin radikalleşmesiydi ve bu sonuçlar, radikalleşmesiyle sonuçlanmış olup radikalleşme mekanizması önemli bir araç işlevi görmüştür. Marcos sonrası dönemde, siyasetin moralizasyonu ve aşağıdan yukarıya doğru yeniden yapılandırılması, EDSA I Hareketi tarafından sunulan demokratik geçiş yoluyla kazanılan önemli siyasi çıktılardır. Ancak bu durum Luzon ve Visayas bölgeleri ile sınırlı kalmıştır. Son olarak, Marcos sonrası dönemdeki Mindanao deneyiminin siyasi çıktıları, İslamileşmenin, aynı zamanda bu sonuçların sağlandığı mekanizma olarak hizmet ettiği İslamileşme ve devrimci bilincin oluşmasına katkı sağlamıştır.

Filistin bankacılık sektöründe likidite ve karlılık ilişkisi 2010 - 2016

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Diğer
Bu çalışma, Filistin Bankacılık sektöründe likidite ve karlılık arasındaki ilişkiyi incelemek ve finans sektörünün gelişimine katkı yapmayı amaçlamaktadır. Yapılan araştırmada Bankaların bilançolarından ve gelir tablolarından yararlanılarak, 2010-2016 yılları arasında likidite ile karlılık arasındaki ilişki normal dağılım testleri, Korelasyon testi ile incelenmiştir. SPSS 24.0 programı ile yapılmıştır. Sonuç olarak, varlıklar karlılığı (ROA), mevduat karlılığı (ROD) ve özkaynak karlılığı (ROE) ile parasal likidite oranı arasında pozitif ve anlamlı bir ilişkinin varlığı, Varlıklar karlılığı (ROA), mevduat karlılığı (ROD) ve özkaynak karlılığı (ROE) ile yasal likidite oranı arasında pozitif ve anlamlı bir ilişkinin varlığı, Varlıklar karlılığı (ROA), mevduat karlılığı (ROD) ve özkaynak karlılığı (ROE) ile yatırım oranı (LTD) arasında negatif ve anlamlı bir ilişki varlığı tespit edilmiştir. Özkaynak karlılığı (ROE) ile parasal likidite oranı arasında anlamlı bir ilişki bulunmadığı sonucuna varılmıştır.